Paylaş
KÜRESEL iklim değişikliğinin en çok etkilediği ülkelerden biri olan Türkiye’de kuraklık her geçen yıl artıyor. Barajlarımız adeta can çekişiyor. Buna bağlı pek çok tehlike bizleri bekliyor. Damlasının bile kıymetli hale geldiği günümüzde suyu doğru kullanmak ve yönetmek çok daha büyük önem kazanmış durumda. İşte tam da böyle bir süreçte karşıma Cem Şenoğlu çıktı. Her ne kadar o, “20 yıldır içindeyim” dese de ben yaptığı işi, yani ‘su şartlandırma’yı ilk kez duydum. Ve can kulağıyla dinleyip öğrenmeye çalıştım. Malum; bizim mesleğin en keyifli yanlarından biri de her an yeni biriyle tanışma fırsatı bulmak, onları tanıyıp yaptıkları işi anlamak, yeni bilgiler edinmek ve sonrasında da paylaşmak. Hal böyle olunca hemen soruyorum:
İLK ÇAĞLARDAN BERİ VAR
* Su şartlandırma ne demek?
- Suyu kullanım amacına uygun hale getirmek amacıyla yapılan işleme denir. Başka bir ifadeyle su kaynağındaki yabancı maddeleri ayrıştırmak için kullanılan yönteme verilen isimdir. Bu yöntemde arıtma sistemleri kullanılarak suyun dinlenmesi sağlanır. Yapılan işlemin temelinde içtiğimiz suyun insan vücudunda hastalık yapmaması amaçlanır. Aynı zamanda şartlandırma işleminden geçen su, endüstriyel ekipmana çok daha az zarar verir ve tesisinizin verimliliğini büyük ölçüde artırabilir.
* Su şartlandırma deyince çok özel bir alana ait oldukça teknik bir bölüm akla geliyor. Sahi, çok kısıtlı bir iş alanına mı sahipsiniz?
- Aslında değil... Hatta, hayatımızın her anında karşımıza çıkan önemli bir sektörden bahsediyoruz. Aynı kimya gibi... Kimya sektörü dediğimizde de ilk başta kısıtlı sayıda insanı ilgilendiren bir alan aklımıza geliyor olabilir. Ancak herhangi birimiz etrafımıza baktığımızda, hatta gözümüzü kapattığımızda bile hayatımızı direkt etkileyen bu sektöre ait bir ürün tespit edebiliriz. İşte su şartlandırama sektörü de buna benziyor. Çalıştığımız yerde, gittiğimiz AVM’de, havaalanlarında, hastanelerde, fabrikalarda, sanayi tesislerinde, bina ve araçlarımızın soğutma-ısıtma sistemlerin çoğunda ve benzeri birçok yerde yaşam konforumuza direk etki eden su şartlandırmaya ait bir şeyler görürüz. Bu sektör aslında insanlığın ilk çağlarından beri var. İnsanlığın medeniyet ve modernizm basamaklarını çıkmasına yardımcı olan ana etkenlerden de biri aslında.
Cem Şenoğlu, su şartlandırmadaki tecrübe ve deneyimleri ile imkan ve kabiliyetlerini daha geniş topluluklarla paylaşmayı, bu sektörde ticari ve sosyal sorumluluklar açısından tüm dünyaya daha faydalı olmayı hedefliyor.
ŞEHİRLEŞMENİN KAYNAĞI
* İnsanlığın gelişiminin su şartlandırmaya bağlı olduğunu belirtiyorsunuz, bunu biraz açıklayabilir misiniz?
