Nikâhtan başbakan izlenimleri

Nikâhın kıyılacağı salona çıkan bütün yollar kesilmişti.

Ama davetiyeyi gösterdiğinizde bütün yollar açılıyordu.

Öyle ki salona ulaştığımızda, ”Bu kadar kolay mı olacaktı” dedik. Araçlar,”B2” otoparkına alınıp, konukları ”VİP” araçlarla salona taşındılar.

Salon düzenli, girişler ise rahattı.

Girişte davetlilere soğuk içecekler ikram edildi.

O sırada namaz kılmak isteyenler için bir mescit hazırlanmıştı.

Sahnenin hemen önünde “Protokol” ve “aile” diye ayrılan bir bölüm vardı.

Kırmızı davetiye sahipleri bu bölüme alındı.

Diğer davetliler ise tribünde istedikleri yere oturdular.

Düğün sade, salon düzenliydi.

Protokole mensup isimler turkuaz halı serili,“A Kapısı”ndan alındı.

AKILLAR KONGREDEYDİ

Herkes düğündeydi.

Ama akılları önümüzdeki hafta yapılacak olan AK Parti kongresindeydi.

Davetliler düğüne kim evlenecek diye değil, Başbakan kim olacak sorusuyla geldiler.

İlk gelen Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ile Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’ydu.

Protokol girişini gören bir yerden gelenleri not almaya başladım.

Başbakan yardımcısı Yalçın Akdoğan ile Tuğrul Türkeş birbiri ardına girdiler.

Onları Tarım Bakanı Faruk Çelik izledi.

MİT Müsteşarı Hakan Fidan,Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan dikkat çeken isimler arasındaydı.

Sanatçılar da protokol kapısından giriş yaptılar.

Orhan Gencebay’ı, Alişan’ı gördüm.

Bir süre sonra gelenleri not almayı bırakıp Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın nerede olduğunu öğrenmeye çalıştım.

Cumhurbaşkanı Erdoğan nikâhın kıyılacağı kültür merkezine bir saat önceden gelmiş.

Ayrı bir kapıdan alınmışlar.

11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül nikâh saatine yakın bir zamanda geldi.

Gözler iki ismi arıyordu.

Başbakan Ahmet Davutoğlu ile Başbakanlık için ismi geçenler arasında yer alan Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ı.

Davutoğlu ayrı bir kapıdan alındığı için karşılaşmadılar ama Binali Yıldırım protokol bölümüne geçerken parti yöneticileri tarafından ilgiyle karşılandı. 

ERDOĞAN’A YAKIN YER TUTTULAR

Başbakanlık için ismi geçenler erken gelip Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yakın bir yerde konumlanmışlardı.

Salon hınca hınç dolu değildi.

Ama protokole ayrılan bölüm doluydu.

Kongre öncesinde kulis faaliyeti orada yürütüldü.

Selamlaşmaya, hal hatır sormaya ayrı bir özen gösterildi.

Öyle ki zaman zaman, ”Sayın bakanlar ayakta durmayın, oturun” anonsu yapıldı.

Sahnenin önü çok dolunca bazı bakanlar kendilerine ancak tribünlerde yer bulabildiler.

Tabi asıl önemli olan nikâhta tribünlerde oturmak değil, kongreden sonra tribünlere gönderilmek...

DÜĞÜN ŞARKISI CEM KARACA’DAN

Cumhurbaşkanı Erdoğan, saat 15.28’de salona girdi.

Onca badireyi soğukkanlı bir şekilde atlatan Cumhurbaşkanı kızını gelin ederken heyecanlıydı.

Emine hanım, gece mavisi üzerine altın yaldızlı elbisesiyle şıktı.

Tayyip beye göre daha sakin ama kız annesi olarak mutluydu.

Cumhurbaşkanı, protokolün ön sırasında yer alan konuklarıyla tek tek tokalaştı.

Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’a özel bir ilgi gösterdi.

Ancak iki kişiyle tokalaşıp sarılırken salondan alkış aldı.

Erdoğan, Abdullah Gül ve Ahmet Davutoğlu ile görüşürken alkışlar yükseldi.

Davetliler Erdoğan,Gül ve Davutoğlu’nun şahsında AK Partili kadrolara,” Bir ve beraber olun” mesajını verdi.

Nikâh töreni Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ndeki Millet Camisi İmamı Mehmet Bilir’in okuduğu Kur’an-ı Kerim’le başladı.

Gelinle damat ise, kısa metrajlı bir film titizliğinde hazırlanmış olan,“Hatıra filmi” bittikten sonra Cem Karaca’nın ‘Bu son olsun son’ şarkısıyla girdiler salona. Sümeyye Erdoğan üstü işlemeli beyaz gelinliği içinde zarif duruyordu.

GÖZLER AKAR’IN ÜZERİNDEYDİ

Sıra nikâha geldi.

Gözler Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ın üzerindeydi.

Terörle mücadelenin, şehit cenazelerinin içinden gelmiş, insani görevini yerine getiriyordu.

Durgun bir hali vardı.

Nikâhta damadın yabancı dil bilmesi işe yaradı.

Yabancı konuklara tercüme gecikince Kadir Topbaş, “Selçuk tercümeyi sen yapacaksın herhalde” dedi.

Damat hem evlenme cüzdanına imza attı, hem tercüme işini yaptı.

Abdullah Gül, “Arkadaşlarımızın çocukları bizim çocuklarımızdır” diyerek, evlenme cüzdanını Sümeyye hanıma verdi.

Ama Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı gibi, üç çocuk tavsiyesinde bulunmadı.

Nikâhtan sonra bir teşekkür konuşması yapan Erdoğan ise duygularını mikrofona döktü: “Nazlı ceylanım baba evinden kendi yuvasına gidiyor.”

Dün iki Erdoğan vardı. Biri Cumhurbaşkanı Erdoğan diğeri ise kız babası Erdoğan.