Yasemin Boran: Dünyanın dengesi

Yasemin BORAN

Ne yalan söyliyeyim, dünkü yazının üstüne hızımı alamadım. Aslında dünyanın içinde bulunduğu bu felaketler döneminde anlatılacak öyle çok şey var ki... Kitap mı, yazsam, ne yapsam! diye düşünüyorum. Herhalde ancak ‘‘bir kitap’’ beni keser.

Yahu, aklı başında, aydın ve de çok gün görmüş, çok bilen sandığınız kişilerin bile doğanın dengesinden haberleri yokmuş gibi davranırlarsa, yazıp-çizerlerse, başka nasıl düşünürsünüz? Kafayı yemez de ne yaparsınız?

Efendim, istanbul'u kuduz salgını sarmışmış.

Hemi de şöyle kocaman kara harflerle ‘‘Kuduz Boğaz'a indi’’ derlerse!..Zehiri kapıp Boğaz'a inmez misiniz?

Sanki hayvan düşmanlarıyla işbirliği içindeymiş gibi bir tutum içinde, bulunan ve de kendilerinin ‘‘ileri zekalı’’ olduğunu iddia eden bu insanlar neredeyse İstabul'u karantinaya alınması gereken bölge ilan edecekler! Aslında böyle yapsalar iyi olacak. Tabii ‘‘hayvanları’’ insanların şerrinden korumak için karantinaya almak koşuluyla...

Çünkü, insanlar çıldırdı. Ne yapacaklarını bilemiyorlar. Yasaları düşünecek kadar akılları kaldığı için (Şimdilik!) hayvanlara saldırıp sakinleşmeye çalışıyorlar.

Korumaya çalışanlara da ‘‘geri zekalı’’ diyorlar. Sonra da doğanın dengesini yok etmeyi ‘‘uygarlık’’ olarak tanımlıyorlar.

Yani bütün ‘‘uygar!’’ ülkeler gibi evinizde bir hayvan besleyeceksiniz, sokaktaki hayvanları da öldüreceksiniz. Tabii bunu da, ‘‘öldürmek’’ demeyip ‘‘uyutmak’’ şeklinde uygar bir lisanla yapacaksınız.

(Sürecek)