Dünya Sağlık Örgütü toplantısında neler yaşandı

“Dünya Sağlık Örgütü ile yaptığınız toplantı nasıl geçti?”

*

İşte Bakan Koca’nın anlattıkları:

*

- İKİ SAATLİK TOPLANTI: Dünya Sağlık Örgütü Başkanı Dr. Tedros Ghebreyesus başkanlığında iki saate yakın süren bir toplantı oldu. 12 dakikalık bir sunum yaptık toplantıda. Toplantıdan sonra ben sosyal medyada Türkçe, “Başarılarımızı anlattık, Türkiye’nin sunumu ilgi gördü” diye yazdım. Dünya Sağlık Örgütü Başkanı, bu mesajı takipçileriyle paylaşarak söylediğimize onay vermiş oldu.

*

- ŞU ÜÇ ŞEYDEN ETKİLENDİLER: Bu kadar vakaya rağmen hastane yükümüzün bu kadar az olması... Bundan etkilendiler. Zatürreye dönüşme oranının yüzde 64’ten yüzde 12’ye düşmesi... Bundan etkilendiler. Yoğun bakıma geçiş sayısının ve yoğun bakımda kalış süresinin azalması... Bundan da etkilendiler.

*

- TEDAVİ BAŞARISI: Mücadeledeki tedavi başarımızı anlattık. Erken dönemde bazı ilaçları stoklamamızı, bazı ilaçları Çin’den getirmemizi... Bir tedavi protokolüyle tüm Türkiye’de aynı tedaviyi uygulamaya soktuğumuzu... Bu tedavi protokolünü sahadaki gözlemlerimize dayalı olarak yenilememizi... Bunları anlattık.

*

- ÖNLEMLER: Vatandaşa yönelik olarak aldığımız önlemler... Bu da sunumun önemli bir parçasını oluşturdu. 65 yaş üstü ve 20 yaş altı sokağa çıkma yasağı uygulamasını erken dönemde başlattığımızı, bunun da ölüm oranlarının düşmesinde çok önemli bir unsur olduğunu söyledik.

*

- FİLYASYON: Bu yöntemi uygulayan tek ülkeyiz. Noktasal hedeflere yöneliyoruz, pozitif olanı tespit edip izole ediyoruz, gerekirse tedaviye başlıyoruz. Bir dedektif gibi iz sürüyoruz. Temaslıları buluyoruz, temaslıların temaslılarını buluyoruz. Biz bu yöntem sayesinde İstanbul’da salgını gerilettik. İstanbul ne Vuhan’a benzer ne New York’a... İstanbul’da salgını kontrol almanın tek yolu buydu.

*

- ABD SAĞLIK BAKANI: Dünya Sağlık Örgütü toplantısının yapıldığı gün ABD Sağlık Bakanı Alex Azar ile de görüştüm. Ben daha anlatmadan, “Nasıl yaptınız?” diye sordu. Ben de anlattım. Özellikle tedavi yöntemlerimizle ilgili olarak, “Sizin erken dönemde belirlediğiniz yöntemlerin geçerli olduğunu, biz yeni yeni görmeye başladık” dedi ve bizden tedavi protokollerini istedi.

YENİ TEST ALANIMIZ: ORGANİZE SANAYİ BÖLGELERİ

SAĞLIK Bakanı Fahrettin Koca, ayrıca şu bilgiyi de verdi:

*

“Organize sanayi bölgelerinde testlere başladık. Buralarda çalışanların tümüne test yapacağız. Bugün mesela Gebze’deki organize sanayi bölgesinde 3500’e yakın test yaptık. Çalışma hayatında bulunanlara yönelik bu testleri sürdüreceğiz.”�

İKİSİ DE YANLIŞ OLAN İKİ ŞEY
İKİSİ DE YANLIŞ-BİR: DİSK'İN 1 MAYIS EYLEMİNDEKİ İKİ YANLIŞ

YER yerinden oynuyor, “Sokağa çıkmayın, temastan kaçının” falan diye... Buna rağmen DİSK, sanki hiç böyle bir şey yokmuş gibi, çıkmış sokağa 1 Mayıs eylemi yapmaya çalışıyor.

