Başbakan Binali Bey olursa, kesin başarısız olur

Şöyle diyor:

“Yeni başbakandan beklenen çok çalışması, çok başarılı olması değildir.”

*

Öyle bir başbakan arıyor ki...

- Çok çalışmayacak.

- Çok başarılı olmayacak.

*

Size bir şey söyleyeyim mi?

Eğer yeni başbakan, Hüseyin Gülerce’nin tanımladığı gibi olacaksa...

O zaman Binali Yıldırım, başbakanlıkta kesin başarısız olur.

*

Çünkü Binali Yıldırım...

- Gecesini gündüzüne katarak çalışan...

- Her daim “Köprüler yaptırdım gelip geçmeye/Çeşmeler yaptırdım suyun içmeye” türküsünü çığıran...

- İcraatçılığı ve çalışkanlığıyla tebarüz eden...

Bir siyasetçi.

*

Kısacası...

“Çok çalışmamak”, Binali Bey’in pek başarabileceği bir şey değil.

Binali Bey’in “çok çalışmamak” için gerçekten büyük fedakârlıklar yapması, kendini aşması, çok yorulması, çok büyük bir çaba sarf etmesi gerekir.

*

Bu durumda...

“Çok çalışmamak” ve “çok başarılı olmamak” işini Binali Bey’den çok daha iyi yapacak başka isimlere mi bakılsa acaba?

Mesela bir “uyuyan bakan” vardı, o mu düşünülse?

HELAL OLSUN SANA GÜVENLİKÇİ ARKADAŞ!

GÖRÜNTÜLERİ dikkatle izledim.

*

Eski bakan Erdoğan Bayraktar, aracıyla bir siteye girmek üzere.

Sitenin güvenlik görevlisi, Bakan Bey’in aracının şoförüne “Kimsiniz” diyor.

*

Bakan Bey, şoförü, korumaları falan...

Hepsinde bir homurtu!

- “Bizi nasıl tanımazsın” edası.

- “Sen kim oluyorsun da bizden kimlik istiyorsun” tavrı.

- “Sana ne hangi daireye gideceğimizden” yaklaşımı.

- “Çabuk kapıyı aç bakayım” kibri.

*

Fakat güvenlikçi arkadaş, yemiyor bu tavırları...

“Görevimi yapıyorum” diyor ve kimlik sormaya devam ediyor.

*

Bunun üzerine şoför ayrı, korumalar ayrı, Bakan Bey ayrı saldırıyor güvenlikçi arkadaşa...

Hele Bakan Bey!

Bir hışımla arabasından inip güvenlikçi arkadaşa vuruyor.

Tutmasalar öldürecekler adamı.

*

Güvenlikçi arkadaş ise bütün bu tatava karşısında...

Milim geri adım atmıyor, asla taviz vermiyor, kendini koruyor, ezdirmiyor.

*

Görüntüleri baştan sona izledikten sonra...

Güvenlikçi arkadaşa hayran kaldım.

Hem görevini kusursuz biçimde yaptığı için hem de haksızlık karşısında asla alttan almayıp dilsiz şeytana dönüşmediği için...

*

Buradan söz konusu sitenin yönetimine sesleniyorum:

Eğer bu yürekli güvenlikçi arkadaşımızı, size gelen baskılar nedeniyle işten atmaya falan kalkarsanız...

İnsan değilsiniz.

SON DAKİKA GELİŞMESİ

Özel güvenlikçi arkadaş ile Erdoğan Bayraktar arasında sulh olmuş. Helalleşmişler. Memnun oldum.

ŞENOL GÜNEŞ’E ÖVGÜ

- ARTİSTLİK yapmaz.

- Hava basmaz.

- Mimik kasmaz.

- Elitlik taslamaz.

- Başarısını abartmaz.

- Hakkaniyeti elden bırakmaz.

- Lümpenliğe prim vermez.

- Mağduriyetlere yaslanmaz.

- Bağırıp çağırmaz.

- Kibir bilmez.

- Komplekse kapılmaz.

- Adam satmaz.

- Kıymet bilmezlik yapmaz.

- Mütevazılığını göze batırmaz.

- Mahcubiyetini elden bırakmaz.

Bir teknik adamdır kendisi...

*

Bütün bu özellikleriyle...

O, şampiyon yaptığı Beşiktaş’a...

Şampiyon Beşiktaş da ona...

Çok ama çok yakışmıştır.

‘BAĞDAT’ DİYE BİR ŞARKI

TAKSİDEYİM.

Radyoda bir şarkı çalıyor.

Güzel melodi, güzel ses, güzel sözler...

“Birader, şunun sesini açar mısın biraz” dedim.

*

Alıp götürdü beni şarkı...

“Ben dünyanın en büyük âşığı olabilirim/Ben koynunda yüz sene, bin sene durabilirim/Ben Leyla’yı, Mecnun’u, Ferhat’ı, Aslı’yı, Kerem’i bilmem ama/Bağdat’ı iki gözüm kapalı bulabilirim.”

*

Sonra öğrendim.

Meğer ortalık yıkılıyormuş bu şarkıyla...

Ayla Çelik şarkısıymış.

Şarkının adı “Bağdat”mış.

*

İyi ama neden Bağdat?

Artık intihar bombalarının başkenti haline gelmiş olan zavallı Bağdat, nasıl oldu da böyle bir aşk şarkısında yer bulabildi?

*

“Âşığa Bağdat sorulmaz” diye bir söz var ya dilimizde...

İşte o söze gönderme yapılıyor şarkıda ve “Bağdat’ı iki gözüm kapalı bulabilecek kadar âşığım” denilmek isteniyor.

*

Öyle kısır ki şarkılar dünyası...

“Son dönemlerde bir tek Candan Erçetin’in ‘Bahar’ adlı şarkısı çıktı” diyorduk.

Artık “Bir de Ayla Çelik’in ‘Bağdat’ şarkısı var” diyeceğiz.