Paylaş
SAVAŞ SUÇLARI MAHKEMESİ
İkinci Dünya Savaşı’dan sonra kurulan “Nürnberg Mahkemesi” bunun en meşhuru. ABD, İngiltere ve Rusya tarafından Almanya’ya karşı açıldı. Yahudilere karşı işlediği soykırım başta olmak üzere çeşitli suçlardan dolayı Hitler dönemi yöneticileri ve Almanya ağır şekilde cezalandırıldı. Bosna’daki soykırım nedeniyle dönemin Sırp komutanları ve son olarak Ukrayna savaşı nedeniyle Rusya Devlet Başkanı Putin savaş suçlusu ilan edildi.
HANGİ SUÇLAR SAVAŞ SUÇU
İnsanlığa karşı suçlar, soykırım suçu, savaş suçu sayılıyor. Kanıtlarını sunmak şartıyla devletlerin, Birleşmiş Milletler’in ve STK’ların başvurusu üzerine Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde savaş suçlarıyla ilgili dava açılabiliyor.
KANIT İSRAİL’DEN
İsrail’in, Gazze’de savaş suçu işlediği tartışılmaz bir gerçek. Üç bini aşkın çocuk öldürüldü. Aralarında savunmasız kadınların bulunduğu siviller katledildi. Yerleşim yerleri sürekli olarak bombalanıyor. Savaş suçlarının başında yer alan hastane, okul, mülteci kampı, cami ve kilise bombalandı. Saldırılarda yasaklanmış olan fosfor bombası kullanıldı. Bunlar savaş suçu.
TÜRKİYE NASIL MÜRACAAT EDECEK?
Benim burada üzerinde durmak istediğim nokta; Türkiye, bunu nasıl yapacak? Öncelikle siyasi duruş olarak Türkiye’nin bu tavrı çok önemli.
Biz, Uluslararası Ceza Mahkemesi’ni kuran Roma statüsüne taraf olmadığımız için doğrudan devlet olarak başvuru yapılamıyor. Ama hem hükümet hem STK’lar, Uluslararası Ceza Mahkemesi Savcılığı’na ihbarda bulunabiliyor. Edindiğim izlenim bu prosedürün işletileceği yönünde. Bunun için kanıtların toplanması gerekiyor. İsrail çok pervasız olduğu için her katliamı bir kanıt niteliğinde. İşte size İsrail’in öldürdüğü çocuklar. Bundan daha büyük bir kanıt olur mu?
ABD, İSRAİL ASKERİNE GÜVENMEDİ
İsrail, Gazze’ye savaş ilan ettiğinde ABD’den, ”Postal koymayacağız” açıklaması gelmişti. Ancak görünen o ki bırakın postal koymayı, ABD, savaşın yönetimini üstlendi.
Gönderdiği iki uçak gemisi, onlara eşlik eden savaş gemileri, binlerce tonluk füzeler, demir kubbeyi takviye için gönderilen hava savunma sistemleri, İsrail’e destek için ayrılan 14.5 milyar dolar yetmediği gibi bir de Felluce’de görev yapmış olan Glynn’i gönderdi. Böylece asıl sorun İsrail değil Amerika tezi kanıtlanmış oldu. Çünkü İsrail savaşı bırakacak olsa bile, ABD savaşı devam ettirecek. Artık bu savaş, İsrail’in Gazze savaşı olmaktan çıktı, ABD’nin savaşına dönüştü.
SAVAŞA EL KOYDU
ABD’nin, İsrail ordusunun yönetimini üstlenmesinin çok önemli bir nedeni var. ABD’nin, İsrail ordusunun bu haliyle Gazze’de Hamas’a karşı bir kara savaşında başarısız olacağı sonucuna vardığı söyleniyor. İsrail ordusunun disiplinsizliği, Netanyahu ile İsrail ordusu arasındaki rekabet, İsrail askerlerinin meskun mahal savaşında yetersiz oluşu ABD’yi böyle bir karar almaya itmiş.
BİDEN UYARMIŞ
Biden, İsrai’e giderken,”Zor sorularım olacak” demişti. Tel Aviv’de, ABD ile İsrail ortak savaş kabinesi toplamışlardı. Biden’ın katıldığı toplantıda İsrail ordusunun kara savaşını icra planlarının yetersiz olduğu, askerlerin donanımsız bulunduğu ve çıkış stratejisinin olmaması nedeniyle Biden’ın, ”Bu şekilde kara savaşına girerseniz başarısız olursunuz” dediği ifade ediliyor. ABD, Gazze savaşının İsrail’e bırakılmayacak kadar ciddi bir iş olduğu sonucuna vardı ve İsrail ordusunun yönetimini üstlendi.
