Türkiye ekonomisini bu yıl ne bekliyor? Herkes bu sorunun cevabının peşinde.
İlk ayı geride bıraktığımızda gördüğümüz petrol fiyatının 60 dolardan aşağıda olduğu, enflasyonda düşüş yaşandığı ve sermaye girişinin hızlandığı. Peki bunlar bize nasıl bir mesaj veriyor? Aslında oldukça umut dolu diyebiliriz. Enflasyon petrolün etkisiyle 2014’ü yüzde 8.17 ile beklenilenden iyi kapattı. 2015’i ise yüzde 5-6 seviyelerinde kapatması olası. Cari açıkta da aynı şekilde iyileşme gözleniyor. Kasımda 11 aylık cari açık 2013’ün aynı dönemine göre 18 milyar dolar azalarak 38.7 milyar dolara geriledi. Petrol fiyatlarının etkisiyle düşüşün 2015’te sürmesi ve 2015 yılında milli gelire oranının yüzde 4’ler seviyesine inmesini analistler mümkün görüyor. Tek sorun işsizlikte görünüyor. Yüzde 10 seviyelerindeki işsizlik oranı Avrupa’ya göre düşük olsa da Türkiye ekonomisinde 2014 yılındaki yavaşlama işsiz stoğunun da artmasına neden oldu. 2015 yılında büyümede yüzde 5’in üzerine getirilecek her türlü katkı işsizlik oranının düşürülmesi için de fayda sağlayacak. İhracatçı 2014’ü rekorla kapattı. 2015’te Avrupa’daki yükselişe paralel artışın sürmesi bekleniyor. Yabancı yatırımcının da temkinli davrandığı 2014’ten sonra Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın açıklamaları umut verici. Babacan yılın ilk ayında sermaye girişinin hızlandığını vurguladı. Tüm bu veriler bize umut aşılamaya yeter, aynı zamanda hükümetin açıkladığı yapısal reform programının da ekonomideki iyileşmeye katkı sağlaması bekleniyor.
BÜYÜME
2014 yılında Türkiye ekonomisi gerek tasarruf tedbirleri gerekse dış gelişmeler nedeniyle hız kesti. Büyümenin yıl sonunu yüzde 3 seviyelerinde kapatması bekleniyor. Özel kesim kaynaklı talep zayıf kalırken, net ihracatın katkısının ise devam etti. Önümüzdeki dönemde, net ihracatın büyümeyi desteklemeye devam etmesi beklenirken, tüketim ve yatırım kanalında toparlanma görülmesi mümkün. 2015 yılında hükümetin hedefi ise en az yüzde 5 büyüme.
ENFLASYON
Tüketici enflasyonu (TÜFE) 2014 yılını yüzde 8.17 ile tamamlayıp sürprizi yaptı. Yüzde 8.17 yıllık tüketici enflasyonu hükümetin yılın başında belirlediği yüzde 5.3’lük hedef enflasyonun üzerinde gelse de kasımda Orta Vadeli Program’da yüzde 9.4’e çıkarılan beklentiden düşük geldi. Merkez Bankası ise yılsonu için yüzde 8.9 enflasyon oranı bekliyordu. Ekonomistler 2015 yılında Türk Lirası’nda belirgin bir düşüş olmadığı sürece petrol fiyatlarındaki düşüş, geçen yılın yüksek baz etkisi ve gıdada gözlenmesi muhtemel normalleşme ile yıllık enflasyonun yüzde 6 seviyelerine inmesini öngörüyor. 2015 yılsonu tahminleri ise yüzde 6.7-7.0 seviyelerinde. Ancak sigara ve alkole yapılan vergi ayarlamalarının getireceği zammın enflasyonu 0.5 puan etkileyeceğini gözden kaçırmamak gerekiyor. Merkez Bankası ise yüzde 5 hedefine ulaşılabileceğini öngörüyor. Orta Vadeli Program’da ise 2015 enflasyon hedefi yüzde 6.3 olarak belirlenmiş durumda. Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ise 2015’te kur kaynaklı bir dalgalanma olmaması durumunda enflasyonun yüzde 6’lara ineceğini tahmin ettiklerini, hatta bunun mart-nisan aylarında görülebileceğini söyledi.
BANKALAR İÇİN ‘ZOR’ 2014 GERİDE KALDI, 2015’E ‘İYİMSER’LİK HAKİM
Tasarruf Önceliği
‘Zor’ diyerek başlanan 2014’ü kâr düşüşüne rağmen yüzde 14-15 civarında aktif ve kredi büyümesiyle kapatan Türk bankacılık sektöründe, ‘iyimser’liğin hakim olduğu bu yıl da, yüzde 17 kredi büyümesi ve yüzde 15 civarında da mevduat büyümesi bekleniyor. Faiz düşüşüne paralel kârlarını artırmayı da hedefleyen bankacıların bir diğer odak konusu da tasarruf ürünleri olacak.
Faiz Düşerse Kâr ArtarYılın ilk faiz toplantısında yarım puanlık indirime giden Merkez Bankası’nın yılın ilk yarısında bu adımına devam etmesi durumunda, düşen faizlerin bankacılık sektörünün kârlılığına olumlu yansıması bekleniyor. Ancak bankacılar sektörde kâr marjlarının daraldığına düzenlemelerle birlikte maliyetlerin arttığına dikkat çekiyorlar. Alınan önlemlerle birlikte büyüme hızının da sektörde yavaşladığı görülüyor. Büyümeyi ve üretimi destekleyen bankacılık sektörünün kârlılığının sürdürülmesi, ülkenin büyümesini ve 2023 hedeflerini desteklemesi için önemli. Bankacılık sektörü temsilcileri sektörün kârlılığı ne kadar iyi olursa özkaynaklarının da o kadar güçlü olduğuna ve kredi kapasitesinin de o ölçüde arttığına dikkat çekiyor. Bankacılar sektörün son senelerde düşen kârlılıklarının tekrar yükseltilmesi gerektiğini her fırsatta vurgularken, Türkiye’de verimliliğe odaklı, dijital bankacılığın daha da yaygınlaşması bekleniyor.
