Paylaş
Daha önce de vurguladığım gibi...
Meclis’teki ilk sınavınızdan on numara beş yıldız aldınız.
*
Sonra çok önemli bir toplantı yaptınız:
İş dünyasıyla buluştunuz, iş dünyasına temkinli bir iyimserlik aşıladınız.
*
Çok, çok, çok iyi giderken...
Planlanmamış bir iletişim stratejisinin başıboşluğuna kurban giderek...
Konuşmaya, konuşmaya, konuşmaya başladınız.
*
Millet ağzınızdan çıkan her kelimeye dikkat kesilmişken...
Siz tuttunuz, paldır küldür açıklamalar yapmaya başladınız.
Ve bu açıklamalarınızda “Bitersek hep beraber biteriz” gibi cümlelere yer verdiniz.
*
Vermek istediğiniz mesajı, tabii ki anlıyorum.
Ama yine de ekonominin başındaki bir isimden “bitmek” gibi bir sözcüğü işitmek, hiç hoş olmadı.
Böyle bir alternatifin yaşanabileceğine hafiften de olsa kapı aralamak, Hazine ve Maliye Bakanı’nın yapacağı bir iş değildir.
Hele kelimelerin bile hunharca cımbızlandığı şu tekinsiz medya ortamında... Üzerinde iyi düşünülmüş, iyi hesaplanmış, iyi planlanmış açıklamalar yapmalısınız.
*
Biliyorum.
Niyetiniz iyi.
Ama iyi niyet taşlarının hangi yolların döşenmesinde kullanıldığını sakın aklınızdan çıkarmayın.
*
İtimat telkin etmek. Yani güven aşılamak.
Şu anda sizin en birinci vazifeniz bu.
Attığınız her adımı, buna göre atmalısınız. Söylediğiniz her sözcüğü, buna göre söylemelisiniz. Yaptığınız her toplantıyı, buna göre yapmalısınız. Açtığınız her telefonu, buna göre açmalısınız.
*
Aman Nureddin Bey, aman.
Sizin başarmanız gerek.
Memleketimizin esenliği, milletimizin geleceği açısından...
Biz sonuçta...
“Erdoğan gitsin de ne olursa olsun” türküsünü çığıranlardan değiliz.
BÜLENT ARINÇ’IN GEREKÇESİZ ÖZGÜVENİ
BÜLENT Arınç’ta muazzam bir özgüven var.
*
- En az Peyami Safa kadar muazzam bir polemikçi olduğuna...
- En az Necip Fazıl kadar taşı gediğine koyma potansiyeli taşıdığına...
- En az yeşil dev Hulk kadar karşısındakileri darmadağın edebileceğine...
- En az Churchill kadar lafı kodu mu oturtacağına...
- En az Demirel kadar dilbaz olduğuna...
En küçük bir kuşku kırıntısı bile taşımadan sonsuz inanıyor.
*
Bütün sorunlu bagajlarına rağmen, azıcık üstüne gelindiğinde susup kalacağı ayan beyan ortadayken...
Muhalefetin kanalına bağlanıp tatlı sert had bildirme girişiminde bulunmasının arkasında yatan temel dürtü budur.
*
Dediğim gibi, özgüveni tam Bülent Arınç’ın.
Ama bir kusurcuğu var bu özgüvenin:
Ne herhangi bir haklı gerekçesi ne de herhangi bir sağlam dayanağı var maalesef.
*
İşte tam da bu nedenle...
Bocaladı durdu o yayında.
ATATÜRK, ADAYI İŞİTTİĞİNDE “İŞTE BUDUR” DİYECEKMİŞ
CHP Grup Başkan Vekili Özgür Özel, şöyle demiş:
*
“Cumhurbaşkanı adayınız kim? Bu sorunun cevabını duyduğunuzda sizi temin ederim ki şunu diyeceksiniz: Bunu ben değil de CHP’nin kurucusu (Atatürk) duysaydı ‘İşte benim Cumhuriyet’imin 100’üncü yılı, işte benim cumhurbaşkanım’ diyecekti.”
*
Biraz karışık konuşmuş ama özetle dediği şu:
*
Öyle bir aday açıklayacağız ki... Atatürk işitse... “İşte budur” der.
*
Şimdi hep beraber düşünelim:
*
Atatürk, Kemal Kılıçdaroğlu için “İşte budur” der miydi? Ya da Mansur Yavaş için? Ya da Ekrem İmamoğlu için?
*
Çok merak ediyorum: Acaba Özgür Özel’in kafasında...
İlker Başbuğ ya da Ahmet Necdet Sezer mi var?
HDP İLE YOL YÜRÜMEK: AŞIRI BELALI BİR İŞ
GİZLİ ya da açık... Dolaylı ya da doğrudan... Öyle ya da böyle...
HDP ile yol yürümek, mayın tarlasında yol yürümek gibidir.
*
Çünkü HDP...
- PKK ile yolunu ayırmıyor.
- Öcalan’ı ebedi başkan biliyor.
*
İşte bakın: En son yaptıkları İstanbul İl Kongresi’nde PKK marşları söylediler, Öcalan lehine sloganlar attılar.
*
Hatırlayalım: 7 Haziran seçimlerinden sonra ne olmuştu? PKK, durup dururken terörü azdırmıştı. HDP de buna karşı hiçbir şey dememişti. Sonra? Hendek rezaletleri...
*
Ortada demokratik siyasetin normlarına uymayan bir PKK olgusu var ve HDP, bu olguyla hesaplaşmadan demokratik siyasetin içinde yer almaya çalışıyor.
Bu durum da en çok HDP’nin oylarıyla iktidar olmayı planlayanları zor durumda bırakıyor.
*
HDP kongresinde PKK marşları çaldıkça... HDP kongresinde Öcalan sloganları atıldıkça...
Gözlerin başka partilere çevrilmesinin nedeni bu.
IVIR ZIVIR NOTLARI
- Yeni yıl ışıklandırmasında yerli ve milli alternatifler türemiş. Mesela hilal şeklinde ışıklar... Marketlerde satılıyor. Üstelik stoklamamışlar.
*
- Sandra Bullock’un son filmini izledim. Gözüm 58 yaşındaki sanatçının yaşını göstermeyişine takıldı. Filmden hiçbir şey anlamadım.
*
- Kedisini duvara fırlatan adam için tek bir şey söyleyeceğim: Bir gün kendini duvarlara vurmak durumunda kalırsın inşallah.
Paylaş