Paylaş
Olumsuzlukların giderileceğine dair umut vermek yerine olumsuzluklara mazeret bulma yarışına girişenler.
*
Sürekli iktidarlarının yaptıkları ve yapacakları çalışmaları anlatmak yerine sürekli CHP de CHP diye tutturanlar.
*
Faturalardaki şişkinliklerin ortadan kalkacağını söylemek yerine faturalardaki şişkinliklerin sorumluluğunu başkalarına yükleyenler.
*
Yapıcı, onarıcı, yakınlaştırıcı, katkı sağlayıcı, çekici olmak yerine yıkıcı, bozucu, uzaklaştırıcı, itici olanlar.
*
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yükünü alan değil de Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yük olanlar.
*
Ağır, oturaklı, kabul edilebilir, mantıklı, herkesi ikna edecek açıklamalar yapmak yerine hafif, uçuk, kaçık, mantıksız açıklamalar yapanlar.
YUNAN GENERAL TEHDİT EDİNCE
YUNAN generalin teki, esmiş gürlemiş.
Yok Ayasofya’ya çan asacakmış, yok Türkiye’ye meydan okuyormuş falan.
Bu tür tehditler, beni oldum olası hep güldürmüştür ve güldürmeye devam etmektedir.
Neden acaba?
GALİBA DÜNYA MACRON’A GICIK
MASA aynı masa.
Putin aynı Putin.
Fakat bütün dünya...
Macron’un tarihte eşi benzeri pek görülmemiş uzun masada ağırlanışını mavra konusu yaparken...
Yeni Almanya Başbakanı’nın aynı masada ağırlanışına şöyle bir değinip geçti.
*
Galiba Macron’a...
Küresel çapta bir gıcık olma durumu var.
ERSAN ŞEN İÇİN KAYGILANIYORUM
ERSAN Şen...
Hakkında ahkâm kestiği konuları her geçen gün daha da çoğaltıyor.
Ekrandaki delirme anlarını gitgide daha çok arttırıyor.
Kendisini ciddiye alma oranını yükselttikçe yükseltiyor.
Gözünün üstünde kaşın var denmesine bile tahammül edemiyor.
Neredeyse her akşam “Çok şey bilen adam” filmini çeviriyor.
*
Kısacası Ersan Şen’in gidişatı beni endişelendiriyor.
BU İKİSİ EMMİOĞLUDUR
“ADAMLAR yapmış abi, adamlarda hukuk var abi” türü sözleri sık sık söyleyenler ile “Almanya’yı geçtik, Almanya bizi kıskanıyor aga” türü sözleri sık sık söyleyenler... Emmioğludur.
TİP ROMANTİZMİ
ESKİDEN basında ve entel çevrelerde bir ÖDP romantizmi vardı.
Bütün gazeteler “devrimin ve aşkın partisi” diye ÖDP’ye sayfalar açar, dönemin ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras, kravatsız fotoğraflarıyla dergi kapaklarını bile süslerdi.
Sonra seçim oldu. ÖDP, binde bilmem kaç oy aldı.
*
Bugün benzer bir romantizm rüzgârı da TİP için estiriliyor.
Sosyal medyada “TİP geliyor, TİP” feryatlarıyla TİP’in kitleleri peşinden sürüklediği iddiaları birbirine karıştı. TİP önderlerine övgü üstüne övgü.
*
Hiç sekmiyor: Önce böyle yapıyorlar. Sonra seçim olunca kaçınılmaz bir hayal kırıklığı...
DALGALAR ARTTI, KAYIĞIMIZ BATTI
ARİF Şentürk’ün vefat haberini aldığım andan beri dilimde “Deryalar” var.
*
“Aman bre deryalar kanlıca deryalar / Biz nişanlıyız / İkimiz de bir boydayız / Biz delikanlıyız.”
*
Ve dün gün boyu...
Kırcaali ile Arda arasında gittim geldim.
“Saat sekiz sırasını” aklıma getirdim.
Yusuf’u alan dalgalara sitem ettim.
Ve en sonunda... Dalgalar arttı, kayığım battı.
*
Allah rahmet eylesin Arif Şentürk’e.
YUVARLAK MASA İMAMOĞLU’NU AZICIK GERİYE İTTİ
ALTILI yuvarlak masa olayı...
Kemal Kılıçdaroğlu’nu ön plana çıkarırken...
Ekrem İmamoğlu’nu geriye düşürdü.
*
Ekrem İmamoğlu’na yeniden ön plana çıkmak için iki tüyo:
*
BİR: Derhal Kanal İstanbul karşıtı bir açıklama yapabilir.
*
İKİ: Acilen Alman Büyükelçi’den ziyaret talep edebilir.
OYSA BEN
Dolunayda ruhsal bunalımlara girip uyuyamayanlara şaşıyorum. Oysa ben dolunayda daha kafamı yastığa koymadan uyurum.
Masaj yaptırırken rahatlamaktan uyuyakalanlara hayret ediyorum. Oysa ben rahat edemem diye masaj yaptırmam.
“Telefon numaram kayıtlı değil mi sende?” diye sorulduğunda kekeleyenleri anlamıyorum. Oysa ben telefonum çöktü deyiveriyorum.
Paylaş