ÜRETİME DESTEK ŞART
Şekerbank Genel Müdürü Halit Yıldız, bankacılık sektörünün 2014 yılını ve 2015 beklentilerini şöyle değerlendirdi: “2014 yılında tasarrufu destekleyici yöndeki düzenlemelerle kredi kartlarında da önemli daralma oldu. Bireysel kredilere getirilen düzenlemeler sonrası tüm sektör ticari kredilere, esnaf, çiftçi ve KOBİ’ye odaklanmaya başladı. Ticari kredilere yönelmenin devam edeceğini ve üretime dayalı büyümenin desteklenmesi açısından bu düzenlemelerin olumlu olduğunu düşünüyoruz.
Şekerbank olarak, 2015 yılında 61 yıldır uzman olduğumuz tarım, esnaf ve küçük işletme bankacılığında büyüyeceğiz. 2015 yılında mikro finansman kredi modelimizi daha çok sahaya yayarak özellikle kırsal bölgelerimizdeki esnaf ve üreticiyi bankacılıkla tanıştıracağız. EKOkredi ürünümüz ile apartman yönetimlerinden çiftçilere, esnaftan bireysel müşterilere bu yıl 10 bin yeni kişiyi enerji verimliliği yatırımlarıyla tanıştırmayı hedefliyoruz. Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın birikimlerinin daha uygun koşullarda değerlendirilmesi amacıyla geliştirdiğimiz “Memleketim Hesabı”na bu yıl yeni ürün ve hizmetler ekleyeceğiz. İhracat yapan KOBİ’lerimize, uzman kadromuzla dış ticaret belge hazırlama sürecinin her aşamasında ücretsiz dış ticaret danışmanlık ve belge hazırlama hizmeti sunmayı sürdüreceğiz. Kısacası, yine üretimi destekleyeceğiz.”
İNŞAAT SİYASİ İSTİKRARA ENDEKSLİ
İnşaat sektöründe 2014 yılını değerlendiren Sur Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Altan Elmas, “2014 yılını inşaat sektörü perspektifinden değerlendirdiğimizde yılın on ayında ülkemizde 938 bin konut satışı gerçekleşti, yıl sonu itibari ile konut satışı rakamları 1 milyon 165 bine ulaştı. Yine 2014 yılının başında konut kredi bakiyesi 101.2 milyar TL iken kasım ayında bakiye yüzde 10’luk artış ile 111.3 milyar liraya ulaştı” dedi. Ağustos 2014’e kadar bir önceki yılın konut satış rakamlarının altında kalan konut satışlarının Ağustos 2014’ten itibaren yüzde 25, eylülde yüzde 13 ve ekimde yüzde 25’lik artış yaşandığını belirten Elmas, ertelenen talebin Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrası alışverişe dönmeye başladığını ifade etti. Elmas, 2015 yılı için beklentileri için de şunları söyledi: “2015 yılı için baktığımızda genel
seçim yılı olmasına rağmen siyasi ve ekonomik istikrarın devam edeceğini öngörüyoruz. Dünyadaki petrol ve emtia fiyatlarının geri gelmesi ile Türkiye ekonomisine pozitif yansıyacağını ve aynı zamanda inşaat sektörüne de maliyet avantajı olarak olumlu yansıyacağını öngörüyoruz. Konut satış adetleri ve konut kredisi rakamları ülkemizde konut talebinin devam ettiğini gösteriyor. Bu talep halinin konut kredi faizlerinin yüzde 1’in altında seyretmesi sonucunda 2015 yılı içerisinde de devam edeceğini düşünüyoruz. Genel anlamda inşaat sektöründeki büyüme 2015 yılı içerisinde dönemsel dalgalanmalarla birlikte siyasi istikrar endeksli devam edecektir”
EMLAK KONUT’TAN ANKARA HAMLESİ
Son 11 yılda 100 bine yakın bağımsız bölüme imzasını atan Emlak Konut GYO, Ankara’ya SofaLoca konut projesiyle ilk yatırımını yaptı. 2015 yılında 6.7 milyar lira ciro hedeflendiklerini belirten Emlak Konut Genel Müdürü Murat Kurum, “Ankara’da yapacağımız projemiz Emlak Konut’un yıllar sonra Anadolu’ya açılan kapısı olacak” dedi.
Emlak Konut olarak Ankara’da da markalı konut projeleriyle kaliteli ve güvenilir yatırım olanakları sağlamaya çalıştıklarını belirten Emlak Konut GYO Genel Müdürü Murat Kurum; “Uzun yıllar sonra Ankara’ya SofaLoca projesiyle girdi bu önemli projeyle Emlak Konut marka ve güvenini Anadolu’ya da yayma yolunda adım attık. Ankara’da bu kalite ve güven hayata geçiyor. Hem konut alıcısına kazandıran, güven veren, hem de hissedarlarına kazandıran yapısıyla güçlü bir Emlak Konut olarak kısa ve orta vadede faaliyetlerimizi sürdüreceğiz. Ayrıca Ankara’da yapacağımız projemiz Emlak Konut’un yıllar sonra Anadolu’ya açılan kapısı olacak, Emlak Konut markasını ve güvenini Ankara’ya taşıyacak ‘’dedi.
