Paylaş
2O23 İÇİN NE DEDİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ilk mesajı 2023 seçimlerine ilişkindi. “Bizim için 2023 bir final değil, büyük ve güçlü Türkiye hedefi için yeni bir milat, yeni bir başlangıç olacaktır” dedi. Ama sadece bunları söylemedi. Konuşmasının ilerleyen bölümlerinde de 2023 seçimlerinin önemine değinen değerlendirmeler yaptı. Erdoğan özellikle son dönemlerde 2023 seçimlerine ilişkin mesajlarının dozunu artırmaya başladı. Peki buna neden gerek duyuyor? Şimdi ona değineceğim.
İLK DEFA YAPTI
Cumhurbaşkanı Erdoğan şimdiye kadar yapmadığı bir şeyi yaptı. 3 Kasım 2002 seçimlerinden bu yana AK Parti’nin girdiği seçimleri tek tek anlamlandırdı. Demirel bunu üzüm salkımı metaforu ile anlatırdı.
2002 seçimleri, güven ve istikrar arayan Türkiye’nin ayak sesleri.
2007 seçimleri, vesayete meydan okuyarak girdiğimiz seçimler demokrasi ve özgürlük haykırışıydı, dedi.
2011 seçimlerini Türkiye’ye çağ atlatma müjdemiz olarak tanımladı.
1 Kasım 2015 seçimleri ile Türkiye’yi yeniden istikrarsızlık batağına sürükleme çabalarını sandığa gömdük, diye değerlendirdi.
“Darbecilere ve onları maşa olarak kullananlara cevabımızı 2018 Haziran seçimleri ile verdik” diye konuştu.
Peki 2023 seçimlerini nereye oturttu? “2023 seçimleri büyük ve güçlü Türkiye hedefimizin kilittaşı olacak” dedi.
BIDEN’İN ADAMLARI
Erdoğan buradan bir yere geldi. Bu tablodan rahatsız olanların varlığına dikkat çekti.
“Bu güçler, içeride kendi senaryolarına uygun rollere talipli siyasetçi, sivil toplum temsilcisi, işinsanı, medya mensubu kılıklı aktörler bulabilmektedir” dedi. Buradaki adres netti. Kılıçdaroğlu’nu ve muhalif medyada son dönemlerde türeyen tipleri kastetti. Ama asıl cümle bu sözlerin arkasından geldi. “Hatırlarsanız bir süre önce bölgemizde en çok sorun yaşadığımız devletlerden birinin başkanı Türkiye’de iktidarı değiştirmek için beraber çalıştıkları çevreler olduğunu söylemişti” dedi.
Bu söz size tanıdık geldi mi? Biden, “Muhalefetle el ele Erdoğan’ı devireceğiz” demişti.
2023’ÜN ANLAMI
Erdoğan, 2023 seçimlerine dönük projenin Washington ayağını ortaya koyduktan sonra, “2023’te bunların yüzlerindeki maskeleri düşürerek defterlerini dürecek ve hepsini de siyaset arşivinin tozlu raflarına havale edeceğiz. Teşkilatlarımıza, milletvekillerimize, belediye başkanlarımıza her fırsatta sürekli sahada olmalarını, milletimizin gönlünü kazanmak için daha çok çalışmalarını tavsiye etmemin sebebi budur” diye konuştu.
İKİ KİLO DOMATES
Erdoğan’ın konuşmalarının satır aralarının iyi okunması gerektiğini söylediğim bölümlerden biri buydu. Erdoğan’ın 2023 seçimlerinin bu yüzüne ilişkin uyarılarına daha çok ihtiyaç var. Eskiler, “tahşidat yapmak” diyordu. 2023 meselesi iki kilo domates meselesi değil, Biden meselesi.
BU MESAJLAR KİME?
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın SADAT konusunda yaptığı açıklamaları haberlerden izleyeceksiniz. Ben SADAT’la ilgili bölümün sonunda verdiği mesaja dikkat çekmek istiyorum.
