Paylaş
Ali Babacan’ın “Seçimlere DEVA Partisi olarak gireceğiz” açıklaması muhalefet cephesini dalgalandırdı.
Babacan, 6’lı masada kalmaya devam edeceğiz demesine rağmen, “Nereye kadar devam eder? Cumhurbaşkanı adaylığı sürecinde nasıl hareket eder?” sorularının sorulmasına neden oldu.
Ali Babacan’ın, Kılıçdaroğlu’nun yanında imtiyazlı bir konumu vardı. Demokrasinin yıldızı ilan etmişti. AB büyükelçilerine, “Ekonomiye Babacan çalışıyor” diye referans göstermişti. Şimdi derin bir hayal kırıklığı yaşadığı söyleniyor.
BABACAN KLASİĞİ
Ama bunda yadırganacak bir şey yok. Babacan bunu hep yapar. Erdoğan’ın cumhurbaşkanı adaylığı için imza verip Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanı olması için çalışmıştı. Abdullah Gül’ün telkinleriyle DEVA Partisi’ni kurdu. Parti kurulduktan sonra Gül’e dirsek gösterdi. Uzun bir süredir aralarının bozuk olduğu söyleniyor. Babacan, kendisi yıllarca ekonomi yönetiminin başında tutan Erdoğan’a, siyasi hamisi Abdullah Gül’e bile dirsek çevirmiş ki Kılıçdaroğlu’nun hesabı mı olur? Kemal Bey, dert etmeyin, bu bir Ali Babacan klasiğidir.
CHP MEDYASININ TAVRI DEĞİŞTİ
Muhalif medya düne kadar Erdoğan’a ihanet ettikleri için Babacan ve Davutoğlu’nu alkışlıyorlardı. Ne zaman ki Babacan seçimlere tek başlarına gireceklerini açıkladı, hava birden döndü. CHP’ye yakın medyada şimdi Babacan için “Oh gitti, kurtulduk” havası hâkim. Bir de Davutoğlu gitse de bayram etsek diye bekliyorlar. O nedenle Babacan ve Davutoğlu’nun Gezi sürecindeki açıklamalarını yayınlıyorlar. Gezi onların kırmızı çizgisi ya!
BABACAN’A SÖZ MÜ VERDİ?
Bu arada çok güçlü bir değerlendirme olmasa da kayıtlara geçmesi açısından paylaşmak istedim.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde Kılıçdaroğlu’nun DEVA Partisi’nin oylarına ihtiyacı var. Babacan’ın ayrılmasını göze alamaz. Ortak cumhurbaşkanı adaylığı kararını alana kadar Babacan’ı 6’lı masada tutmak istiyor. Siyasetin gereği de bu. İşte şimdi yazacağım seçenek de o zaman gündeme geliyor.
Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanı adaylığında kendisini desteklemesi karşılığında Babacan’a cumhurbaşkanı yardımcılığı sözü mü verdi? Şimdilik on puanlık uzmanlık sorusu değil ama günü gelir lazım olur.
YA OLACAK YA OLACAK
Asıl soruyu sona sakladım. Çünkü çok çarpıcı bir soru olacak. Ama Kılıçdaroğlu’nun adaylığı konusunda bir tespiti paylaşmam lazım. Kemal Bey’e yakın olan kiminle konuşsam aynı şeyi söylüyor. Kılıçdaroğlu’nun her geçen gün cumhurbaşkanı adaylığına daha çok yaklaştığını ifade ediyorlar. “Ya bana katılın ya şimdi, şu anda yolumdan çekilin!” çıkışını içeriye ve dışarıya karşı bir meydan okuma olarak değerlendiriyorlar. Harici ve dahili bedbahtlara bir mesaj olarak görüyorlar. Kılıçdaroğlu, ya aday olacak ya da aday olacak diye konuşuyorlar.
KILIÇDAROĞLU NEDEN ISRARLI?
1) Kılıçdaroğlu ortak aday olarak gösterildiği takdirde seçilebileceğine inanıyor.
2) Cumhurbaşkanı adayı olma fırsatı eline geçtiğinde iki kez başkalarına kullandı. Birinde Ekmeleddin İhsanoğlu’nu, diğerinde Muharrem İnce’yi aday gösterdi. Bu kez aday olmazsa, bunun çekindiği bir şey mi var derler.