- Her ne kadar endüstrileşme sonrası oluşan makineleşme ile su şartlandırmanın kullanım alanı artmışsa da suların fiziksel, kimyasal ve patojenlere karşı şartlandırması ilk çağlardan beri yapılan önemli bir olgu. İnsanlık tarihinin basamakları diğer etkenlerle birlikte suyun doğru kullanılmasıyla oluşmuş. İlk çağlarda yapılan kılıcın kalitesi kullanılan hammadde kadar üretimden suyun kalitesiyle de ilgili. Yine benzer şekilde insanlar şehirleşmeye başladığında yaşam alanlarının ve nüfusun büyümesini kısıtlayan en önemli olgu su kirliliği nedenli olmuş. İnsanlık tarihine baktığımızda şehirler ne zaman kalabalıklaşsa su kirliliği kaynaklı patojenlerin oluşturduğu kolera, tifo, ishal, dehidrasyon, hepatit gibi hastalık ve salgınlar ortaya çıkmış. Bu da şehirlerin nüfuslarının hiçbir dönem çok büyük sayılara ulaşabilmelerine imkan vermemiş. İlk olarak 19’uncu Yüzyıl’la birlikte klorun su kaynak ve birikintilerinde dezenfektan olarak kullanımıyla birlikte şehir nüfusları artmaya başlayabilmiş.
Su şartlandırmanın çok eski bir sektör olsa da hala birçok yeni teknolojinin oluşturulduğu bir endüstriyel alan olduğuna dikkat çeken Cem Şenoğlu, ekliyor: “Bu sektör çok büyük Ar-Ge kullanan ve büyük işbirliklerine ihtiyaç duyan bir alan olmasına rağmen yeni teknolojilerin paylaşım networkü çok sınırlı ve kısıtlı. Oluşturulacak global-bölgesel teknoloji paylaşım networkleriyle faydalı yeni teknolojiler dünya ve insanlık için çok daha verimli olabilir.
KONFOR VE SAĞLIK İÇİN
* Siz de profesyonel ve ticari olarak en çok su şartlandırma işini yapıyorsunuz sanırım?
- Evet; aslında hem para kazandığım ticari işim, hem de sosyal projelere katkı olarak en önem verdiğim iş kolum su şartlandırma... Su şartlandırmanın günümüz dünyasında çok önemli birçok boyutu var. Bunlardan biri endüstriyel alan... Doğru bir şekilde şartlandırıldığında iyi bir endüstriyel sistemle (soğutma kulesi, buhar kazanları, termal su kaynakları, üretim prosesleri, korozyon mücadelesi vb.) kazanılacak yüksem verimle dünyanın kısıtlı enerjisini, ekonomisini, zamanını koruyarak; yoksulluk, küresel ısınma, enerji ve su tasarrufu gibi çok önemli sorunlarımıza bölgesel ve global manada bazı çözümler getirebiliriz. Şartlandırmanın diğer bir boyutu olan dezenfeksiyon ve sanitasyonla da su kaynaklı hastalıklardan korunabilir ve çok daha konforlu bir hayata sahip olabiliriz. Bu sektörde hem kendi firmalarım, hem de diğer partnerlerimizle birlikte geniş bir alanda faaliyetlerde bulunuyorum. Özellikle endüstriyel soğutma-ısıtma sistemlerinin su kaynaklı şartlandırılmasıyla verimlilik, performans ve enerji kazançları; su kaynaklı patojenlere karşı yapılan dezenfeksiyon mücadelelerini hem profesyonel iş ve konum, hem de dünya ve insanlığa karşı sorumluluk misyonum olarak da çok önemsiyorum.
Cem Şenoğlu, 1977 doğumlu. Eski asker, evli ve iki çocuk babası. Bodrum’da yaşıyor ve 20 yıldır su şartlandırma sektöründe hizmet veriyor. 4’ü Türkiye’de, 1’i yurtdışında olmak üzere ortağı veya sahibi olduğu toplam 5 firması var. Yaptığı işlerin önemli bir bölümü suların şartlandırmasına ait direkt ve dolaylı faaliyetlerden oluşuyor.
