Paylaş
Ancak İran Devleti bunu açıklar mı emin değilim. İran’da genel eğilim bunun bir kaza olduğu yönünde. Ama bilgiler geldikçe olayın suikast olabileceği yönündeki kuşkular da artmaya başladı.
Üç helikopter havalanıyor. Reisi’nin helikopteri arkada. Cumhurbaşkanı Reisi’nin Özel Kalem Müdürü Gulam Hüseyin Esmaili ise arkadaki üçüncü helikopterde yer alıyor.
Olayı anbean yaşayan Özel Kalem Müdürü’nün anlattıkları beni ikna etmedi, tam aksine soru işaretlerini artırdı.
HAVA AÇIKTI
Esmaili uçuşun başlarında havanın açık olduğunu, Songon Bakır Madeni’nin bitişiğindeki bölgede yaklaşık yarım saatlik yolculuk yaptıklarını, alanın bitişiğindeki vadide bulut kümelenmesi oluştuğunu anlatıyor. Vadi tabanının sisli olduğunu ancak havanın gayet açık olduğunu söylüyor.
PİLOTUN EMRİ
Reisi’yi taşıyan helikopterin pilotu Mustavi’nin filo komutanı olarak, diğer helikopterlere irtifa kazanarak bulutların üzerine çıkıp devam etmeleri komutunu verdiğini belirtiyor.
Buraya kadar her şey normal. İsmaili devam ediyor, “Helikopterler bulutların üzerine çıktı. Bizimki 3 numaralı helikopterdi. Ortadaki helikopter Cumhurbaşkanı’nı taşıyordu. Önde de bir diğer helikopter vardı. Pilotumuz 30 saniye sonra (Reisi’nin bulunduğu) ana helikopterin yanımızda olmadığını fark etti. Koşullar son derece normal ve sıradandı ve zor bir durum yoktu. Bazı havayolu uçuşlarında bile titreşimler oluyor ama bu rotada her şey normaldi ve bulutlar anında yok oldu. Daha sonra altımızda bulutların olmadığı bir havadaydık, ayaklarımızın altındaki (dağların) sırt hattını görebiliyorduk ve hemen yakınında Songun Bakır Madeni vardı” diyor.
YERLERİ NEDEN TESPİT EDİLEMEDİ
Cumhurbaşkanı’nı taşıyan helikopterle irtibat kurmaya çalıştıklarını, ölen pilotun ve Tebriz’in Cuma İmamı’nın ilk başlarda telefona cevap verebildiğini söylüyor. Bir vadiye düştüklerini ve durumlarının çok kötü olduğunu söylediklerini anlatıyor. İnsan bu durumda sormadan edemiyor.
HELİKOPTER NEDEN DÜŞTÜ
Hava şartları iyiydi ama bu helikopter niye düştü? Reisi’yi taşıyan helikopterin pilotu Mustavi filo komutanı olduğunu göre tecrübeli bir pilottu demek ki. Bu durumda öndeki ve arkadaki helikopterler düşmediği halde en tecrübeli pilotun kullandığı ortadaki helikopter nasıl düştü?
İki helikopter uçuşlarını başarıyla tamamlarken Reisi’nin helikopteri neden düştü?
ELT CİHAZI NEDEN YOKTU
Artık bırakın uçakları, helikopterleri, gemilerde ve hatta yatlarda dahi bulunan ELT cihazı Cumhurbaşkanı’nın helikopterinde neden yoktu? Koskoca İran’da 1 adet ELT cihazı yok muydu? Yoksa sadece Cumhurbaşkanı’nın uçtuğu filodaki helikopterlerde mi yoktu? İran’da bir adet ELT cihazı olsa herhalde öncelikle Cumhurbaşkanı’nın bindiği helikopterde bulunur.
KOKPİTTEKİ YANMA SABOTAJ MI
Düşen helikopterin kokpitinin yandığı ortaya çıktı. Peki havadayken kokpitte yanmaya ve sonunda helikopterin düşmesine neden olan bir sabotaj mı yapıldı? Sorular giderek artıyor. Kaza ihtimalinin yerini suikast ve sabotaj alıyor. Tek bilinmeyen bu suikast emrini kimin verdiği. İçeriden mi, dışarıdan mı?
