Paylaş
Bu bilgiyi Sözcü gazetesinin yaptığı bir haberden almışlar.
*
Sözcü’nün iki çalışanı için verilen tutuklama kararında geçiyor bu...
Yani ben söylemiyorum bunu...
Mahkeme söylüyor, yargıç söylüyor, savcı söylüyor.
*
Size bir şey söyleyeyim mi?
- Ha 15 Temmuz’a “tiyatro” demişsin, ha bunu demişsin.
- Ha 15 Temmuz’a “kontrollü darbe” demişsin, ha bunu demişsin.
Fark etmez.
*
Öncelikli olarak Cumhurbaşkanı’nı hedef almış eli kanlı darbecilerin, Cumhurbaşkanı’nın nerede olduğunu bilmediklerini varsaymak ve bu en önemli bilgiyi bir gazetenin internet sitesindeki haberden aldıklarını düşünmek...
- BİR: Darbecileri hafife almaktır.
- İKİ: Darbeyi sulandırmaktır.
*
Sözcü’ye operasyon çekeceğim diye...
Koca darbe girişimini oyuncağa çevirmeseydiniz bari...
STATLARA ÇATIR ÇATIR ‘ARENA’ İSMİ VERİLİRKEN
STATLARA çatır çatır “arena” ismi verilirken...
Devletin başında kim vardı?
- İsmet Paşa mı vardı?
- Kılıçdar mı vardı?
- CEHAPE zihniyeti mi vardı?
*
Madem “arena”...
- Bizim zihniyetimize tersti...
- Bize yakışmazdı...
- Türkçe değildi...
Niye açılış törenlerinde minicik bir “hop” bile denmedi?
*
Hadi Cumhurbaşkanı Erdoğan atladı ya da atlatıldı diyelim.
- Bakanlar neredeydi?
- Milletvekilleri?
- Bürokratlar?
- Kanaat önderleri?
Niye herhangi bir ses çıkmadı?
*
Cumhurbaşkanı söylemese...
Kimse “arena”dan rahatsız olmayacak...
Cumhurbaşkanı söyleyince...
Herkes “arena” düşmanı olacak...
Bu mudur yani?
*
Ayrıca...
“Arena” Türkçe değil de “stadyum” pek mi Türkçe?
*
Ne iştir anlamadım ki?
BEN SAHURDA ÇALAN DAVULLARDAN YANAYIM
- Sahur vakti davul çalmasından...
- Maniler söylenerek sokağımızdan geçilmesinden...
- Bu geleneğin hâlâ ayakta olmasından...
Büyük memnuniyet duyuyorum.
*
“İyi ama biz uyumak istiyoruz” falan diyenler var, biliyorum.
Ne yapalım, artık onlar da bu güzel geleneğimizin ayakta kalması adına azıcık katlanıversinler.
*
Bir de şöyle düşünsünler:
Böyle bir gelenek Avrupa’da olsaydı...
Avrupalılar bu geleneklerini canlı tutabilmek adına her şeye katlanırlardı.
BARIŞMASINI BİLMEZSEN KAVGA DA ETMEYECEKSİN
CUMHURBAŞKANI Erdoğan, Avrupa ile barıştı.
*
Çok güzel, çok hayırlı, çok olumlu bir gelişme bu...
*
Barışmasını bilmek, Erdoğan’ın başarısının ardında yatan nedenlerden biridir.
“Barışmasını bilmeyen kavga etmesin” sözünü uyguluyor gibi...
OKÇU HEYKELİ
TAKSİM Meydanı’na geçici olarak yerleştirilen okçu heykellerinden ziyadesiyle memnuniyetsiz bir kitle var.
*
Taksim Meydanı’nın aldığı yeni şekilden ziyadesiyle memnuniyetsiz olmama rağmen, geçici olarak meydana konmuş birkaç okçu heykelinin bende olumsuz herhangi bir tepkiye yol açmadığını belirtmek isterim.
*
Hatta “gitsem de, önünde birkaç selfie çektirsem” falan bile dedim.
DURSUN ÖZBEK SİYASETE GİRSİN
GALATASARAY Başkanı Dursun Özbek, bir röportajında...
“Beşiktaş’ın maçını eşimle beraber izledik, eşim Beşiktaşlıdır” deyince...
Galatasaray camiasından eleştirilere maruz kalmış.
*
Dursun Özbek de durumu “Beşiktaş’ta oturduğumuz için eşim Beşiktaşlı dedim. Yoksa kendisi çoğu Galatasaraylıdan daha çok Galatasaraylıdır” diyerek toparlamaya çalışmış.
*
Toparlama hususunda sergilediği bu muazzam performansı görünce...
“Dursun Özbek’ten iyi politikacı olur” dedim.
ROL ÇALMAYALIM AVUKAT HANIM
DEMET Şener’in boşanma duruşması konulu haberde yer alan şu fotoğrafa bir bakalım lütfen:
- Sanki “esas kız”, avukat hanımmış gibi...
- Sanki Demet Şener, boşanma avukatıymış gibi...
Bir manzara...
*
Kısacası bir rol çalma çabası var gibi yani.
BÜLENT ERSOY’U YILAN SOKMUŞ
HABERİ duyunca...
“Eyvah” dedim.
*
Eyvah dedim çünkü bir anda Bülent Ersoy’un bayılmasının ardından yaşanan talihsizlikleri hatırladım.
Ve içimden şöyle geçirdim:
“Bayıldığında böyle oluyorsa... Yılan soktuğunda kim bilir neler olur”.
ARTIK HER HAFTA SONU BENİM İÇİN RUTİN OLDU
- Bebek Oteli’nin terasında takılmak...
*
- Tavlada ünlü bir medya patronunu yenmek...
- Maçka Parkı’nda iki tur atmak...
*
- James Bond filmleri izlemek...
Paylaş