Paylaş
Areda-Survey, halkımızın nabzını tutmak için 25-29 Ağustos tarihleri arasında 2 bin 562 kişi üzerinde bir araştırma yapmış.
CHP GENEL BAŞKANI OLUR MU
“Kılıçdaroğlu’nun istemediği bir aday CHP Genel Başkanlığı’na gelebilir mi?” sorusuna ankete katılanların yüzde 66.3’ü hayır, yüzde 33.7’si ise evet yanıtını vermiş.
CHP’lilerin ise yüzde 54.1’i hayır derken evet diyenlerin oranı yüzde 45.9 çıkmış.
MUHALEFETTE İTTİFAK OLUR MU
Millet İttifakı seçimlerde umduğunu bulamadı. Seçimden sonra ise 6’lı Masa ortakları arasında kıran kırana bir kavga yaşanıyor. Peki muhalefet yerel seçimlere ittifak halinde girebilecek mi?
Areda-Survey’nin bu sorusuna ankete katılanların yüzde 93.1’i hayır derken evet diyenlerin oranı yüzde 16.9 çıkıyor.
Muhalefet ittifak yapamaz diyenlerin oranı CHP’de yüzde 70.3. İYİ Partililerin yüzde 82.8’i ittifak olmaz yanıtını veriyor. İYİ Parti seçmeninin 6’lı Masa ile gönül bağları kopmuş.
İYİ PARTİ ANA MUHALEFET OLUR MU
İYİ Parti’yi doğrudan ilgilendiren bir sonuç var. “İYİ Parti yeni söylemleriyle ana muhalefet konumuna gelebilir mi?” sorusuna ankete katılanların yüzde 17.3’ü evet yanıtını verirken, hayır diyenlerin oranı yüzde 82.7 çıkıyor.
MUHALEFET BAŞARILI MI
Peki seçmenler muhalefeti başarılı buluyor mu? Ankete katılanların sadece yüzde 17.3’ü muhalefeti başarılı buluyor. Muhalefet başarısız diyenler ise yüzde 82.7 gibi ezici bir çoğunlukla başarısız bulduğunu belirtiyor.
SİYASETTE YENİ BİR TABLO OLUŞUYOR
Meral Akşener, seçimlerden sonra üç açıklama yaptı. Onlar bir anlamda yeni dönemin işaret taşlarıydı.
Akşener, 24 Haziran’da İYİ Parti kongresinde, “Cumhuriyet Halk Partisi’nden 15 milletvekili istedik. Hayatımın en büyük pişmanlığıdır. Bu bize kuyruk siyasetine mal oldu” dedi.
Akşener, 26 Ağustos’ta Afyon’da, “Gelin tüm siyasi partiler her birimiz ayrı ayrı seçimlere girelim” diyerek liderlere çağrı yaptı.
İYİ Parti lideri, gazeteci Fatih Altaylı’ya yaptığı açıklama ile bunu bir adım ileriye taşıdı. “CHP’nin İstanbul ve Ankara’yı kaybetmesini bile göze alıyoruz” dedi.
Akşener adım adım CHP’den uzaklaşıyor. İYİ Parti’nin seçimlere tek başına girme ihtimali güçleniyor. Eğer Akşener sözlerinin arkasında durursa yerel seçimlere giderken yeni bir denge ortaya çıkar.
İYİ PARTİSİZ KAZANAMAZ
Normalde Akşener’in CHP ile ittifaktan uzaklaşması ve son olarak İstanbul ve Ankara’nın bile kaybedilmesini göze aldıklarını açıklamasının CHP’de bomba etkisi yapması bekleniyordu. Çünkü İYİ Parti olmazsa CHP’nin İstanbul ve Ankara’yı kazanması mümkün değil.
Akşener’in bu çıkışı CHP’de rahatsızlığa neden oldu ama öyle bir panik havası yaşanmadı. Neden? Çünkü Akşener’in önce böyle iddialı çıkışlar yapıp sonra tam tersini yaptığını çok iyi biliyorlar. Akşener şimdi böyle der sonra iş ittifaklara gelince Ankara ve İstanbul için masaya oturur diye düşünüyorlar.