Yahu okullar kapalı, sokağa çıkma yasağı var, cuma namazları kılınmıyor, hayat bambaşka bir şekle girmiş.

Her şeyden ötesi sağlık söz konusu, sağlık!

Hayat memat söz konusu, hayat memat!

Böyle bir ortamda neyin eylemi bu?

*

Hadi DİSK yönetimi düşüncesizlik yaptı, kamu sağlığını falan dinlemeden sokağa çıkıp eylem yaptı.

Güvenlik güçlerinin buna müdahalesi ille de itme kakma ve gözaltına alma şeklinde mi olmalıydı?

Başka türlü bir müdahale yöntemi bulunamıyor mu?

Hiçbir şey düşünülmüyorsa...

Bari müdahale edenin de müdahale edilenin de sağlığı düşünülseydi.

İKİSİ DE YANLIŞ-İKİ: KAFTANCIOĞLU VE ŞENOCAK’TAKİ İKİ YANLIŞ

CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun “Bu iktidar gidecek, ya bir erken seçimle ya da başka bir şekilde” tarzı bir cümlesi olmuş...

Dinledim konuşmasını. Gerçekten de yanlış anlaşılmaya hayli müsait bir şekilde kuruyor cümleyi.

Oysa demokrasilerde bir iktidar, ancak ve ancak seçimle gider.

“Başka şekilde” de ne demek?

Hangi şekilde mesela?

Canan Kaftancıoğlu’nun bunu bir açıklığa kavuşturması şart oğlu şart.

*

AK Parti İstanbul İl Başkanı Bayram Şenocak, Canan Kaftancıoğlu’na bir cevap vermiş.

Verdiği cevapta... “Boğaz bu mevsim serin, yazın da derindir” demiş.

Oysa Kaftancıoğlu’na önce “Darbeyi mi ima ediyorsun” diye sorması gerekirdi.

Ve ısrarla buna bir yanıt istemesi gerekirdi.

Kaftancıoğlu “Evet, darbeyi ima ettim” derse...

Ha o zaman ne söylese hakkı olurdu Bayram Bey’in...

VALİLER, EMNİYET MÜDÜRLERİ, YEREL YÖNETİCİLER DİKKAT!

AKŞAM haberlerinde görüntüler geliyor ekrana...

Anadolu’nun dört bir tarafından...

İstanbul’dan, Ankara’dan...

*

Görüntülerde...

Hınca hınç dolu pazarları görüyoruz. Yoğun temas görüyoruz...

Maske falan hak getire... Caddeler kaynıyor.

Normal günlerdeymişiz gibi bir manzara.

*

İkinci dalga gelecekse bundan gelecek... Evlere kapanmaya devam edeceksek bundan edeceğiz... Hayat normale dönmeyecekse bundan dönmeyecek... Vaka sayısı azalmayacaksa bundan azalmayacak.

Yani çilemiz sürecekse bundan sürecek.

*

Valilere... Emniyet müdürlerine... Belediye başkanlarına... Sesleniyorum:

*

Derhal il pandemi kurulunuzu toplayın...

Yepyeni kararlar alın.

Bu görüntülerin ortaya çıkmaması için çaba sarf edin...

Pazaryerleri için kurallar belirleyin...

Maske meselesinde tavizsiz olun...

Sosyal mesafe kuralını sokaklarda geçerli kılın.

*

Her şeyi Ankara’dan beklemeyin. Biraz da siz bir şeyler yapın.

BİZE BUNLARLA GELİN SAYIN İMAMOĞLU

İSTANBUL Otogarı’nı pırıl pırıl yapıyor belediye...

Yeniden düzenliyor, temizliyor, asfaltlıyor...

Görüntüleri gördüm:

Şahane bir şey çıkıyor ortaya...

*

Ha şöyle!

Bize boş polemiklerle, lüzumsuz tartışmalarla, bitmeyen şikâyetlerle, dinmeyen yakınmalarla değil...

İşte böyle şeylerle gelin Sayın Ekrem İmamoğlu.