Annesine soruldu... Narin’i, Salim’le ilişkinizi gördüğü için mi öldürdünüz?

Narin kaybolduktan ve daha sonra cansız bedeni bulunduktan sonra gözler iki kişiye odaklandı. Biri Narin’i öldürdüğü iddia edilen amcası Salim, diğeri ise annesi Yüksel.

Haberin Devamı

Neden annesi Yüksel? Çünkü anne ilk sorgusunda çocuğunun başındaki yeşil örtüyü tanımamış ve üzerindeki kıyafetini tarif edememişti. Ama daha da önemlisi bir iddia vardı. Anne ile amca Salim arasında ilişki olduğu ve Narin’in uygunsuz bir olaya tanıklık ettiği için öldürüldüğü iddiası. Öyle ki sorgusunda amca Salim’e, “Narin senin kızın mı?” diye sorulmuştu. O da “Yok öyle bir şey” karşılığını vermişti.

Ama bu sürede anne hiç konuşmadı. Anne Yüksel Güran’ın savcılıkta verdiği ifade o nedenle önemliydi. Anne, Narin’in kaybolduğu ve daha sonra öldürüldüğü ortaya çıkan o günü bütün teferruatıyla hatırlıyor. İfadesinde en ince ayrıntısına kadar anlatıyor. Ama her nedense Narin eve gelmediği halde ancak akşam saatlerinde aramaya çıkıyor. Ayrıca Narin’in üzerine giydiği kıyafetleri de tam olarak tarif edemiyor.

Haberin Devamı

NARİN EVDEN ÇIKIYOR

Anne Yüksel, kızı Narin’in evden çıkışını ifadesinde şöyle anlatıyor;

“Saat 13.00’tü sofra üzerinde yemek yiyorduk. Sonra sofrayı topladım. Kızım Narin toz alıyordu. Ben koltukta uzanıyordum. Narin bana ben Kuran kursuna geç kaldım dedi. Saatin kaç olduğunu bilmiyorum. Ben ‘Kızım hava sıcaktır gitme’ dedim. O da çok ısrar etti ve bana  ‘Saat 16.00’ya kadar kurs var gitmek istiyorum sonra Hüseyin amcamın evine gideceğim’ dedi. Bana ‘Onları çok özledim’ dedi. Çok ısrar etti. Gitmek için ısrarlı bir şekilde çığlıklar atıyordu. Narin yaz boyunca evden çıkmamıştı. Ben hatta kızıma, ‘Kızım bacakların çıplak bu haliyle insan Kuran kursuna gider mi’ dedim. Üzerine siyah şort ve tişört giymişti. Sonra Muhammed geldi. Bu sırada Narin dışarı çıkmıştı. Narin’in dışarı çıktığını görmedim. Bu nedenle dışarı çıktığında ne giydiğini görmedim”

AHIRIN PENCERESİNİ KAPATTIK

Narin’in, ahırda ve uygunsuz bir ilişkiye tanık olduğu için öldürüldüğü üzerinde duruluyor. Annesi ise evin damına çıktığını belirttikten sonra ifadesinde ahırla ilgili olarak şunları anlatıyor:

“Ahırdan 20-30 metre uzakta Enes, Ufuk, ismini İsa ya da Yusuf olarak bildiğim çocuklarla beraber oturuyorlardı. Saatin kaç olduğunu hatırlamıyorum. Ancak hava kararmaya başlamıştı. Enes’e seslenip, ‘Oğlum bana yardım et’ dedim. Oğlum Enes’in yardımıyla ahırın penceresini kapattık. Pencere yüksektir.”

Haberin Devamı

AKŞAMA KADAR NARİN’İ ARAMAMIŞ

Akşama kadar akrabaları ile yaptığı görüşmeleri anlatan Narin’in annesi, Narin’in saat 16.00’da Kuran kursundan çıkacağını söylemesine rağmen ancak akşam yemeğinin yenileceği ve artık havanın kararmasına yakın bir zamanda Narin’in nerede olduğu aklına geliyor.

