Yasemin'ce

Yasemin BORAN
Haberin Devamı

Gözlem yaparak öğrenin

Başarının sırrı algılamanın yüksekliğinde gizlidir. Ve algılamanın sırrı da gözlem yapmaya dayanır.

İyi bir gözlem yapabilmenin sırrı ise, dikkatin gücünde saklıdır. Ve, dikkat etmek, bir sanattır. Üstelik öğrenilebilecek bir sanat.

Zihin, öğrenmeye öylesine açıktır ki, tıpkı bir obur gibi vereceğiniz herşeyi yemek için daima aç halde bulunur. Ancak insan, düşüncesinde yarattığı suni duvarlarla öyle bir set oluşturur ki, öğrenmek imkansız hale gelir.

Öğrenmenin yaşı yoktur. İnsan, dünyaya geldiği andan itibaren gözünü açar açmaz, öğrenmeye başlar. Çünkü, gözlerimiz etrafımızı gözlememizi ve böylece anlamamızı sağlayan temel organlarımızdan biridir. Gözlerimizi doğru kullanmayı öğrenmeye başladığımız andan itibaren diğer duyu organlarımızı ve hatta gizli duyularımızı dahi harekete geçirip açığa çıkartmaya başlarız.

Dünyaya gözlerini açtığı andan itibaren ölünceye kadar insan, hayatı boyunca öğrenme yolunda sürekli ilerler. Kimilerinin çok ağır, kimilerinin ise, hızlı öğrenmesinin nedeni, gözlem yapabilme yeteneklerinin farklı derecelerde olmasıdır.

Bir çocuğa, hem okul hayatında hem de gelecekte başarılı olabilmesi için verilecek ilk ders gözlem yapmayı öğretmektir. Ve bunu öğrenmenin yaşı yoktur. Siz, kaç yaşında olursanız olun, algılama gücünüzün yükselmesi için gözlem yapmayı öğrenebilir ve çevrenizdekilere öğretebilirsiniz.

Böylece kavrayış, anlayış ve algılayışınızın yükselmesiyle birlikte hayatınızı kolaylaştırmanız ve istediğiniz başarıları elde etmeniz mümkün olacaktır.

Şimdi gözlem yapmanın sırlarını öğrenmeye başlayabilirsiniz. Tabii bunları sadece öğrenmekle yetinmeyip uygulamaya geçmelisiniz. Çünkü, insanın sahip olduğu yetenekler ancak, pratik yaparak açığa çıkabilir ve gelişebilir.

Üstelik bu pratikler için özel zaman ayırmaya gerek yok. Uyanık olduğunuz saatlerin tamamında uygulayabilirsiniz. Zaten maksat nasıl bakacağınızı öğrenmek ve bunu günlük hayatınızın içinde kullanabilmek. Yeter ki, öğrendiklerinizi unutmayın.

Öncelikle, öğrenmeye ait sınırlarınızı ortadan kaldırmalısınız. Bunu yapmak için şöyle düşünün;

‘‘Ben falan yaştayım. Ancak, sağlıklıyım ve yaşamaya devam ediyorum. Yaşadığım sürece de karşıma çıkan herşeyi öğreniyorum. Bunu, kendiliğinden yapıyorum. Demek ki, öğrenmeye yönelik bir yeteneğim zaten var. Ve şimdi bu yeteneğimi harekete geçirmek, daha hızlı öğrenmek için çalışacağım.’’

Böylece, zihninizi temizleyebilir ve öğrenmeye yönelik kapatmış olduğunuz kanallarınızı açabilirsiniz.

Sonra hülyalara dalmış bir halde dolaşmayın. Düşünceleriniz daima çevrenize ve yaptığınız işe yönelik olsun. Neye bakıyorsanız, bütün düşünceleriniz ve kalbinizle ona yönelin. Başka hiçbir şey düşünmeyin. Bütün ayrıntılarını olabildiğince görmeye çalışın. Zaten gözlem yapmak, bütün ayrıntılarıyla birlikte bir objeyi ya da olayı inceleyebilmek demektir.

Ve en önemli nokta, ‘‘önemseyin’’ dikkat zayıflığının altında yatan en önemli unsur önemsememektir. Ne kadar çok önem verirseniz, o kadar hızlı algılar ve öğrenirsiniz, diyorum, Yasemin'ce...



Yazarın Tüm Yazıları