AKŞENER’İN RAKİBİ AKŞENER
O nedenle diyorum ki Akşener’in rakibi Akşener. Çok iddialı çıkış yapıp sonunda tam tersini gerçekleştirdiği için Akşener’e bir güven sorunu oluştu. Sadece seçim sürecinde çizdiği zikzaklar dahi bunu anlatmaya yeter. Hani yarışmalarda yarışmacıya sorarlar ya, “Son kararın mı?” diye. Akşener’e de sormak gerekiyor. Buna rağmen ben önyargılı yaklaşmıyorum. Akşener’e zaman tanınması gerektiğini düşünüyorum.
YENİ TABLO OLUŞUR
Eğer Akşener sözlerinin arkasında durursa siyasette yeni bir tablo ortaya çıkar. Yerel seçimlerle birlikte Türk siyaseti ve İYİ Parti yeni geleceğe doğru yelken açar. Sadece yerel seçimlerin değil, 2028 Cumhurbaşkanlığı seçiminin kaderini etkileyecek bir denge ortaya çıkar. İYİ Parti de CHP gölgesinden çıkıp HDP ve Kandil parantezinden kurtulup kendine yeni bir rota tayin eder.
NOTER TASDİKLİ
Ama Akşener bir kez daha sözlerinden çark ederse inandırıcılığını tamamen kaybeder. Akşener’in ipiyle kuyuya inilmez sözü gerçeğe dönüşür. O nedenle ben siyasi partilere Akşener’in son açıklamasını notere götürüp tasdik ettirmelerini öneriyorum. Yarın çark ederse önüne koyarlar.
KILIÇDAROĞLU’NA DANIŞMAN OLMA KILAVUZU
KILIÇDAROĞLU’na danışman olmanın bir kılavuzu var. Bu kılavuzda yazılanları takip ettiğiniz zaman Kılıçdaroğlu’na danışman oluyor, CHP Genel Merkezi’nde bir odaya yerleşiyorsunuz.
1- Sosyal medya hesabınızdan Kılıçdaroğlu’nu eleştiren paylaşımlar yapmanız gerekiyor. Ama eleştirmeniz danışman olmanıza yetmez. Hakaret edeceksiniz. Kim daha ağır hakaret ederse o danışmanlık yarışında öne geçmiş demektir.
2- CHP’ye karşı olacaksınız ama bu danışman olmanız için yetmez. CHP’nin gelmişine, geçmişine hakaret yağdıracaksınız. Öyle ki tek parti faşizminden girip din düşmanlığından çıkacaksınız.
3- Kılıçdaroğlu’na danışman olmaya iyice yaklaştınız. Ama bir şeyi daha yapmanız gerekiyor. Kılıçdaroğlu’na yakın bir isme ulaşmanız gerekiyor. Ona kendinizi eski AK Partili olarak takdim edeceksiniz. Kürtlerin, muhafazakârların, dindarların kanaat önderi olduğunuza ikna edeceksiniz.
4- Kılıçdaroğlu’nu ikna etmeniz gerekmez. Hatta Kılıçdaroğlu’nun sizi görmesi ya da tanımasına da gerek yoktur. O sizi tanımadan da danışman olarak atayabilir.
5- Türk bayrağı ile sorununuzun olması lazım. CHP Genel Merkezi’nden röportaj verecekseniz mutlaka Türk bayrağını kaldırtın.
6- Artık danışman olmanız için son bir adım kalmıştır. Diğer rakiplerinizin önüne geçmek için Atatürk’e hakaret edin. Anıtkabirli paylaşım yapanlara saldırın. Laikliğe karşı savaş açın.
7- Bunu da yaptığınız zaman size CHP antetli bir kâğıtla danışman ya da başdanışman olarak atandığınıza dair bir yazı gelecek. Böylece siz Kılıçdaroğlu’nun danışmanı olarak CHP Genel Merkezi’ne yerleşebilirsiniz.
Paylaş