Hedef 6.7 Milyar Ciro
2014 yılını çok hareketli geçirdiklerini belirten Murat Kurum; “2015 yılında 12 bin bağımsız bölüm karşılığında 6.7 milyar TL civarında ciro elde etmeyi hedefliyoruz. Emlak Konut olarak halen 100 bin adet olan projelendirilmiş ve ihalesi yapılmış bağımsız bölüm sayısını ise 2023 yılı sonu itibari ile 250 bin âdete ulaştırmayı planlıyoruz. Ankara’daki projeyle de birlikte Emlak Konut, markası ile gücünü ülkemiz ekonomisi ve istihdamına değer katarak arttıracaktır”dedi.
2014 yılı satış hedeflerini başarı ile tutturduklarını ileten Emlak Konut GYO Genel Müdürü Murat Kurum, “Emlak Konut artık, gayrimenkul piyasasını etkileyecek ölçek ve güçte. Emlak Konut’un marka güvenirliğini devam ettirmek adına tüm gücümüzle çalışıyor, Türkiye adına başarıları ile anılacak, küresel bir oyuncu olma hedefimize her geçen gün biraz daha yaklaşıyoruz” diye konuştu. Emlak Konut GYO rekorlar kırdığı 2014 yılını satış konusunda yüksek performansla kapadı. Emlak Konut GYO, 2014 yılında anahtar teslimi götürü bedel ve gelir paylaşımı modeliyle hayata geçirdiği projelerinde toplam 5. 2 milyar TL’nin üzerinde satış yaptı. 10 bin bağımsız bölüm satış hedefini yılsonu itibari ile 10 bin 32 adet olarak gerçekleştiren Emlak Konut, aralık ayında ise 1450 adet bağımsız bölümün satışından yaklaşık 843 milyon 854 bin TL ciro elde etti.
80 Proje Satışa Sundu
Emlak Konut GYO bağımsız bölüm raporuna göre 2014’te yıllık bazda, gelir kaleminde en fazla satışı İstanbul Kartal’daki İst Marina projesinde gerçekleştirdi. 626 milyon 375 bin lira gelir elde eden projenin ardından ikinci sırada 603 milyon 354 bin liralık gelirle Ağaoğlu Maslak 1453 İstanbul projesi yer aldı. Üçüncü sırada ise 432 milyon 858 bin lira gelir elde eden Bulvar İstanbul projesi oldu.Bağımsız bölüm satışları da alındığında ise, 1003 adetle İst Marina projesi ilk sırada yer aldı. Bulvar İstanbul projesi 998 adetle ikinci olurken, Ağaoğlu Maslak 1453 İstanbul projesi 689 adetle üçüncü oldu. 2014 yılı içerisinde satışa çıkmış 80 projenin ardından, şirket Hoşdere’de bulunan Avrupark projelerinin satışlarına da yakın zamanda başlamayı planlıyor. Emlak Konut, Kazlıçeşme’deki arsada da geliştirecekleri projede, inşaat ruhsat işlemlerinin tamamlanmasının ardından 2015 yılının ikinci yarısında satışlara başlayacak. Emlak Konut Gayrimenkul Ortaklığı’nın 2014 yılı aralık ayı bağımsız bölüm satışlarına göre en yüksek ciro olan 283 milyon 824 bin 139 lira ile Ayazma Emlak Konutları Aralık ayı şampiyonu oldu. Aralık 2014’de satışa çıkan 1236 konut ve 3 dükkan ile Ayazma Emlak Konutları’nda 537 bağımsız bölümün satışı gerçekleşti. Ruhsatı alınan projede yaklaşık 300 - 350 daire kura yöntemiyle satışa sunulmaya başlandı. Başvurular 30 Ocak’a kadar devam edecek.
FİKİRTEPE’DE 2. ETABI SATIŞA SUNDU Teknik Yapı, İstanbul Fikirtepe’de hayata geçirdiği ‘Concord İstanbul’ konut projesinde 2. etabı satışa çıkardı. Projenin yeni etabında 553 konut ve 10 ticari birim yer alıyor.
Kentsel dönüşümün en çok konuşulan bölgesi olan Kadıköy ilçesine bağlı Fikirtepe’de inşa edilen Concord İstanbul konut projesinde 2. etap satışa çıktı. Teknik Yapı imzası taşıyan ve bölgede ruhsat olan 5 projeden biri olan Concord İstanbul’un 2. etabında 553 daire ve 10 ticari ünite bulunuyor. Projede daire fiyatları 338 bin 900 liradan başlıyor. Yaklaşık 650 milyon liralık bir büyüklükte olan Concord İstanbul 2. etabın inşasına Mart 2015’de başlanılması ve 36 aylık süre içinde tamamlanması hedefleniyor.
Toplam 1170 Daire Var Concord İstanbul’da yer alan toplam bin 170 rezidans dairenin 617’sinin Fikirtepe’deki ilk adada olduğunu ve 1. Etap olarak satışa çıktığını hatırlatan Teknik Yapı Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Umut Durbakayım şunları söyledi: “Homeofis ve ticari birimleri barındıran karma projemizin ilk etabında yüzde 88 oranında satış oranına ulaştık. Bölgede anlaşma yaptığımız ikinci adada yükselecek olan Concord İstanbul 2. etap satışlarında da bu başarının tekrarlanacağını düşünüyoruz.”
KDV Yüzde 1
Concord projesinde yer alan dairelerdeki net-brüt metrekare arasındaki oranın ortalama yüzde 32 seviyesinde olduğu için bölgedeki en avantajlı net metrekare birim fiyatına sahip olduğunu söyleyen Teknik Yapı Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Umut Durbakayım, “Projedeki yüksek satış başarısının arkasındaki nedenler Teknik Yapı güvencesi, projenin merkezi konumu, ulaşım rahatlığı ve Fikirtepe’nin geleceğin iş yaşam ve ticaret merkezi olarak özetlenebilir” dedi. Kentsel dönüşüm kapsamı içinde olduğu için yüzde 1 KDV avantajı ile vergi ve harç muafiyetine sahip Concord İstanbul, metrobüs, metro, Marmaray, Kadıköy İskelesi ve Avrasya Tüneli gibi ulaşım akslarının arasında olmasıyla öne çıkıyor.
