Paylaş
Yeni bir ekonomi politikası ile karşı karşıyayız. Lütfi Elvan, alınan bazı kararları, yapılan bazı uygulamaları doğru bulmuyordu. Ama hem bakan olarak görev yaparken kendi doğrularının arkasında durdu hem de ayrılırken, bir siyasi nezaket örneği ortaya koymayı başardı. İnsanlar bakan olabilir, hatta başbakan ya da cumhurbaşkanı olabilir. Ama önemli olan o görevlerden ayrılırken ortaya koydukları tavırdır. Görüyoruz bir dönemler bakanlık, başbakanlık ve cumhurbaşkanlığı koltuklarında oturan kişilerin sonradan ne yaptığını.
LÜTFİ ELVAN-ERDOĞAN GÖRÜŞMESİ
Lütfi Elvan’ın bir süredir istifasını verdiği ama kabul edilmediği konuşuluyordu. Ama işin aslı Lütfi Elvan 22 Kasım tarihindeki görüşmede Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan sözlü olarak affını istemiş, uygun gördüğü bir tarihte ayrılabileceğini ifade etmişti. Ama bu durumun sürdürülemez olduğu biliniyordu. AK Parti grubundan sonra Lütfi Elvan talebini tekrarlayınca, bir krize meydan vermeden değişim gerçekleştirildi.
TWEET’LERLE SİNYALİNİ VERMİŞTİ
Sonunda yeni ekonomi politikalarını savunan, siyasi birikimi ve bakan yardımcılığı deneyimi olan Nureddin Nebati, Hazine ve Maliye Bakanlığı görevini üstlendi. Böylece ekonomi yönetiminde görüş ayrılığı ortadan kalkmış oldu. Ayrıca bakan yardımcısı olması nedeniyle bir kopukluğa meydan verilmedi. Nebati, 26 Kasım Pazar günü attığı tweet’te bunun sinyalini vermişti. Çünkü o tweet’leri Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bilgisi dahilinde atmıştı. Nebati, faizlerin düşürülmesi konusunda Cumhurbaşkanı Erdoğan’la aynı fikirdeydi. Tweet’inde de, ”2013’ten beri düşük faiz politikamızı her uygulamaya yeltendiğimizde güçlü bir itirazla karşılaştık. Bu sefer bunu uygulamakta kararlıyız” demişti. Bu bir meydan okumaydı. Hakeza Nebati,“Mevcut piyasa koşullarında politika faizinin enflasyonun altında tutulmasında herhangi bir sorun yoktur. Talep enflasyonunu azaltmak için faizlerin arttırılması gerekirken, küresel salgının neden olduğu arz enflasyonunu azaltmak için faizlerin düşürülmesi gerekmektedir” diyerek, yeni ekonomi politikalarının yanında güçlü bir şekilde yer almıştı.
YENİ ANLAYIŞ
Artık ekonominin dümeninde Nureddin Nebati var. Yeni bakan için düşük faiz ve yüksek büyümeyi esas alan üretim ekonomisine dayalı yeni politikalarının sahiplerinden biri diyebiliriz. Zaten devir teslim töreninde de, ”En önemli önceliğimiz yüksek faiz değil, yatırım ve istihdamdır” diyerek bunun işaretini verdi.
Milletvekilliği döneminden bu yana tanıdığım Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, bu topraklar için derdi ve davası olan birisidir. Zor bir dönemde ateşten gömlek giydi. İşinin kolay olduğunu söylemek mümkün değil. Çünkü yeni ekonomi modeliyle aynı zamanda bir zihniyet devrimine imza atmaları gerekiyor. Bunun için öncelikle piyasalara güven veren bir yönetim ortaya koyması gerekiyor. Çünkü ekonominin yarısı güven demektir.
Dilerim ekonomide başarılara imza atan bir bakan olarak anılır. Kendisine başarılar diliyorum.
MERSİN’DE SAĞDUYU ÇAĞRISI
CHP’nin hafta sonu Mersin mitingi var. Kılıçdaroğlu, Mersin mitingine büyük önem veriyor. Çünkü Mersin’i diğer illerdeki mitingler takip edecek. Mersin mitingi için, “Milletin sesi” sloganı seçilmiş.
Miting yapmak, iktidarı eleştirmek, erken seçime zorlamak muhalefetin demokratik hakkıdır. İktidara düşen CHP mitinginin güvenliğini sağlamaktır, dilerim Mersin mitingi bir demokrasi bayramı şeklinde geçer.
CHP’nin Mersin mitingi öncesinde beni tedirgin eden bir gerilim yaşandı. Belediye Meclisi toplantısında Çamlıbel Balıkçı Barınağı konusunda Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ile Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Muhammed Gültak arasında bir tartışma yaşanıyor. Şimdi bu tartışmanın detaylarına girmek istemiyorum. CHP ve AK Parti gençlik kollarından bir grup genç Belediye Meclisi’ne gelerek olaya karışıyor. Anlayacağınız gerilim tırmanıyor. Ama asıl olaylar da ondan sonra çıkıyor.
SİLAH İDDİASI
Belediye Meclisi toplantısının çıkışında iri yarı birisi AK Partili Akdeniz Belediye Başkanı Gültak’ın üzerine yürüyor. Gerginliği önlemek için araya giren Akdeniz Belediye Başkanı’nın koruması daha sonra karakolda verdiği ifadesinde, şahsı olay yerinden uzaklaştırmak için beline dokunduğunda sert bir cisim olduğunu hissettiğini ama bunun silah olup olmadığını bilmediğini söylüyor. Olaya polis müdahale ediyor. Silah bulunamıyor. Ama kargaşa sırasında, ”Sonunda hepsine ateş edeceğim” diye bir ses kaydı bulunuyor. Dilerim doğru değildir.
Bu olayla ilgili olarak hem Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’le hem de Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Muhammed Gültak’la konuştum. İfade tutanaklarını okudum, video görüntülerini izledim.
AMAN HA DİKKAT
Yarın CHP’nin Mersin mitingi olduğu için yukarıda yaşanan gerilime değinme ihtiyacı hissettim. Tüm taraflara sağduyu çağrısı yapmak istiyorum. Çünkü yarın CHP mitingi var. Siyasi partilerin mitingleri demokrasi bayramı gibidir. Bu mitingin de huzur içinde yapılmasını ve Mersin’i gerecek, Türkiye’yi rahatsız edecek bir olaya meydan verilmemesini diliyorum.
Paylaş