Büyük resmin peşinde koşanlara beş öğüt
ÖĞÜT BİR: Alengirli işler
KABUL... Çok alengirli işlerin arkasında genellikle devasa güçler bulunur. Bunu asla gözden ırak tutmamak lazım. Ancak durum böyledir diye... Her alengirli işin arkasında da her zaman devasa güçler bulunmayabilir.
*
ÖĞÜT İKİ: Komplo ile fal
TAMAM... Paranoyak olmamanız takip edilmediğiniz anlamına gelmez. Ama şunu da unutmayın: Bazen puro içen bir adam, sadece puro içen bir adamdır. “Komplo” ile “fal”, birbirine benzer: Onlara inanma ama onlarsız da kalma!
*
ÖĞÜT ÜÇ: Hayal kırıklıkları
DOĞRU... Alengirli olaylar, sarsıcı etkilere yol açar. Bu nedenle “Hiçbir şey artık eskisi gibi olmayacak” der dururuz. Ancak şu da doğrudur: Hiçbir şeyin artık eskisi gibi olmayacağı beklentisi, genellikle büyük bir hayal kırıklığıyla sonuçlanır.
*
ÖĞÜT DÖRT: Erken seçim
ANLIYORUM... “Erken seçim geliyor” beklentisi içine girmek, bizde milli spordur. Ama unutmayın: Sistem değişti! Teknik olarak böyle bir karar almak çok zor! “Erken seçim” derken bin kere düşünmek lazım yani.
*
ÖĞÜT BEŞ: Küçük konuşmak
YÜKSELİŞ trendindeki alengirli bir olayın, sadece gidişatına bakarak yorum yapmamak lazım. Neticeyi görmek gerekir neticeyi. Netice bir muamma ise... Büyük konuşmak yerine küçük konuşmayı tercih etmekte fayda var.
BEN DEMİYORUM TUNCAY DİYOR
TUNCAY Özkan’ı dinledim, gözlerim kapalı.
*
Tam olarak şöyle diyordu:
*
“Kemal Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanlığına aday olursa kazanır. Yüzde yüz kazanır. Her şeyin üzerine iddiaya girerim. Adaylığı ve cumhurbaşkanlığı ülkemizin kurtuluşu olur. İnşallah aday olmaya karar verir.”
*
Ben bir kere...
“Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığı ısıtılıyor galiba... Bana da biraz mantıklı geliyor bu” falan diye bir yazı yazmıştım.
*
Aman Allah’ım!
İşitmediğim söz kalmamıştı.
*
Özetle söylenen şuydu bana:
*
“Niye Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığını gazlıyorsun? Kılıçdaroğlu aday olsun da Erdoğan kazansın mı istiyorsun?”
*
Buyurun abiler, ablalar!
Aha bakın:
Ben demiyorum, CHP’nin tunç kalesi Tuncay Özkan diyor.
Üstelik benden trilyon kat daha fazla vurguyla diyor.
Her şeyine iddiaya girmeye bile hazır olduğunu söylüyor.
*
İmamoğlu’cular!
Mansur’cular!
Yahu yok mu Tuncay’a diyecek bir lafınız?
HESAP LÜTFEN
MELİS Çalapkulu’nun Hürriyet Pazar’da yayınlanan Vedat Milor söyleşisini su gibi okudum.
Ve içinde Vedat Milor geçen her metinde olduğu gibi...
Bu söyleşiden de acayip faydalandım, keyif aldım.
*
Şimdi sırada...
Melis’in yaptığı söyleşiye kaynaklık eden Vedat Milor kitabı var.
‘Hesap Lütfen!’ adıyla çıkan kitabı okuyacağım en kısa zamanda.
Hele kitap için söyleşiyi Nurhak Kaya gibi tanıdığım ve güvendiğim bir gazetecinin yaptığını öğrenince bu arzum zirve yapmış durumda.
KİMSE KILINI KIPIRDATMADI
YOZGAT’TA bir markette bir kadın, bir şerefsiz adamın ağır saldırısına uğruyor.
*
Kimse ama kimse kılını bile kıpırdatmıyor.
Ne yapıyorsun diyen yok.
Polis çağıran bile yok.
Ah Kadir Şeker ah!
Sen içeri düştün düşeli...
Ne çok çoğaldı “Kimse kılını bile kıpırdatmadı” türü haberler!
ŞİMDİ GEÇTİ ORADAN KONYALININ BİRİ
EUROVISION’DA biz yokuz ama çok şükür Azerbaycan’ımız var.
Ve onlar da çok şükür Anadolu’nun tam göbeğinden bir ezgiyi, şarkılarının tam göbeğine yerleştirmişler.
*
Eurovision Şarkı Yarışması’nda Azerbaycan’ı “Mata Hari” adlı şarkıyla temsil eden Samira Efendi’nin söylediği şarkıyı bir yerlerden bulup dinleyin.
Şarkının sonuna doğru Eurovision’dan Konyalının birinin geçtiğini göreceksiniz.
*
“Yürü yavrum yürü / Fistanını sürü / Şimdi de geçti buradan / Konyalının biri” türküsünün melodisiyle öyle bir dans ediyor ki Azerbaycanlı grup...
“Ne iki milleti ne tek devleti... Tek millet, tek devlet” falan diye slogan atasınız geliyor.
*
“Ama Azerbaycan finale kalan 26 ülkenin arasına bile giremedi” diyebilirsiniz.
E bizim ülkelerimiz hep böyledir zaten.
Yalnız ve güzel.
AKLIMA GELİR
- Güneşlenme denince... Aklıma Eda Taşpınar gelir.
- Fıskiye denince... Aklıma Melih Gökçek gelir.
- Varyant denince... Aklıma Hindistan gelir.
- Erşan Kuneri denince... Aklıma tutacak bir dizi gelir.
- Abdurrahman Dilipak denince... Aklıma bin tane soru işareti gelir.
- Bella Hadid denince... Aklıma ayaklanmış bir vicdan gelir.
- Tolere denince... Aklıma hep kötü şeyler gelir.
- Skandal denince... Aklıma Akçakoca Müftüsü gelir.
- Cevheri Güven denince... Aklıma FETÖ dalaveresi gelir.