YABANCI GÖZÜNÜ ‘VADİ’YE DİKTİ
Artaş İnşaat, Aydınlı Grup ve Invest İnşaat ortaklığıyla İstanbul Ayazağa’da inşa edilen Vadistanbul’un ofis, AVM, alışveriş caddesi ve 5 yıldızlı otelden oluşan Bulvar etabına uluslararası alanda faaliyet gösteren firmalardan yoğun talep geldiği açıklandı.
İstanbul Ayazağa’da Artaş İnşaat, Aydınlı Grup ve Invest İnşaat ortaklığıyla inşa edilen Vadistanbul’un, 17 ayda tamamlanan 250 bin metrekarelik “Teras” etabında yaşam başladı. Hemen teslim olarak satışa sunulan son daireler 610 bin TL’den başlayan fiyatlarla alıcı bulurken, “Bulvar” etabında da bağımsız ofisler ve ofis blokları hızla sahiplerini buluyor. Vadistanbul’un Bulvar etabının, lanse edildiği şubat ayından bugüne dek ulusal ve uluslararası yatırımcıların ilgi odağı olduğunu söyleyen şirket yöneticileri “Kısa sürede uluslararası alanda faaliyet gösteren firmaların yatırımlarını yönlendirdiği bir proje haline gelen Vadistanbul Bulvar, İstanbul’un en hareketli iş ve alışveriş merkezlerinden biri haline gelecek” dedi.
Bulvar 2016’da Teslim
Satışların hızla devam ettiği Vadistanbul Bulvar’da ofislerin metrekaresi ortalama 4 bin dolardan alıcı buluyor. Bulvar etabının Mayıs 2016 ‘da teslim edilmesi planlanıyor. Bulvar etabı bünyesinde; yüksek donatılı ofis alanları, alışveriş merkezi, cadde mağazaları ve 5 yıldızlı otel barındırıyor. Vadistanbul’un üçüncü ve son etabı ise konut ve ofis alanlarından oluşuyor. Evyap Holding’e ait arsa üzerinde konumlandırılan Vadistanbul, 1 milyon 280 bin metrekarelik inşaat alanına sahip.
3 Bin Konut Yer Alacak3 parselde toplam 424 bin metrekarelik alanda geliştirilen Vadistanbul’da; 3 bin konut, 96 bin 500 metrekarelik alışveriş merkezi, ve 760 metre uzunluğundaki cadde üzerinde yer alan cadde mağazaları, restoranlar, 275 bin metrekare ofis alanı ile 32 bin metrekare toplam alana sahip 5 yıldızlı otel bulunacak. İstanbul’un kuzeyindeki Belgrad Ormanı’yla, şehrin merkezi olarak nitelendirilen Maslak’ı birleştiren Vadistanbul, Türkiye’nin ödüllü mimarlık ofisi İki Design ile Amerika’nın dünyaca ünlü projelerine imza atmış SOM Architecture tarafından tasarlandı.
Özel Metrosu Olacak
Vadistanbul dahilinde özel metro yapılacak. Vadistanbul ortaklığı tarafından projeye özel olarak inşa edilecek olan metro, şehrin metro ağına bağlanacak. Ayrıca İstanbul’un üç çevreyolu bağlantılarının kesiştiği noktada konumlanan Vadistanbul, şehrin en hızlı gelişen noktasında yer alıyor. Projede, 1+1’den 5+1 dublekse kadar değişen daire tipleri 80 – 90 metrekare ile 305 metrekare arasında değişen büyüklüklere sahip.
OFİSTE KAMPANYA
Sur Yapı ve Hayat Holding işbirliği ile İstanbul Eyüp’te hayata geçirilen Axis İstanbul’da ofis sahibi olmak isteyenlere yüzde 10 indirim yapılıyor. Sabit kur avantajı sunulan projede 60 ay veda farksız ödeme seçeneği sunuluyor.
Ofis sahibi olmak ya da yatırım yapmak isteyenler için Sur Yapı ve Hayat Holding işbirliği ile hayata geçirilen Axis İstanbul’da kampanya düzenlendi. 1992 yılından bu yana yönetim ve iş merkezleri, endüstriyel tesisler, villa, konut, rezidans, alışveriş merkezi gibi farklı formlarda yaşam alanları üreten Sur Yapı, Eyüp’te yapımı başlayan Axis İstanbul projesi için cazip ödeme avantajları sunuyor. ‘A Plus Kampanya’ süresince yüzde 10 indirim seçeneği ile yüzde 25 peşinat ödenen ofisler için teslim sırasında yüzde 25 daha ödeme gerçekleştiriliyor. Sabit kur avantajı ve 60 ay vade farksız ödeme seçeneği de ofis sahibi olmak isteyenleri bekliyor. Axis İstanbul’da ofisler, KDV hariç 327 bin dolardan başlayan fiyatlarla satışa sunuluyor.
Ulaşımı Kolay
A Plus ofislerin bulunduğu Axis İstanbul’un ön girişinde Bayrampaşa Metro İstasyonu, arka girişinde ise Demirkapı Metro İstasyonu yer alıyor. Metrobüse 600 metre mesafede bulunan Axis İstanbul’un yakınındaki metro ile
Atatürk Havalimanı, Taksim-Mecidiyeköy-Levent, Aksaray-Yenikapı-Sultanahmet-Sirkeci, Üsküdar-Kadıköy-Kartal gibi şehrin merkezi noktalarına kolayca ulaşılabiliyor. Tarihi yarımada manzarası ve avantajlı ödeme koşullarıyla Axis İstanbul, 74 ile 210 metrekare arasında değişen ofisleri, kurumsal firmalar için 7 bin 500 metrekareye kadar birleştirilebilen ofisleri ile ticari hayatın merkezi olacak.