3) Özal öldüğünde Demirel, İsmet Sezgin’le birlikte Aydın’da bir açılışa gidiyordu. Demirel, “İsmet ne yapalım?” diye sorduğunda Sezgin, “Efendim siz icranın içinden geldiniz. Yol, su, elektrik getirdiniz. Siz icranın içinde olmaya devam etmelisiniz” deyince Demirel, “Bu iş iki defa bizim önümüze geldi. Birinde Cevdet Sunay’ı, diğerinde Fahri Korutürk’ü yaptık. Bu kez de aday olmazsak millet bu Demirel’in çekindiği bir şey mi var demez mi?” demişti. Kemal Bey’inki o hesap.
4) CHP’nin cumhurbaşkanı adayı kazanamasa da Erdoğan’ın karşısındaki en yüksek oyu alıyor. Sonra dönüp geliyor CHP Genel Başkanlığı’nı istiyor. Kemal Bey, bir kez daha aynı filmi seyretmek istemiyor.
BİR İHTİMAL DAHA VAR
Başından beri kiminle konuşsam bir noktaya gelince orada duruyorlar. O da Kılıçdaroğlu isterse cumhurbaşkanı adayı olur. Buna kimse engel olamaz. Peki aday olmama ihtimali var mı? Aday olmayacaksa bunun kararını da ancak Kemal Bey verir. Son aşamada seçilecek bir aday çıkarmak için ben feragat ediyorum diyebilir. Bu ihtimal yüzde kaç? Her geçen gün bu ihtimal zayıflıyor. Ama bir ihtiyat payı bırakılıyor. Bence de o ihtimal her zaman geçerli. Hatta güçlü bir ihtimal. Çünkü eğer Kılıçdaroğlu’nun seçilemeyeceği anlaşılırsa hangi güçlerin devreye gireceğini o zaman görürüz. Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, “Cumhurbaşkanı adayı, sadece bilgi ve başarıyla olmuyor. Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı, uluslararası karar vericilerin işaret edeceği bir isim olacak” demişti. Cumhurbaşkanı adaylığı Kılıçdaroğlu’nun kişisel hırslarına bırakılmayacak kadar ciddi bir iş.
İMAMOĞLU VE YAVAŞ OLUR MU?
Kılıçdaroğlu aday olmazsa kimin aday olacağını belirler deniliyor. Bu durumda İmamoğlu ve Yavaş’ı aday gösterir mi? En çok kararlı olduğu bir nokta varsa o da İmamoğlu ve Yavaş’ı cumhurbaşkanı adayı göstermemek. Seçimlere giderken İstanbul ve Ankara’yı AK Parti’ye teslim etmek istemiyor.
MERAL AKŞENER NE YAPAR?
Yüz puanlık uzmanlık
sorusuna geldi sıra. Ali Babacan’ın kararından sonra ittifakın geleceğinin üzerinde karabulutlar dolaşmaya başladı. Bir de 6’lı masadan ortak cumhurbaşkanı adayı çıkmazsa ne olur? Tabii ki çok adaylı bir seçime gidilir. Burada önemli olan Meral Akşener’in tavrı. Akşener, başbakanlığa talip olduğunu açıklamıştı. Ama “Benim sözüm tek aday için
geçerliydi. Şimdi yeni bir durum oluştu, ben cumhurbaşkanı adayıyım” der mi?
ORTAK ADAY OLURSA
Akşener, sözünün arkasında. Cumhurbaşkanlığına aday olmamakta kararlı görünüyor. Ancak bir şekilde olur. O da Kılıçdaroğlu, “Biz diğer liderlerle de görüştük, sizi aday gösterme kararı aldık. Çünkü ancak siz seçiliyorsunuz” derse o zaman düşünür. Yani ortak aday gösterildiği takdirde Akşener aday olur. Aksi bir durumda masayı devirip kendi aday olmaz deniliyor.
Henüz seçim sürecine girilmedi. Cumhurbaşkanı adaylığının belirleneceği masa kurulmadı. Belirsizlik giderilemedi. Ama Kılıçdaroğlu, İmamoğlu ve Yavaş’ın karşılıklı hamleleri sürüyor.
Demirel, “Cumhurbaşkanlığı hiçbir faninin elinin tersiyle iteceği bir makam değildir” demişti.
Nokta...
Paylaş