Kılıçdaroğlu’nun büyük bir gizlilik içinde SADAT’ın kapasına dayanması bizim için sürpriz olmuştu. Ama Erdoğan, “Bu çıkışın suflesinin nereden geldiğini, neyi amaçladığını, niçin şimdi yapıldığını da çok iyi biliyoruz” dedi.
MİT TIR’LARINDAKİ ROLÜ
Kılıçdaroğlu aynı rolü MİT TIR’ları operasyonu sürecinde de oynamıştı. Türkiye’yi uluslararası ceza mahkemesinde yargılatmayı amaçlayan FETÖ’nün MİT TIR’ları operasyonunun siyasi ayağını Kılıçdaroğlu üstlenmişti.
O nedenle Erdoğan, “Cevaben bir kez daha ve tüm kalbimle diyorum ki başaramayacaksınız” derken, acaba kimi kastediyor diye düşünmeden edemedim. Belli ki bu sözün muhatabı Kılıçdaroğlu değildi. Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nu SADAT’ın kapısına gönderen iradeye sesleniyordu.
İKİNCİ ADIM
Erdoğan’dan ikinci hamle geldi. “Darbecilere yaptıramadığınız, terör örgütlerine gördüremediğiniz, sinsi, siyasi ve ekonomik çelmelerle neticeye ulaştıramadığınız işi Bay Kemal gibi bir karikatür tip vasıtasıyla hiç elde edemezsiniz” diye seslendi.
Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti’nin cumhurbaşkanı. Elinde hangi bilgilerin olduğunu bilemiyorum ama boş konuşmadığından eminim. Erdoğan’ın, Kılıçdaroğlu’nun arkasındaki güçlere mesaj verdiği belliydi.
KRİTİK MESAJ
Ama bu mesajın bir de ikinci ayağı vardı.
“Oturun, bizimle birlikte nasıl çalışabileceğinizin hesabını yapın. İnanın sizin için böylesi hem daha kolay hem daha doğrudur” dedi.
Türkiye ile uğraşmak yerine Türkiye ile birlikte çalışmayı düşünün, dedi.
Erdoğan’ı tasfiye etmek için çalışmak yerine Erdoğan’la birlikte çalışmayı kabul edin, mesajını verdi.
Erdoğan’ın mesajının adresi belliydi.
Bakalım Erdoğan’ın mesajı anlaşılabilecek mi? Bunu önümüzdeki günlerdeki uygulamalar gösterecek.
NATO FORMÜLÜ
Finlandiya ve İsveç’in NATO’ya girmesine kırmızı kart gösterdik. İtirazımızın temelinde bu iki ülkenin PKK ve FETÖ’ye verdiği destek yatıyor. Ama kapılarımızı tamamen kapatmış değiliz. Erdoğan, AK Parti Grubu’ndaki konuşmasında bu konuda bir formül sundu. Erdoğan, güney sınırlarımızda 30 kilometre derinlikte bir güvenlik hattı oluşturduğumuzu anlattı.
“Sınırlarımız boyunca oluşturmayı planladığımız güvenlik bölgelerinin önemli bir kısmını zaten tamamladık. Kalan kısımlarıyla ilgili çalışmalarımızı da en kısa sürede hayata geçirmekte kararlıyız. Özellikle bölgedeki muhataplarımızla gereken mutabakatları sağlayıp inşallah en kısa sürede arada kalan bölgeleri güvenli hale getirmeye çalışıyoruz. Buradan hem bölgede etki sahibi ve güç bulunduran ülkelere hem de NATO’daki müttefiklerimize sesleniyorum; gelin Türkiye’nin bu meşru, haklı, insani, ahlaki harekâtlarına destek verin, en azından ayağımıza çelme takmaya çalışmayın” dedi.
Finlandiya ve İsveç sorunun aşılmasını istiyorsa NATO bu noktada Türkiye’nin taleplerini karşılayabilir.
Neden olmasın?
Paylaş