170 Mağaza
Axis İstanbul’da resepsiyon ve concierge hizmetlerinin yanı sıra; geniş toplantı odaları, yeni nesil sessiz çalışma odaları, IT hizmetleri, teknoloji, arşiv, hobi ve oyun odaları, vale hizmeti, Print Center, kargo-posta dağıtım odası ve fitness center gibi modern çalışma hayatının tüm gereksinimleri bir arada bulunuyor. Günlük hayatın stresinden uzaklaşmak isteyenler için spor merkezi, sinema salonları ve kat bahçelerinin yer aldığı Axis İstanbul, ayrıcalıklı bir ofis yaşamı sunuyor. Ulusal ve uluslararası markalardan oluşan 170 mağazanın yer aldığı alışveriş merkezinde, dünya mutfaklarından oluşan geniş restoran yelpazesi ve kafeler de bulunuyor.
1 HAFTADA 400 EV SATILDI
Artaş İnşaat’ın Topkapı’da hayata geçireceği ‘Avrupa Konutları Kale’ konut projesinde daireler hızla sahiplerini buluyor. İlk hafta içinde 400 konutun satıldığı projenin son daireleri de satışa sunuldu.
İstanbul Topkapı’da inşa edilen ve Artaş İnşaat imzası taşıyan Avrupa Konutları Kale projesinde satışlar sürüyor. Topkapı’da, E5 Karayolu üzerinde konumlandırılan Avrupa Konutları Kale, konut alıcıları tarafından uzun zamandır merakla bekleniyordu. 4 Kasım’da satışa sunulan projede ilk hafta içinde 400 konut sahiplerini buldu.
650 Milyon Yatırım
Kale Endüstri Holding’in Topkapı’daki arsası üzerinde, yükselen, Avrupa Konutları Kale 650 milyon TL’lik yatırımla hayata geçiriliyor. Şehir içi ulaşım açısından büyük avantaja sahip bir lokasyonda konumlanan proje, Metrobüs ve tramvay duraklarına yürüme mesafesinde bulunuyor. Projede, 599 daire, 30 mağaza ve 52 ofis ile inşa edildiği bölgenin merkezini oluşturacak. 37 bin metrekare arsa üzerinde konumlandırılan Avrupa Konutları Kale, konut bloklarına 88 bin 700 metrekare, ticari alanlara ise 21 bin 300 metrekare ayrıldı. E5 Karayolu üzerinde yer alan proje, estetik mimarisi, az katlı yapısı ve peyzaj alanlarıyla öne çıkıyor.
Geniş Sosyal Alan
Artaş İnşaat yöneticileri, bugüne dek hayata geçirdiği Avrupa Konutları markalı 10 bin konutta sunduğu bütün ayrıcalıkları, Avrupa Konutları Kale ile Topkapı’ya taşıdığını söyledi. Avrupa Konutları Kale’nin peyzaj alanlarının yanı sıra sosyal yaşam ve spor alanlarıyla da dikkat çektiğini belirten şirket yöneticisi, “Projemizde fitness merkezi, sauna, buhar odası, Türk hamamı, 2 kapalı yüzme havuzu ve açık spor alanları ile konutlara ait bin 350 araçlık kapalı otopark bulunuyor. Bölgenin tüm ihtiyaçlarına yanıt verecek 30 adet cadde üzeri mağaza da bulunacak” dedi.
2016’da Teslim
Avrupa Konutları Kale’de büyüklükleri 77 ile 210 metrekare arasında değişen 1+1, 2+1, 3+1 ve 4+1 seçenekleriyle alıcı buluyor. İnşa çalışmalarının başladığı projede teslimlerin Temmuz 2016’da yapılması planlanıyor.
HİSARLAR, TÜRKİYE’DE İLK AR-GE MERKEZİNE SAHİP ŞİRKET
Türkiye’de 2012 yılında Ar-Ge merkezini hayata geçirerek bir ilke imza atan Hisarlar, TÜBİTAK onaylı projeleri, patent başvuruları ve faydali modelleri ile yurtiçi ve yurtdışı pazarlarında rakipleriyle arasını açmaya devam ediyor.
Hisarlar, Tarım Makineleri Ar-Ge Merkezi ile inovasyona devam ediyor. Türkiye’de ilk Ar-Ge merkezine sahip olduklarını belirten Hisarlar CEO’su Zafer Türker, sektörde Ar-Ge ve inovasyona önem veren firmalar arasında yer aldıklarını ifade etti.
Zafer Türker, şunları söyledi: “Ar-Ge Merkezimizi 2012 yılında hayata geçirdik. Devam eden süreçte 6 adet faydalı model aldık. 2013 yılında 3 adet, 2014 yılında ise 5 adet patent başvurusu yaptık. TÜBİTAK’tan onaylı 2 adet Ar-Ge projemiz mevcut. 5 adet Tübitak Ar-Ge projemizin de sunumları yapılmış ve TÜBİTAK tarafından hakem değerlendirme safhasındadır. 5 adet TÜBİTAK Ar-Ge projemiz de yazım aşamasında. Bu doğrultuda TÜBİTAK onaylı projelerimiz, patent başvurularımız ve faydalı modellerimiz ile tescillenmiş ürün yelpazemizle yurtiçi ve yurtdışı pazarında iş planında belirlemiş olduğumuz hedeflere hızla ulaşmaktayız. Yaptığımız araştırmaların sonucunda Ar-Ge merkezimiz çiftçinin ihtiyaçlarını göz önüne alarak yeni tarım makineleri için tasarımlar yapıyor.”
