Aynı şeyleri yapıp farklı sonuç beklemek

AK Parti bu seçimde de...
-Ağır milliyetçilik yapacak.
-Ha babam HDP’ye çakacak.
-Erdoğan kesinlikle meydanlara çıkacak.
-Davutoğlu yine Erdoğan gibi bağırmaya çalışacak.
-“Şehitler” ana tema olacak.
-“Bayrak” ana unsur olacak.
-Devlet imkânları yine kullanılacak.
-Hamaset yine en üst noktada olacak.
-Dini terminoloji yine dilden düşmeyecek.
-Bol bol “yeni düşmanlar” üretilecek.
-Yine şiirler gırla gidecek.
-Uğur Işılak baş
türkücü olacak.

*

Kısacası...
-7 Haziran için ne yaptılarsa...
-1 Kasım için de aynısını yapacaklar.

*

Benim anlamadığım şu:
Nasıl olacak da...
Aynı şeyleri yapıp farklı sonuç alabilecekler?

AK Parti, HDP’ye mi çalışıyor ne?

ŞEYTANLAŞTIRMA, ötekileştirme, devlet destekli “bunlara oy vermeyin” mitingleri falan...
Böyle şeyler eskiden Refah Partisi’ne yapılırdı.
-“Biz gidersek Refah gelir” diye korkutmalar...
-“İrtica” çığlıkları...
-“Şeriat geliyor aman ha aman” haykırışları...
Falan...

*

Bütün bunlar Refah’ı büyüttü de büyüttü.
Hatta o kadar ki...
Birinci parti çıktı Refah.

*

Cumhurbaşkanı ile Başbakan’ın el ele verip HDP’ye yüklenmesine bakınca...
“Acaba bunlar HDP’nin oyunu mu artırmaya çalışıyorlar” demeden edemiyorum.

ÇARŞAMBA SOHBETLERİ’NDE SİNAN OĞAN VAR

-MHP’den neden
ihraç edildi?
-Bundan sonra ne yapacak?
-1 Kasım seçimleri için tutumu ne?
-Tuğrul Türkeş hakkında ne diyor?
-Meral Akşener olayını nasıl yorumluyor?
Hepsi ve daha fazlası yarın Hürriyet’te Çarşamba Sohbetleri’nde.
Kaçmasın.

Yerli ve milli vekil ne demek?

BİR milletvekili...
-Vatanı için gerektiğinde tek adamın emrinden çıkmayı göze alabilirse...
-Bir damla kan akmasın, barış olsun, kardeşlik olsun diye çabalarsa...
-Toplumu cephelere ayırmak yerine birleştirici olursa...
-Her durumda ve her zaman hakkı, hukuku ve adaleti savunursa...
-Ülkesinin insanlarını birinci sınıf özgür bireyler olarak görürse...
-Milletinin sadece bir kısmının değil tümünün değerlerine saygılı olursa...
-Bu toprakların tüm renklerini, bu toprakların en yerli unsurları kabul ederse...
-“Millet” dediğinde... Sadece kendi gibi düşünenleri kastetmezse...
-Ülkenin selameti için farklı görüşler ortaya koyanları “hain” diye nitelemezse...
-“Milli” sözcüğünü ayrımcılık ve ötekileştiricilik için kullanmazsa...
İşte o milletvekili...
En milli ve en yerli milletvekilidir.

*

Sanırım Cumhurbaşkanımız Erdoğan, “yerli ve milli milletvekili” derken bunu kastetmektedir.
Lütfen Cumhurbaşkanımızı yanlış anlamayalım, onun bu kıymetli önerisine uyalım ve işte bu niteliklere sahip 550 milletvekili seçelim.

Biat demeyin

DİLİMDE tüy bitti.
“Biat” hakkındaki yanlış algıyı düzeltmek için.

*

İşte bir kez daha söylüyorum.

*

İslami bir kavram olan “Biat”...
-Asla bir kişiye körü körüne bağlılık değildir.
-Bir adamın ağzından çıkana sorgusuz sualsiz itaat değildir.
-Sıfır eleştiri, mutlak bağlılık, kul köle olmak değildir.

*

İslam, hata yapan en kutlu halife için dahi gerektiğinde kılıçla bile düzeltmeyi öngörür.

*

Bilip bilmeden ikide bir “biat kültürü” falan deyip İslam’ın temiz ve pak yüzünü daha fazla kirletmeyin lütfen.

Fuat Avni’ye kıl olmamın 7 sebebi

-BİR: Çoğu şeyi bilemiyor, bazı şeyleri tutturuyor... Buna rağmen “her şeyi bilen adam” algısı yaratıyor.

*

-İKİ: Toplumu karamsarlığa, umutsuzluğa, çaresizliğe sürükleyen yalan yanlış bilgiler veriyor.

*

-ÜÇ: Alttan alta felaket tellallığı yaparak muhalif kesimler üzerinde yılgınlık ve bezginlik yaratıyor.

*

-DÖRT: Esas ve temel meselesi “Gülen Cemaati” olduğu halde... Sırf cepheyi genişletmek adına “falanca da hedefte, filanca da hedefte” türü algı operasyonları yapıyor.

*

-BEŞ: Tayyip Erdoğan’ı her şeyi planlayan, her şeyi kontrol eden, her şeyi öngörebilen süper bir kahraman gibi yansıtarak inceden “ona muhalefet edilemez” havası yayıyor.

*

-ALTI: Erdoğan’ın çevresindekilerin birbiriyle kanlı bıçaklı olduklarına dair sallama bilgilerle “bunlar dağılacak” şeklinde sahte bir algının oluşmasına neden oluyor.

*

-YEDİ: Toplumu sözde gizli bilgiler, sözde istihbaratlar ve dedikodularla açık, mert, şeffaf bir muhalefet yapmaktan alıkoymaya çalışıyor.