AKŞENER DAMGASI

Sağlı sollu park etmiş araçların üzerinde Meral Akşener’in, Koray Aydın’ın posterleri yer alıyor. Bir müddet gittikten sonra trafik tıkanıyor. Araçlardan inip yürümeye başlıyoruz. Tepemizde yakıcı bir güneş var. İlk başlarda bayrak açıp slogan atmaya çalışan ülkücülerin nefesi tükenmeye başlıyor. Partililer, “Ülkücünün yolu çile dolu” diye söyleniyor. Köfte kokularının arasından ilerliyoruz. Oruç tutanlar suyu başlarından aşağı döküp yüzlerini yıkıyor. Diğerleri ise harareti bastırmak için su içiyor. İki arama noktasından geçiyoruz. Otele ulaşınca bu kez, ‘Barkotlu kart’ alma macerası başlıyor. Basınla delegeleri aynı standa vermişler. Kargaşa arasında kartımızı alıp son arama noktasını da aşıp, salona giriyoruz.

KARGAŞANIN ORTASINDAN HALUK KIRCI ÇIKIYOR

İlk gelen Ümit Özdağ oluyor. Onu Sinan Oğan takip ediyor. Meral Akşener ile Koray Aydın eşzamanlı olarak giriyorlar. En önde ve yan yana oturuyorlar. İlk başlarda gergin ve huzursuz bir halleri var. ‘Ortak divan’ başkanı çıkarma konusunda anlaşmaya varamamışlar. Salonda Mustafa Yldızdoğan’ın ‘Şehitler ölmez’ parçası çalıyor. Meral Akşener ilgi odağı. Delegeler Akşener’le ‘ülkücü selfie’si çektiriyor. Delegelerin giriş yaptığı bölüme yöneliyorum. Bir itiş-kakış yaşanıyor. Kargaşanın ortasından Haluk Kırcı çıkıyor. Kırcı’nın yanındakiler bir süre polisle tartıştıktan sonra onu protokolün olduğu bölümden salona alıyor. Saatler ilerledikçe delegelerin sayısı artmaya başlıyor.

Saat 11.49’u gösterirken salt çoğunluğun toplandığına dair ilk haber geliyor. O andan itibaren salondaki gergin hava yerini neşeye bırakıyor. Genel başkan adayları rahatlıyor. Az sonra bu kez moral bozucu bir haber geliyor. Noter tasdikli imza sayısının 495 olduğu söyleniyor. Salonda yeniden gergin bir hava oluşuyor. Saat 12.11’de çağrı heyeti sözcüsü kürsüye çıkınca nefesler tutuluyor. Çağrı heyeti 752 sayısına ulaşılıp salt çoğunluğun sağlandığını açıklayınca bu kez salondan, “Başbakan Meral” sloganları yükseliyor. Onu küçük bir topluluğun attığı, “Başbakan Koray” sloganları izliyor. İki grup arasında hafif bir gerginlik yaşanıyor.

DEĞİŞİKLİKLERDEN DİĞER ADAYLARIN HABERİ OLMADI

Sıra ‘divan başkanlığı’na geliyor. İki aday çıkarınca salon karışıyor. Bu kez delegelerin olduğu bölümden, “Tek aday” sloganları yükseliyor. Bir süre sonra sloganlar tempoya dönüşüyor. Delege ısrarlı. Adaylar bu çağrıya kayıtsız kalamıyor, tek aday üzerinde uzlaşma sağlanıyor. Meral Akşener’in adayı Müsavat Dervişoğlu, divan başkanı seçiliyor.

O ana kadar kaplumbağa hızıyla ilerleyen çalışmalar birden hızlanıyor. Seçimli kurultay dahil olmak üzere tüzükte 14 değişiklik yapılıyor. Meral Akşener, Bahçeli’nin tedbirli ihraç silahına karşı önlem alıyor. Ama değişiklikten diğer adayların haberi yok. İlk itiraz Koray Aydın’dan geliyor. Sait Gönen ile Sinan Oğan, değişikliklerin kongrenin iptaline neden olabileceğini savunuyorlar. Meral Akşener bu itirazları dikkate almıyor. Zaten kongreye başından sonuna kadar Meral Akşener damgasını vuruyor. Müsavat Dervişoğlu’nu divan başkanlığına seçtiriyor, tüzükte istediği değişiklikleri yaptırıyor.

SÜREÇTE BAHÇELİ NE DEDİYSE TERSİ OLDU

Salondan ayrılıp MHP Genel Merkezi’nin olduğu Balgat semtine geliyorum. Bahçeli, yok hükmünde sayıp gayrimeşru ilan ettiği kurultaya ilişkin gelişmeleri genel merkezden izliyor. Partinin önünde küçük bir kalabalık var. TV ekranlarından gelişmeleri izliyorlar. Ama mutsuz ve durgun bir halleri var.

Bu sırada genel merkezden kurultaya katılanların sayısının salt çoğunluğa ulaşmadığı yönündeki açıklama geliyor.

Bu süreçte Bahçeli ne dediyse tersi oldu. İmza toplayamazlar dedi, topladılar. Yargıtay’a götürdü iptal ettiremedi. Yok saydığı kongre ise Bahçeli’yi rağmen toplandı. MHP’de yeni bir dönem başladı.

MHP kongresinde ilk kez değişim ve iktidar konuşuluyordu. Meral Akşener, MHP’lilerin önüne iktidar umudu koydu. Delegelerde umuda oy verdi.

Düne kadar MHP’de vazo çatlamıştı. Ama dün itibariyle vazo parçalandı.