Ciro Yüzde 16 Arttı
Zafer Türker, “2014 yılında da portföyümüze yeni ticari işbirlikleri ekleyerek Türkiye ekonomisine sağladığımız güçle toplam konsolide ciromuzu yüzde 16 yükselttik. Konsolide ciromuz ülke ortalamasının üzerinde yer almaktadır. Bu yıl yaptığımız altyapı çalışmaları ile Türkiye’nin en büyük 250 şirketi arasına girmek için emin adımlarla ilerliyoruz. İleriye dönük işlerimizi analiz ettiğimizde büyüme oranımız daha önceki yıllarda gerçekleştiği üzere 2015 ve 2016 yılları şirketimizi çok ciddi seviyelere taşıyacak net projelerle parlak yıllar olacak. 2016 yılı iş hacmine cevap verecek birçok konuda hazırlık yapmamızı gerektirecek yoğun, hareketli bir yıl olacak.” dedi.
BAU GLOBAL ULUSLARARASI EĞİTİM MARKASI OLDU
7 ülkede, 4 üniversite, 2 dil okulu ve 5 kampüsü bulunan BAU Global, dünyanın pek çok ülkesine yayıldı ve eğitimde çokulusluluğu hayata geçirdi. BAU Global Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Coşkun İnce, “2023 yılında ise dünyanın en önemli eğitim markası olmayı hedefliyoruz” dedi.
BAU Global markası, dünyanın birçok farklı ülkesinde açtığı üniversite, kampüs ve merkezler ile eğitim alanında önemli çalışmalara imza atıyor. BAU Global Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Coşkun İnce, “İlk olarak 1998 yılında İstanbul’da eğitim hayatına başlayan Bahçeşehir Üniversitesi’ni, ABD’nin başkenti Washington D.C.’de yer alan ve ABD yasalarına göre diploma veren BAU International University takip etti. Daha sonra Berlin’de kurulan ve Alman yasalarına göre diploma veren ilk Türk kökenli Alman üniversitesi olan BAU International University Berlin, BAU Global zincirine eklendi. Son olarak Gürcistan’ın Batum şehrinde kurulan BAU International University Batum ise önümüzdeki yıl eğitim-öğretime başlayacak” dedi.
Geleceğimize Işık Tutacak
Bu üniversitelerin yanı sıra BAU Global’in Silikon Vadisi, Toronto, Köln, Roma ve Hong Kong’da yer alan kampüslerinde öğrenciler eğitimlerinin diledikleri bir bölümünü burada geçirebiliyor. Açılan yaz okullarına katılabiliyor ve mesleki anlamda kendilerini geliştirecek birçok farklı merkezi ziyarette ediyor. On binlerce üniversiteden dünyada sadece 210 tanesinin kendi ülkesi dışında dünyanın farklı ülkelerine yayıldığını belirten Coşkun İnce, BAU, transnasyonel bir kurum olarak tüm dünya insanlığına eğitim veren kurum olma yolunda ilerliyor. Eğitim alanında yeni bir kavram olan ‘transnasyonel eğitim’i kelime anlamı olarak ‘uluslararası veya ‘çokulusluluk’ şeklinde tanımlayabiliriz. Bu açıdan BAU Türkiye’de bir ilk, dünyada ise öncülerden. Bu tür üniversitelere ‘International Branch University’ deniliyor. BAU markasını dünyanın birçok yerine yaymayı düşünüyoruz. En önemli adımımızı Çin’e atacağız. Çin ile yapacağımız çalışmalar bizim ülke olarak geleceğimize ışık tutacak. Bunun dışında Afrika’ya girerek Türkiye’nin Afrika pazarında büyümesinin önünü açmak istiyoruz” dedi.
94 Ülkeden Öğrenci
Dünyanın birçok farklı ülkesinde eğitim verildiğini anlatan Coşkun İnce, “Aynı zamanda farklı ülkelerden gelen öğrenciler için de çekim noktası haline geldi. Şu anda 94 ülkeden 2 bin 200 uluslararası öğrenciye sahip olan BAU Global, 2023’te dünyanın en iyi ilk 500 üniversitesi arasına girmeyi hedefliyor. Ayrıca 2023 yılında dünyanın en önemli eğitim markası olmak için çalışacağız” şeklinde konuştu.
1968’den Beri Eğitim Sektöründe
Eğitim sektöründe marka olmanın zor bir süreç olduğunu belirten Coşkun İnce, “Türkiye’de eğitim denince akla kamu ve devlet hizmeti gelir. Halen eğitimde kamunun payı yüzde 97’lerde. Bu oranın fazlalığı ve eğitimin kamu hizmeti olarak görülmesi, sektörel gelişimi zorlaştırıyor. Bu açıdan eğitimde marka yaratma süreci güçtür. BAU markasını yaratmak bu anlamda hayli meşakkatli bir süreç oldu. Ancak en büyük avantajımız kuşkusuz okul, dershane, yayıncılık gibi alanlarda 1968’den bu yana süren faaliyetlerimizin varlığı ve bu faaliyetlerdeki başarımızın olumlu etkisidir” dedi.
35 Ülkede İşbirlikleri
BAU Global markasının büyümesindeki en önemli faktörün globalleşme ve dünya ölçeğinde faaliyetlere başlanması olduğunun altını çizen Coşkun İnce, “BAU markası Türkiye’nin dünyadaki eğitim markasıdır. Bu açıdan çok önemli stratejik adımlar attığımızı söyleyebilirim. Bu markayı korumak ve daha da büyütmek için aldığımız en önemli karar şüphesiz sürekli markaya yatırım ve markamızı uluslararası arenaya çıkarmak oldu. Bugün dört kıtada, beş ülkede direkt, 35 ülkede iş birlikleri ile faaliyet gösteriyoruz. Markamızın yaptığı faaliyetin özünde geleceği, insanlığı ve toplumu çok ciddi şekilde etkilediğini bilerek çalışıyoruz” dedi.