Muhammed’e ‘Git kardeşin Narin’i de yemeğe çağır’ dedim. Ben mutfağa girene kadar Muhammed eve döndü ve ‘Narin orada değil’ dedi. Ben dışarı fırlayarak ‘Enes sen camiye bak’ dedim ve ben de tepeye çıktım. Ben tepeden Maşallah’ı çağırdım. Kurstan sonra orada olabileceğini düşünerek oraya gittim. Narin’i sordum. Maşallah bana, Narin’in orada olmadığını söyledi. Süheyla da oradaydı. Süheyla’ya da ‘Narin sizde değil mi’ diye sordum. Çünkü İbrahim Halil Güran’ın da küçük kızı vardı. Belki oradadır diye düşündük. Süheyla da bana ‘Narin ya Hediyegile ya da Yasemingile gitmiştir’ dedi. Sonra Hediye’yi aradım. ‘Narin orada değil mi’ diye sordum. O da ‘Yok burada değil’ dedi. Sonra Hediye’nin kızı Ecrin’i Yasemin’in evine sormaya gönderdim. İki dakika geçmeden tekrar Hediye’yi arayıp Narin’in Yasemin’in evinde olup olmadığını tekrar sordum. Bana ‘Orada değil’ dediler. Enes de bu sırada caminin orada Narin’i arıyordu. Saliha’yı da arayıp Narin’i sordum. Dedim belki halasının evine gitmiştir. Gittik halası Azize Kaya’nın kapısını çaldık. Narin’i sorduk ve orada da değil dediler. Hemen camiye gittik. Cami inşaattır. Belki bir yere düşmüştür diye oraya gittik. Caminin kapısına gidip feryat edip Narin burada mı diye sordum. Sonra eve gittiğimde bütün köy toplandı. Hava kararmıştı. Narin’i bulamadık. Ağlayıp çocuklarımla aşağıya inip çeşmeye koşmaya başladık. Ancak bulamadık.”

Haberin Devamı

SALİM’LE İLİŞKİSİ SORULDU

Sorgusu
sırasında anne Yüksel Güran’a Narin’in amcası ile ilişkisi de soruldu.

O bölümü aynen aktarıyorum.

* Olay günü 15.15 civarında Salim’le bir arada mıydınız?

Hayır değildim. Salim’i sadece dinamoyu çalıştırmaya gittiğimde Hacı Hüseyin’in evin önünde olduğunu gördüm. Kendisi ile bir araya gelmedik.

* Narin, sizin evinize patikayı çıkıp yukarıya geldiğinde sizle Salim’in ilişkisine denk gelmesi nedeniyle mi öldürdünüz?

Ben kesinlikle Narin’i görmedim. Benim bu adamla herhangi bir ilişkim olamaz.

* Eylemi siz gerçekleştirmediyseniz kimin gerçekleştirdiğini düşünüyorsunuz?

Benim şüphelendiğim kimse yoktur. Kocamın da husumetlisi olup olmadığını bilmiyorum.

Haberin Devamı

* Nevzat’ın ifadesinde sizin ahırınızın olduğu kısımdan Salim’in kendisine doğru “Nevzat hazırlan seninle işimiz var” diye bağırdığını beyan ettiği, sizin evin konumunun Nevzat’ın bulunduğu yere daha yakın olması da değerlendirildiğinde Salim’in bu seslenmesini duyup duymadığınızı söyleyin.

Ben kesinlikle böyle bir seslenme duymadım.

NARİN EVE GELDİ Mİ?

Savcılıktaki sorgusunda Narin’in annesine Narin’in Kuran kursundan çıktıktan sonra eve gelip gelmediği soruluyor. “Narin’in 15.15’te kurstan gelerek patika yola girmekte ve evinizin olduğu  tepeye çıktıktan sonra dönüp arkadaşlarına el salladığı dosya kapsamında sabit olmasına karşın Narin’in eve gelmediğini beyan ettiniz” deniliyor. Narin’in annesi ise bu soruya şu yanıtı veriyor, “Bahsettiğiniz saatlerde eltim Hediye’nin bizde olduğunu hatırlıyorum. O geldiğinde biz yatıp uyuyorduk.”