SU, ENERJİ, ZAMANDA YÜZDE 30’A
KADAR TASARRUF SAĞLAYABİLİRİZ
CEM Şenoğlu’na, “Dünya ve insanlığa karşı sorumluluk misyonum derken ne demek istiyorsunuz?” diye soruyorum. Şöyle yanıtlıyor:
- Ticari faaliyet ve amaçlarının yanında suyu şartlandırıp daha verimli hale getirerek, üretilmesi çok pahalı ve zor olan makine-sanayi sistemlerinin daha performanslı ve verimli kullanılmasını sağlayabiliriz. Yine su kaynaklarının endüstride doğru kullanılmasıyla dünya genelinde makro ölçekte enerji ve su tasarrufu yapabiliriz. Çok basit bir örnek vermek gerekirse... Bir soğutma kulesini doğru şartlandırarak sistem verimini artırabilir, makine ve bakıma ait işletme-zaman giderlerini azaltabilir, tedariği zor ve pahalı olan makine ömrünü uzatarak sermayeyi daha konforlu alanlarda kullanabilir, böylelikle de su, enerji, zamanda rahatlıkla yüzde 30’lara kadar tasarruf sağlayabiliriz. Verimli işletilen bu tür endüstriyel cihazların yüksek performansla uzun süreler çalıştırılabilmesi özellikle sermaye sıkıntısı olan az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin daha çabuk ve güvenli şekilde sanayileşmesine yardımcı olabilir. Bunun bir de insan ve çevre sağlığı yönü var... Endüstride kullanılan suların doğru şekilde ve yeterince dezenfekte edilmemesi durumunda oluşacak patolojik kaynaklar makinelerin etkin güçlerinin de etkisiyle doğaya göre daha hızlı yayılıp daha uzun mesafelere ulaşıp çok daha yıkıcı etkiye sahip olabilirler. Bu durumda özellikle gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkelerde kontrolsüzlüğün, dezenfektanlara ve yeterli sağlık hizmetlerine ulaşımların kısıtlı olmasının da etkisiyle doğa ve tüm canlılar için oldukça zarar verici istenmeyen olaylar yaşanabilir. Bu sektördeki doğru çalışmanın ticari hedeflerimin dışında doğru ve etkili yapılmasının sosyal sorumluk ve insani yönden de çok önemli olduğunu düşünüyorum.
BİR GÖREVİMİZ DE
ÖĞRETMENLİK YAPMAK
SAHİBİ olduğu firmalar, üyesi bulunduğu dernek ve kuruluşlar, sosyal platformlar da hep seçici olmaya dikkat ettiğini paylaşan Cem Şenoğlu, iş ve müşteri yaklaşımını ise şöyle özetliyor:
- İş konum olan su şartlandırma dünyada çok ihtiyaç duyulan, hemen her yerde yapılabilecek ama kaynakların kısıtlı olduğu bir alan. Su şartlandırma işini yaparken bizim, partnerlerimizin ve değerli rakiplerimizin bir görevi işini yapmak olduğu kadar, bir görevi de öğretmenlik yaparak müşterilerimizin konu hakkında bilinçlenmesini sağlamak olmalı. Hem kendi kadrolarımız, hem de partnerlerimiz özellikle sosyal projelerde enerjimizin yettiği kadar seçici olmak zorunda kalabiliyoruz. Sosyal sorumluluk projelerinde iyi niyet sahibi kişi ve kuruluşlarla çalışmaya çaba gösteriyoruz.
NETWORK SAYESİNDE PRATİK, EKONOMİK
VE KALICI ÇÖZÜMLER ÜRETMEK MÜMKÜN
* CEM Şenoğlu’ndan Forsa Group’u sektörde öne çıkaran özellikleri de anlatmasını istiyorum...
* Hem kendi firmalarımda, hem de çevremde iyi insanlardan oluşan geniş bir network’e sahibim. Özel sektörde iş hayatım boyunca su şartlandırmaya odaklanmış olmam gerek ticari partnerlerim, gerek firmalarımdaki profesyonel ve teknik kadrolarla sıkı işbirliğine dayanan çalışma ortamına sahip olmak farklı çözüm yollarına ulaşabilmemize, farklı bakış açıları yakalayabilmemize imkan sağladı. Örneğin, bir tesisin bakırdan imal edilmiş sıcak su hatlarındaki korozyonu çözmekte kimyasal şartlandırma kullanmadan önce konuyu networkümüz içinde derinlemesine incelediğimizde aslında hiç kimyasal kullanmadan basit topraklama hatlarıyla da çok kolay, ekonomik ve kalıcı bir şekilde sorunu çözebildiğimizi keşfetmek işbirliği ve bilgi paylaşımının ne kadar önemli olduğunu bize gösterdi.
Paylaş