2015 YILINDA 109 OKULA ULAŞTI
Bahçeşehir Koleji’ni tüm Türkiye’ye yaymak için çalıştıklarını anlatan Bahçeşehir Koleji İcra Kurulu Başkanı Hüseyin Yücel, “Öncelikli hedefimiz ülkemizin her köşesindeki çocuklarımıza hak ettikleri kaliteli eğitimi ulaştırmak. Bu hedef doğrultusunda var gücümüzle çalışıyoruz. 2015 yılı itibariyle 59 kampüs ve toplamda 109 okula ulaştık” diye konuştu.
Nerelerde Açılacak
Yeni çalışmalar hakkında bilgi veren Hüseyin Yücel, şunları söyledi: “2015-2016 yılı için büyümemiz devam ediyor. İstanbul’da Kurtköy ve Dragos okullarımızı açıyoruz. Ordu’da Türkiye’nin en güzel kampüslerinden birini hayata geçiriyoruz. İzmir ve Ankara’ya ikinci Bahçeşehir Koleji kampüslerini kazandırmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Ayrıca Sivas, Burdur, Afyon, Manisa, Akhisar, Siirt, Çorlu, Torbalı kampüslerimiz de 2005-2016 eğitim döneminde öğrencilerine hizmet verecek. Bizim için en önemli konu, Türkiye genelindeki tüm kampüslerimizde eğitim kalitesinin A’dan Z’ye aynı olması. Ülkemizin her köşesindeki çocuklara aynı kalitede eğitimi ulaştırmanın gururunu yaşıyoruz. Tüm illerde aldığımız başarılı sonuçlar amacımıza ulaştığımızı ve kaliteli eğitimi her ülkemizin her köşesine yaymayı başardığımızı gösteriyor. Hedefimiz doğrultusunda çalışmaya ve eğitim ilkelerimizden taviz vermeden büyümeye devam edeceğiz.”
Eğitimin kalitesini içeriğin belirlediğine dikkat çeken Hüseyin Yücel, “Özellikle son senelerde yaptığımız yatırımlarla fiziksel anlamda mükemmel kampüsler yapıyoruz. Ancak bundan daha önemli olan ama gözle görülemeyen içeriğe yapılan yatırımdır. Eğitim içeriğine yapılan yatırım kalıcıdır ve öğrenci mezun olduğunda kalitesini belirleyecek. Bu yüzden eğitim içeriğimize sürekli yatırım yaparak geliştiriyoruz. Yeni nesil eğitim başlığı altında topladığımız ve eğitimde Bahçeşehir Koleji imzası haline gelen 3 ana başlığımız var: Kişiye Özgü Eğitim, Dijital Eğitim ve Çift Dilli Eğitim. Bahçeşehir Koleji olarak bugünün neslini geleceğin eğitimi ile yetiştiriyoruz” şeklinde konuştu.
ŞEHİRLİ ÜNİVERSİTE
İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Mustafa Aydın, “32 bini aşkın öğrencimiz ile dünyanın en önemli tarihi, kültürel ve ekonomik noktalarından biri olan İstanbul’un merkezinde bir şehir üniversitesiyiz” dedi.
İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Mustafa Aydın, “2 bin 500’ü uluslararası öğrenci olmak üzere toplam 32 bini aşkın öğrencisi ile İstanbul Aydın Üniversitesi, dünyanın en önemli tarihi, kültürel ve ekonomik noktalarından biri olan İstanbul’un merkezinde bir şehir üniversitesidir. 400’ü aşkın sayıda dünyaca tanınmış üniversiteler ile işbirliği içerisinde olan üniversitemiz, bünyesinde bulunan öğrenci ve çalışanlarına yurtdışında eğitim alma, pratik yapma, araştırma yapma ve ders verme olanağı sunmakta. Öğrencilerimiz eğitimleri süresince kesintisiz olarak yüzde 5’den yüzde 100’e kadar farklı oranlarda; başarı, onur, yüksek onur, sporda başarı, okul birinciliği, teşvik, kurucu vakıf, bilimsel başarı, sanatta başarı, tercih ve ihtiyaç bursları ile desteklenmektedir” dedi.
Gelişmeler Takipte
Güçlü bir akademik kadroya sahip olduklarını anlatan Mustafa Aydın, şunları söyledi: “Temel bilimlerden, mühendislik bilimlerine, sosyal bilimlerden eğitim bilimlerine, güzel sanatlardan sağlık bilimlerine tüm disiplinlerde farklı dillerde eğitim vermekte olan üniversitemiz, Türkiye ve dünyadaki tüm gelişmeleri gerek akademik gerek teknolojik alanda yakından takip etmekte ve uygulamakta. İstanbul Aydın Üniversitesi bu amaçla, küresel eğilimlerin dikkate alındığı ‘uluslararası farkındalık ve yenilikçilik’ anlayışı ile öğrencilerini akademik ve sosyal araştırmacılığa özendirecek uluslararası programlar düzenlemekte. Bugün Avrupa’nın bir çok şehrinde ‘Avrupa’nın Türkiye Algısı’nı değiştirecek panel ve konferanslar serisini dünyanın önde gelen üniversiteleri ile iş birliği yaparak gerçekleştirmeye devam etmekte.”
