Paylaş
*
İslam âlemi şiddetin, kralların, terörün, emirlerin, kelle kesmelerin, Suudi Amerikaların, Esad’ların, yoksulluğun, IŞİD’in, açlığın, SİSİ’lerin pençesinde inim inim inlerken...
Bizim ilahiyatçı hocalarımız öyle şeyler tartışıyorlar ki...
İnsan ister istemez ” demekten kendini alamıyor.
“Keşke bunlar da Bizans’ın papazları gibi meleklerin kanadını tartışsalar
*
Gelin sırayla bakalım:
*
Bir tanesi çıkmış...
İnsanın midesini bulandıracak bir hayalin fetvasını veriyor ve “Annen de olsa diz kapağın üstü tahrik eder” diyor.
*
Bir başkası çıkmış...
İnsanı cehennem ateşinden koruyacak ceylan derisinden üç yüz yetmiş liralık kefenin pazarlamasını yapıyor.
*
Bir diğeri çıkmış...
Küçücük bebeklerle evlenmenin İslami açıdan mümkün olup olmayacağı meselesini etraflıca tartışmaya açıyor, uzun izahlar yapıyor.
*
Bir tanesi daha çıkmış...
Sanki başka hiçbir mesele kalmamış gibi... Banyoda duş alırken çıplak olmanın mekruh olup olmadığı üzerine hükümler veriyor.
*
Tam bu sırada ülkenin Diyanet’i...
“Fazla tedbir almak, Allah’a güvenmemektir” diyerek... Soma’nın kâr hırsıyla gözü dönmüş kömür patronunun sırtını dinle sıvazlıyor.
*
Sanki her biri İslam karşıtı propaganda makinesi gibi...
Bunların İslam’a verdiği zararın yanında, Çarli’nin Marli’nin İslam’a verdiği zarar devede kulak gibidir.
Filmleri izledikten sonra yapmak istenenler
-“WHIPLASH”ı izledikten sonra: Bateriye başlamak arzusu.
*
-“Baba 1”i izledikten sonra: Kürt İdris hakkında araştırma yapma isteği.
*
-“Neşeli Günler”i izledikten sonra: Geniş aileyi bir araya getirme emeli.
*
-“Fargo”yu izledikten sonra: Karlı bir gece vakti bir dostu uyandırma hevesi.
*
-“Fight Club”ı izledikten sonra: Hemen boksa yazılma arzusu.
*
-“Issız Adam”ı izledikten sonra: Evlenip çoluk çocuğa karışma isteği.
*
-“Matrix”i izledikten sonra: Arkaya doğru eğilerek kurşundan kaçma hareketini yapmayı deneme emeli.
*
-“Incredible Hulk”ı izledikten sonra: Brezilya’nın varoşlarında şöyle bir cevelan etme hevesi.
IŞİD ha düştü ha düşecek
“KOBANİ ha düştü ha düşecek” cümlesinin buyurulmasından birkaç ay sonra...
IŞİD’in Kobani’de ağır bir yenilgi aldığı haberleri geliyor.
PYD güçleri bir tepeyi ele geçirmiş ve ilerlemesini sürdürüyormuş.
Hatta Kobani’nin tamamının Kürt kuvvetlerinin eline geçtiğini söyleyenler de var.
*
Tam şu anda keşke biri çıksa da...
Şöyle üst perdeden “IŞİD ha düştü ha düşecek!” diye haykırsa ne güzel olur.
CHP’nin Yunanistan’a bakıp heveslenmesine dair
YUNANİSTAN’da sol, Abdüllatif Şener’i vitrine alarak, Ali Müfit Gürtuna’yla poz vererek, Tarık Akan’a adaylık teklifi götürerek, Nazlı Ilıcak’la temasa geçerek kazanmadı.
*
Yunanistan’da sol, “İki eski sağcı alınır, üstüne üç meşhur artist koyulur, araya AKP kaçkını üç muhafazakâr konur ve böylece yemek servise hazır edilir” diyerek kazanmadı.
*
Peki ya nasıl kazandı?
*
“Yeryüzünün en süper vitrinini hazırlasan da halka dokunmadıkça nafiledir” dedi ve 40 yaşındaki kravatsız genç bir adamı başına getirerek daldı Atina’nın Bağcılar’ına, Esenler’ine...
*
Ve umudun bayrağını çekti.
-“Zengini daha zengin eden sistemin çanına ot tıkayacağım” dedi.
-Büyük şirketlerin vergisini arttırma sözü verdi.
-“Askeri harcamaları keseceğim” dedi.
-“En düşük maaş 750 Euro olacak” dedi.
-Evsizler için bin türlü vaatte bulundu.
-“Bedava sağlık hizmeti” dedi.
-Bin türlü sosyal yardım sözü verdi.
-Temel ihtiyaç maddelerinde indirim sözü verdi.
-Stratejik sektörlerdeki şirketleri kamulaştıracağını söyledi.
-Yarı zamanlı işçilerin emeğinin korunacağını söyledi.
-Milletvekillerinin ayrıcalıklarını kaldıracağını söyledi.
-Yunanistan’daki yabancı üslerin kapatılacağını söyledi.
-NATO’ya posta koydu.
Ve kazandı.
*
Gürtuna’larla, Şener’lerle, Ilıcak’larla, Tarık Akan’larla, Rutkay Aziz’lerle falan vitrin düzenlemesi peşinde koşan CHP hiç heveslenmesin.
Sadece vitrin düzenlemeye odaklı o kafayı değiştirmediği müddetçe...
Yunanistan’daki sol zaferden kendisine zırnık kadar bile pay düşmez.
Paylaş