Amerikan başkanı dahil herkesi harekete geçirme arzusu

O parkta ağustostan beri her akşam konser düzenleniyor.

Binlerce kişinin ikamet ettiği apartmanların tam göbeğindeki parkta düzenlenen bu konserler, Harbiye / Nişantaşı / Teşvikiye üçgeninde oturan ahali için resmen işkenceye dönüşmüş durumda.

*

Konserlerin başlamasıyla birlikte olanlar şunlar:

Camlar titreşiyor. Evler sarsılıyor. Odalarda kimse kimseyi duyamıyor.

Televizyonun sesini sonsuz açıyorsun. Nafile! Bırak anlamayı, duymak bile mümkün olmuyor.

Öyle bir yüksek ses ki... Kitap okuyamıyorsun, sohbet edemiyorsun, görüntülü / görüntüsüz hiçbir telefon görüşmesi yapamıyorsun, kafa dinleyemiyorsun.

Sadece mesajlaşabiliyorsun, o da bir yerden sonra baymaya başlıyor.

Dikkat: Henüz hastalardan, bebeklerden, çocuklardan, yaşlılardan söz etmedim.

*

Hava kararınca başlıyor işkence. Saat 22.00. Bitmiyor. Saat 23.00. Bitmiyor. Saat 24.00. Bazen bitmediği oluyor.

Cuma / cumartesi falan değil, her akşam böyle.

Düşün abi: Pazartesiyi salıya bağlayan evrensel / küresel sessizlik akşamında bile bu böyle.

*

Polisi arıyorsun, çare yok. Belediyeyi arıyorsun, ilgilenen yok. Çaresizlikten itfaiyeyi arıyorsun, sonra kendi kendine “itfaiye ne alaka yahu” diyerek telefonu hemen kapatıveriyorsun.

Amerikan Başkanı dahil herkesi harekete geçirmek istiyorsun ama Biden’ın kendine bile hayrı olmadığı aklına geliyor. Küt diye frene basıyorsun.

*

İlk başladığında “belki bir haftalık bir şeydir” diye dişimizi sıktık. Bir hafta bitti, iki hafta bitti, üç hafta bitti. Tık yok! Devam ediyorlar. Üstelik sese daha da yüklenerek.

Aldığım bilgiye göre taaa eylülün sonuna kadar sürecekmiş bu işkence.

*

Bu köşeden: Şişli Belediye Başkanı’na yazdım. Sonuç alamadım. Şişli Kaymakamı’na yazdım. Yine sonuç yok. İstanbul Valisi belki çözüm bulur dedim. Ondan da tık yok.

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya! Acaba siz mi el atsanız şu işe.

*

“Yasaklansın bu konserler” falan da demiyoruz. Çözümü de ortaya koyuyoruz. “Az ötede koskocaman Maçka Parkı var. Orada yapın bu konserleri. Kimse rahatsız olmaz” diyoruz ama dinleyen kim.

*

Bu iş çözülmezse “Her Akşam Yüksek Sesli Müzik İşkencesine Maruz Kalan Komşular Derneği” diye bir sivil toplum kuruluşu kuracağız.

İllegal eylem yapacağız konser alanında. “Ellerinde pankartlar, ellerinde pankartlar, geliyor bizim komşular” diye marşlar bile söyleriz belki, kim bilir?

SOSYAL MEDYADA NASIL DELİRİYORLAR

SOSYAL medyada kendilerini var etmek isteyen ekonomistler, deprem bilimciler, sanatçılar, gazeteciler, pandemiciler, kişisel gelişimciler, avukatlar, emlakçılar, doktorlar, tarihçiler, güzellik uzmanları...

Bir süre sonra deliriyorlar.

*

Nasıl oluyor bu iş? Nasıl deliriyorlar?

Süreç, şöyle işliyor:

*

 Akıllı uslu şeylerle başlanıyor. Kimsenin taktığı olmuyor.

 Birazcık çizgi dışına çıkılıyor. Azıcık ilgi artışı oluyor.

 Sonra sağa sola saldırma olayları. Belirgin bir yükseliş başlıyor.

 Sonra mantığa takla attırışlar. Aha! Tıklanma rekorları başladı.

 Sonra küfürler kıyametler. Ve gelsin TT’ler.

*

Sonu delirmeyle biten bu azap sürecini yaşamayanların tutunamadıkları bir yer olup çıktı sosyal medya.

MEHMET ŞİMŞEK’E NEDEN OPERASYON ÇEKİLDİ

IMF, bir Türkiye raporu hazırlamış. Raporda söylenenlerden bazıları şunlar:

*

 Türkiye’de kriz riskleri önemli ölçüde azaldı, güven arttı.

 Cari açık düşüyor, piyasa duyarlılığı iyileşiyor, uluslararası rezervler artıyor.

 Kredi derecelendirme kuruluşları, Türkiye’nin notunu yükseltiyor.

 Manşet enflasyon, yaz aylarında azalmaya başladı, ancak yükseklik devam ediyor.

 Finansal ve kurumsal sektörler, politika sıkılaştırmasını şimdiye kadar görünür bir stres olmadan atlattı.

 Enflasyonun bu yıl ve gelecek yıl düşmesi bekleniyor.

*

Mehmet Şimşek’e çekilen operasyonların nedenini, tam olarak bu raporda yazılanlarda bulabiliriz.

Bazı odaklar, işlerin azıcık da olsa düzelme ihtimalini gördükleri anda Mehmet Şimşek’i örseleme faaliyetlerine girişiyorlar.

Resmen, alenen, göz göre göre, hunharca, pişkince.

EN İNANILMAZ ÇARPIŞMA: METROBÜS ÇARPIŞMASI

METROBÜSLERİN kendilerine ait yolları var, o yollara başka araçlar giremiyor. Çok nadirdir kendilerine ait yolda iki metrobüsün karşılaştığı anlar.

Durum böyle olunca...

İki metrobüsün çarpışmasına “olacak iş değil” diye bakıyorsunuz.

*

Her türlü çarpışmayı anlıyorum ama metrobüs çarpışmasını bir türlü anlayamıyorum.