KOMUTAN ATADI
Felluce’de 6 bin sivili katleden general Glynn, ipleri eline geçirdi. Glynn’in parmak izleri hemen hissedildi. İsrail’in savaş planları değişti. İsrail, yoğun bombardımanın ardından zaman geçirmeden kara savaşını başlatmayı planlıyordu. Bu plan çöpe atıldı. Şimdi savaşın üç aşama olarak icra edileceği anlaşılıyor.
PLAN DEĞİŞTİ
Birinci aşama-yoğun hava bombardımanı.
Bu kesintisiz olarak devam edecek. Gazze’ye şimdiye kadar atılan bomba İkinci Dünya Savaşı’nda kullanılan atom bombasının bir buçuk katına ulaştı.
8 bini aşkın insan katledildi. Günde 400 kişi, her saat başı 15 kişi hayatını kaybediyor. Her 4 dakikada bir insan öldürülüyor.
İKİNCİ AŞAMAYA GEÇİLDİ
İkinci aşama-İsrail yoğun hava bombardımanından sonra kara harekâtını başlatacaktı. Amerikalı komutan bunu değiştirdi. Yoğun bombardımanın ardından karadan Gazze’ye giren İsrail askerleri tarafından “Hücre operasyonları” gerçekleştiriliyor. Netanyahu bunu ikinci aşama olarak ilan etti. Amacın Hamas’ın askeri kapasitesini ortadan kaldırmak olduğu söyleniyor. Bu satırları yazarken İsrail askerleri ile El Kassam Tugayları arasında Gazze şeridinin kuzeyindeki Beyt Lahya’da şiddetli çatışmalar yaşanıyordu. Beyt Hanun ve Bureij’e benzer bir harekât düzenlendi. ABD desteğine rağmen İsrail kayıplar vererek çekilmek zorunda kaldı
KARA SAVAŞI NE ZAMAN
Üçüncü aşama- Kara savaşı
ABD kara harekâtı öncesinde 1 milyonu aşkın Gazzeli’nin Mısır ve Ürdün’e gönderilmesini istedi. Amaç Gazze’nin kuzeyine tampon bölge kurmaktı. Gazzeliler’den boşalan yerlere İsrailli işgalcileri yerleştireceklerdi. Ürdün ve Mısır Devlet Başkanları direnince bu plan suya düştü. Şimdi kapsamlı bir kara harekâtı ile Gazze’nin bir bölümünü insansızlaştırmayı ve oraya yerleşmeyi planlıyorlar. Bunun için Hamas’ın elindeki esirleri kurtarmaya çalışıyorlar. Esirler kurtarıldıktan sonra kara harekâtının düğmesine basılacak.
TEMEL KARAMOLLAOĞLU ERBAKAN’A KARŞI
Biraz geç oldu ama Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nu çözdüm.
Temel Karamoğlaoğlu, Erbakan’ın davam dediği, desteklediği, ömrünü uğruna verdiği ne varsa ona karşı. Temel Karamollaoğlu sadece muhalif olduğu için Erdoğan’a karşı değil, aynı zamanda Erbakan’ın davasına da karşı.
ERBAKAN, “AYASOFYA” DERDİ
Erbakan “Ayasofya açılacak” der, başka bir şey demezdi. Ayasofya mitingleri düzenler, “Ayasofya’ya vurulan zincirler kırılacak” derdi. Erbakan’ın hayallerini Cumhurbaşkanı Erdoğan gerçekleştirdi. Ayasofya’nın cami olarak açılmasını sağladı.
AYASOFYA’DA KÖTÜ SINAV VERDİ
Ayasofya’nın açılmasını en çok Temel Karamollaoğlu’nun desteklemesi beklenirdi. Ama Temel Karamollaoğlu,”Ayasofya büyük bir müessese, büyük bir bina, cami olarak kullanılan kısımlarının ötesinde diğer bölümler turistlere de açılır, gelir ziyaret ederler” dedi.
FİLİSTİN ERBAKAN’IN DAVASIYDI
Erbakan’ın davası Filistin davasıydı. İsrail’in Filistinlilere yönelik katliamlarına karşı sesini yükseltirdi. İsrail’in hedefinin Türkiye’nin topraklarının da içinde bulunduğu Arz-ı Mev’ûd olduğunu anlatırdı. Kudüs mitingleri düzenler, Mescid-i Aksa geceleri yapardı.
ERDOĞAN, DÜNYAYA SESLENDİ
İsrail, Gazze’de yaptığı katliama karşı İstanbul’da büyük Filistin mitingi düzenlendi. Milyonlarca insan Gazze’de zulmün durması için haykırdı. İsrail’i protesto mitinglerine, dünyada ilk kez bir devlet başkanı katıldı. Erdoğan’ın konuşması dünyada büyük ses getirdi.
NEDEN RAHATSIZ OLDUN
Ancak yine bundan da Temel Karamollaoğlu rahatsız oldu. “İktidarın Filistin mitingi düzenlemesi şov” dedi. İlahi Temel Karamollaoğlu, İsrail rahatsız oluyor da sen niye rahatsız oldun?
Paylaş