Haberin Devamı

* Kolluktaki ifadenizde Hediye’nin saat 16.00 sıralarında eve  geldiğini beyan etmenize rağmen  şuan ki ifadenizde 15.15’te beraber oturduğunuzu söylemektesiniz. Çelişkiyi gideriniz?

Ben saate bakmadığımdan saatleri hatalı söylemiş olabilirim.

SALİM’LE GÖNÜL İLİŞKİSİ VAR MIYDI?

Narin’
in annesine evlenmeden önce Salim’le herhangi bir gönül ilişkisi olup olmadığı da soruldu.

Narin’in annesinin verdiği yanıt şöyle: “Biz Arif’le nişanlanmadan önce Salim ile Melek nişanlandı. Salim nişanlandıktan sonra Arif askere gitti. Arif acemi birliğinden döndükten sonra biz Arif ile nişanlandık. Benim mutlu bir ailem vardır” 

SALİM’İN ARACININ ÖN KOLTUĞUNA BİNMEDİ

Narin’in DNA’sı amcası Salim’in aracının ön koltuğunda çıkmıştı. Narin’in cesedini Salim’den aldığını söyleyen itirafçı Nevzat Bahtiyar da cesedin bir battaniye ile sarılı olarak aracın ön koltuğundan alıp kendisine verdiğini anlatmıştı. Annesi Yüksel Güran ise ifadesinde Narin’in, Salim’in aracının ön koltuğuna hiç binmediğini, arka koltuğa oturduğunu söyledi. “Biz ailecek hiçbir zaman Salim’in aracına binmedik. Narin kızım da kesinlikle binmedi. 14.7.2024 tarihinde Berat’ın nişan merasim günü eşim Arif, Mersin ilinde olması nedeniyle Salim’in aracına Narin, Eren, Damla, Hediye, Miran bindiler. Aracı Devran sürmekteydi. Benim kızım Narin aracın arka koltuğuna bindi. Aracın ön yolcu koltuğunda Fırat’ın karısı Hediye oturmaktaydı. Ben bu araca binmedim. Narin de bunun dışında hiç bu araca binmedi.”

EŞİNE KIZINI SÖYLEMEMİŞ

Narin’
in annesi o sırada Batman’da olan eşine Narin’in kayıp olduğunu söylemediğini, köyden arayan birilerinin haber vermesi üzerine eşinin kendisini arayıp Narin’in kaybolduğunu duyduğunu anlatıyor. ‘Eşinize neden haber vermediniz’ diye sorulduğunda ise eşinin yolda olduğunu heyecanlanıp, trafik kazası yapmasından korktuğu için söylemediğini söylüyor.

KIRMIZI BATTANİYE

Narin’in sarılı olduğu battaniye ise şu ana kadar ortaya çıkmadı. Narin’in annesine, “Salim’e veya herhangi birine battaniye verdiniz mi?” diye soruluyor. Narin’in annesi ise “Kimseye herhangi bir battaniye vermedim” diye karşılık veriyor.

NARİN’İN TERLİKLERİ

Narin’in amcası Salim gözaltına alındığında köyden yapılan asılsız ihbarlardan birini de Narin’in ayağındaki terlikler oluşturuyordu. Narin’i suya gömen Nevzat Bahtiyar, terliklerinin torbada olduğunu söylemişti.

Annesine Narin’in kaç terliği olduğu soruluyor. Yüksel Güran, “Biri ayağında diğeri de eskisi evde olmak üzere iki adet terliği vardır. Evdeki terliğin rengi pembedir. Terliğinin önünde ne olduğunu hatırlamıyorum. Terliği halen evdedir” diye yanıt veriyor.

Narin’in annesine o gün Narin’in üzerindeki kıyafetler de soruluyor. “Şortu da tişörtü de siyahtı. Tişörtünün ön kısmı parlaktı” diye açıklama yapıyor.

Narin’in annesinin ifadesi böyle. Siz ikna oldunuz mu bilmem ama arada çok büyük boşluklar ve çelişkiler var. Ben ikna olmadım.

Yazarın Tüm Yazıları