Bizim millet sevmez anarşiyi, kaosu falan

Gençliğimde radikal eylemlerden çok hoşlanırdım.

Haberin Devamı

Yumruklar havaya kalktığında heyecanlanırdım.

Herhangi bir korsan gösteri sırasında kendimden geçerdim.

Duvarlara yazı yazmak, yaşama sevinci verirdi bana.

Hep birlikte slogan atmak, hayata bağlardı beni.

Boykot, direniş... En sevdiğim kelimelerdi.

Bizim millet sevmez anarşiyi, kaosu falan

Fakat çok sonra fark ettim ki...

Bizim milletin büyük çoğunluğu, hoşlanmıyor böyle şeylerden.

*

Sağcı olsun, solcu olsun.

Muhafazakâr olsun, liberal olsun.

Yani dünya görüşü ne olursa olsun...

Bizim halkımız...

Anarşi, kaos, başkaldırı, ambargo, direniş, eylem, boykot sevmiyor.

*

Bizim ahali, en ağır eleştirileri yapsa da kurumsal yapının saat gibi tıkır tıkır işlemesini arzu ediyor.

Haberin Devamı

İşleyişe yönelik kural dışı olarak algılanabilecek herhangi bir yaklaşımı görünce de...

Hemen düzenden, intizamdan yana tavrını koyuyor.

*

Halkımızın 12 Eylül’den sonra Kenan Evren Anayasası’na “Evet” demesinin en önemli nedenlerinden biridir bu.

*

“Aman ağzımızın tadı kaçmasın Ali Rıza Bey” repliği, aslında halkımızın genel duygu durumunun bir özetidir.

*

Evet.

Yaşadığım hayat, bana bunları öğretti.

*

Fakat görüyorum ki...

Yaşadığı hayat, bunları CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na öğretmemiş.

*

Eğer öğretmiş olsaydı...

Bir ana muhalefet lideri olarak “Elektrik faturamı ödemeyeceğim” türünde...

Anarşiyi, kaosu, kargaşayı, düzensizliği, sistemsizliği, intizamsızlığı çağrıştıracak böyle bir çıkış yapmazdı.

Herkes gibi ben de farkındayım:

*

Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı olarak benimsenmesi için Kemal Kılıçdaroğlu’nun...

Dikkat çekici çıkışlar yapması gerekiyor.

*

İyi ama aday olmayı başarmakla iş bitmiyor ki.

Bunun bir de seçilmeyi başarma kısmı var.

Kılıçdaroğlu, dikkat çekici çıkışlar yaparken işin bu kısmını da dikkate alsa iyi eder.

*

İmza: Bir dost.

ÇOK SAYGI DUYDUM BU HAYAT SEÇİMİNE

BAZI meşhurların, dindar bir hayatı seçtikten sonra...

Acayip sekterleştiklerini...

Anlayışsız bir tutum aldıklarını...

Bir anda siyasallaştıklarını...

Haberin Devamı

Geçmişlerine karşı gaddarlaştıklarını...

Hiç gülümsemediklerini...

Bir anda allame kesildiklerini...

Fark edip her zaman şaşırmışımdır.

Bizim millet sevmez anarşiyi, kaosu falan

Meriç Erkan’ın dindar bir hayatı seçtiğini öğrenince...

“Acaba o da böyle mi oldu?” diye merak ettim.

*

İmajını yeni seçtiği hayata uydurmuş, adını bile değiştirmiş. Meriç olan adını Mahmut yapmış.

Eskinin Meriç Bey’i, şimdinin Mahmut Bey’i olmuş ve Yeni Şafak’a bir röportaj vermiş.

*

Baştan sona izledim röportajı.

Ve dedim ki:

İşte budur abi! İşte böyle de değişilir!

*

Röportaj boyunca...

Huzur bulmuş bir hali vardı. Geçmişiyle kavga etmiyordu. Yaşadığı değişimin bireysel olarak etkisinden başka bir şeyle meşgul olmuyordu. Allamelik taslamıyordu. Yüzünde sürekli bir gülümseme vardı. Seçtiği yeni yolla birlikte kendisiyle de barışmış görünüyordu. Kendi macerasını anlatmaya çalışıyordu. Kimseyi yargılayıp yadırgamıyordu.

*

Haberin Devamı

Çok derin bir hürmet duydum bu mütevazı değişime.

CUMHURBAŞKANI’NA TAVSİYE: BU TAKLİTÇİ GENÇLE TANIŞIN

TİKTOK diye deli bir mecra var ya...

İşte o mecrada...

Delikanlının biri harika Erdoğan taklidi yapıyor.

Bizim millet sevmez anarşiyi, kaosu falan

Sadece taklit de değil.

Şahane parodilerle yaptığı taklidi çok güzel bir şekilde süslüyor kerata.

*

Hepsini baştan sona izledim ve çok güldüm.

*

Keşke Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu taklit ustası genci davet edip taklidini yaptırsa...

Ve şifa niyetine Emine Hanım’la birlikte izleyip gülse...

ZAMLARIN NEDENİ CHP DİYENLERE BİR ÇİFT LAF

EĞER AK Parti cenahından herhangi biri...

Televizyonlara falan çıkıp...

“Zamların nedeni CHP’dir” diyorsa...

Bu sözünü hangi bağlama oturtursa oturtsun, bu sözünü hangi mantık düzlemiyle izah etmeye çalışırsa çalışsın...

Yaptığı...

Haberin Devamı

AK Parti karşıtlığından başka bir şey değildir.

*

Hatta bir adım daha atayım:

Bin AK Parti karşıtı, bin eylem yapsa...

Bu kişinin AK Parti’ye yaptığı olumsuz etkinin binde birini bile gerçekleştiremez.

COVID-19’A NEDEN YAKALANMADIM

HAVA değişimlerinde ilk ben hasta olurum. Azıcık cereyanda kalsam sırtım tutulur. Rüzgâr biraz sert esse sesim kısılır. Grip mevsimi başlamadan ben grip olurum. Biri yanımda hapşırsa anında nezle olurum.

*

Benim gibi nanemolla birinin...

Dünyayı kasıp kavuran şu COVID-19 illetine yakalanmaması, İsveçli biliminsanlarının üzerinde durması gereken bir vakadır.

*

Her türlü illet, ilk beni bulurken COVID-19 neden hâlâ beni bulmadı?

*

Haberin Devamı

Kan grubumdan mıdır? Asosyal kişiliğimden midir? Kapalı alanlarda üç dakikadan fazla kalmama prensibini geliştirmemden midir? Nedir? Ne iştir?

*

Neyse... Neyse...

Daha fazla uzatmayayım.

Uzatırsam çağırmış olacağım.

Bizim millet sevmez anarşiyi, kaosu falan

SON GÜNLERDE

Sürekli Nazi bayraklarıyla donatılmış İkinci Dünya Savaşı filmlerine takılıyorum.

Fazlasıyla janjanlı, yeterince alengirli, sürpriz renkli maskelerin peşine düşmüş durumdayım.

Yaylı gelir taşlıktan/Dingil çıktı başlıktan” türküsü dilime dolandı, bu kâbustan kurtulamıyorum.

Balıkçı Kahraman’da kalkan balığı yeme hevesine kapıldım ama acayip tırsıyorum.

Yazarın Tüm Yazıları