ÖZGÜR ÖZEL NE YAPMAK İSTİYOR
SHP’de Deniz Baykal ekibinin hizipçiliğinin partiyi karıştırdığı bir dönemde Erdal İnönü, “Bu partide siyaset yapılmasına izin vermem” demişti de çok gülmüştük. Çünkü siyasi partiler siyaset yapmak için kurulur. Erdal Bey ise siyasi partide siyaset yaptırmam diyordu.
Lafı fazla uzatmadan doğrudan Özgür Özel’e getirmek istiyorum. Hatta Devlet Bahçeli misali ”Özgür Özel ne yapmak istiyordur?” diye sormak istiyorum. Ama iki lider söz düellosu yaptığı için ben araya girmeyeyim.
DİYALOG SİYASETİ
Özgür Özel, seçimden sonra yeni bir siyasi üslup oluşturdu. Diyalog siyasetini ön plana çıkardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP Lideri Bahçeli kendisi ile görüştü. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın desteğiyle ülkede bir yumuşama havası oluştu. Diyalog siyaseti Özgür Özel’i CHP içinde bir adım öne çıkardı.
AMACI NE
Bu iş Özgür Özel’e yaradı ama Özgür Özel kimi zaman niyeti üzüm yemek mi yoksa bağcıyı dövmek mi dedirtecek çıkışlar yapıyor. Diyalog karşılıklı güvenle yürür. Güveni sarsmamak lazım. Özgür Özel elbette ki siyaset yapacak ama bu normalleşme sürecine zarar verecek boyuta ulaşmamalı.
ÖZEL MESAJ SOSYAL MEDYADA
Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan’la görüşmesinde cezaevinde bulunan 28 Şubat mahkûmu emekli generallerin affını gündeme getirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan affetti. Ama karar kamuoyuna açıklanmadan önce Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan, Özgür Özel’i onore etmek için bir jest yapıp Namık Tan’a bir mesaj atıyor. Hasan Doğan devlet umuru görmüş çok değerli bir insandır. Bu zarif jestine karşılık olarak CHP ne yaptı? Hasan Doğan’ın attığı mesaj CHP’ye yakın bir gazeteci tarafından sosyal medya hesabından yayınlandı.
Bu güveni sarsmanın ne anlamı var?
1 MAYIS AÇIKLAMASI
Özgür Özel, ‘1 Mayıs’ta Taksim’de buluşuyoruz’ diye çağrı yaptı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ile 2 kez görüştü. Fakat öyle açıklamalar yaptı ki, sanki Cumhurbaşkanı Erdoğan istemediği için Taksim’e izin verilmiyor gibi bir imaj oluşturdu. Özgür Özel’in bu tarzının ne 1 Mayıs’a bir faydası oldu ne de diyaloğa açık biri olan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya...
CUMARTESİ ANNELERİ
Özgür Özel aynı hatayı Cumartesi Anneleri için yapıyor. Cumartesi Anneleri bininci buluşmalarını, eyleme ilk başladıkları Taksim’de, Galatasaray Meydanı’nda yapmak istiyorlar. Türkiye’nin normalleşmesi açısından yine bu yönde çabalar var. İstanbul Valisi Davut Gül kendileriyle görüştü.
SOYLU’YA HAKARET
Bu aşamada Özgür Özel, hiç gereği yokken Cumartesi Anneleri konusunda, bir önceki İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu hedef alan bir konuşma yaptı. Çok ağır suçlamalarda bulundu. Eski Bakan’a hakaret edip mevcut Bakan’dan talepte bulunmak ne anlama gelir? Bu düpedüz AK Parti içine fitne sokmak demektir. Bu üslup Cumartesi Anneleri’nin Taksim’de eylem yapmalarına yarar sağlar mı? Maksat üzüm yemek mi, bağcıyı dövmek mi? Ayrıca Süleyman Soylu, Türkiye Cumhuriyeti’nde PKK ve DEAŞ’la mücadelede en başarılı bakanlardan birisidir.
ERDOĞAN’IN ZİYARETİ ÖNCESİ
Önümüzdeki ay Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın CHP’yi ziyaret etmesi bekleniyor. Ancak Özgür Özel, AK Parti’nin içini karıştırmaya dönük açıklamalarına devam ederse güven ilişkisini sarsar, diyalog zeminine zarar verir. Büyük fotoğrafı unutmamak lazım.
Paylaş