Sanayi İle İşbirliği
İstanbul Aydın Üniversitesi olarak üniversite-sanayi işbirliğine özel bir önem verdiklerini anlatan Mustafa Aydın, şöyle konuştu:
“Tüm öğrencilerimizin reel sektörle birebir paylaşımda bulunmaları için özel programlar hazırlandı. İstanbul Aydın Üniversitesi, gelişen Türkiye’nin girişimci üniversitesi olarak önde gelen sanayi şirketlerimize girişimci işgücünü oluşturmak için hazır. Teknolojik donanımı ve alt yapısı ile Türkiye’nin tek bir alanda kurulu en büyük laboratuvar kompleksine sahip olan üniversitemiz, Teknoloji ve Sağlık Merkezleri, Uygulama ve Araştırma Merkezleri, Atölyeleri ile öğrenci ve akademisyenlerine dünya standartlarında modern altyapı ve teknoloji imkânları sunmakta.”
2014 Sektör Açısından İyi Geçti
Eğitim sektöründeki gelişmeleri ve beklentileri de değerlendiren Mustafa Aydın, “2014 yılı olumlu gelişmelerle geçti diyebiliriz. Üniversitelerimiz birçok uluslararası işbirliğine imza attı, ülkemizi eğitimde bir cazibe merkezi haline getirmek için ciddi çalışmalar yürütüp başarılar kazandık. 2015 yılı başında 2023 vizyonuna doğru ilerlerken üniversitelerimiz, daha ayrıcalıklı, ve özerk düşünce merkezleri olarak bilim üreten, geleneğini inşa eden, kendi içinde gelişen süreçte bulunmakta” dedi.
10 Fakültede 53 Lisans Programı
Üniversitenin programları ve yerleşkeleri hakkında kısaca bilgi veren Mustafa Aydın, şunları söyledi: “İstanbul Aydın Üniversitesi olarak, 10 fakültede 53 lisans programı, 3 meslek yüksekokulunda 113 ön lisans programı, 4 uzaktan eğitim programı, Yabancı Diller Yüksekokulu, 18 Arastirma merkezi ve Sağlık Bilimleri, Fen Bilimleri ve Sosyal Bilimler olmak uzere 3 Enstitü ile son 7 yıldır Türkiye’nin önde gelen vakif üniversitelerinden biriyiz. Üniversitemiz, mesleki bilgi birikimine sahip, deneyimli ve güçlü akademik kadrosu ile İstanbul Florya, Bahçelievler, Beşiktaş, Kadıköy, Bakırköy ve Tepekent Yerleşkeleri’nde eğitim hayatını sürdürmekte.”
İNOVATİF TURİZM
Turizm sektöründe 27 yıldır faaliyet gösteren Jolly Tur’un, 2014’ü hedeflerine ulaştığı bir yıl olarak kapattığını ifade eden Jolly Tur Genel Müdürü Figen Erkan, 2014 yılında ekim ayı sonunda bir önceki yılın tamamına göre yüzde 34 büyüdüklerini, 2015 yılı için ise yüzde 25 büyüme hedeflediklerini söyledi.
Jolly Tur’un 2015 yılını inovasyona önem vereceği bir yıl olarak planladığını dile getiren Figen Erkan, “Yüzde 100 müşteri memnuniyetine odaklanmış yapısıyla sektörün dikkat çeken isimleri arasındayız. Jolly Tur, 5 yıl önce aldığı ISO 10002 Müşteri Memnuniyeti Yönetimi Belgesi ile konuya verdiği önemi uluslararası platformda kanıtlarken, bu yıl bir kez daha farkını ortaya koydu. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’ndan aldığı ‘Tüketici Memnuniyeti Ödülü’ ile tüketici odaklı bir yapı sergilediğini bir kez daha gösterdi. Müşteriler tarafından daha çok noktada görülmek istenen Jolly Tur, bu doğrultuda ülke genelinde 20 olan AVM ofis sayısını 35’e yükseltti. Ayrıca, tüm Türkiye genelinde ofislerinde çağın gereklerine uygun olarak görsel ve teknolojik renovasyonlar gerçekleştirildi” dedi.
Jolly Blog Açıldı
2012-2013 yıllarında 7 milyon TL’lik teknolojik yatırım ile tüm altyapısını yenileyerek bu alanda pek çok yeniliğe hayat verdildiğini söyleyen Erkan, “Jolly Tur, bu yıl da ‘Jolly Blog’a hayata geçirdi. Jolly Blog’da seyahat severler için dünya ve Türkiye’de yeni keşif noktalarından püf noktalarına kadar yön gösterici pek çok orijinal içerik yer alıyor. Jolly Blog’da ayrıca, seyahat blogerlarının tatil deneyimlerini paylaşacağı, ünlü isimlerin özel deneyimlerini anlatacağı bir bölüm de yer alacak” diye konuştu. 2015’i de trend yaratacak yeniliklerle karşıladıklarının bilgisini veren Erkan, “Tüm departmanlarda aynı anda erken rezervasyon fırsatı ile bir başka yeniliğe daha hayat verdik. Bu fırsatı 17 Kasım 2014 itibariyle misafirlerine sunmaya başladı. Erken rezervasyon kampanyaları, Mayıs 2015 tarihine kadar indirim oranları düşerek devam edecek” dedi.
Butik Paket Tur
Jolly Tur’un erken rezervasyon kapsamında gerçekleştirdiği bir diğer yeniliğin ise yurtdışı turları kapsadığını beliten Erkan, “Geçmiş yıllarda yapılan 200 Euro’ya varan indirimlere ek olarak erken rezervasyon yaptıranlar için hizmette de ayrıcalıklı paketler oluşturduk. Erken rezervasyon ürünlerinin bazılarına ‘ekstra turlar’ı dahil ettik” dedi. Yurtdışı turlarda 2015 için ‘kişiye özel tailormade’ ve ‘butik paket tur anlayışı’nı içerecek konsept çalışmaları olduğunu kaydeden Erkan, “Bu özel hizmet projesi çerçevesinde üst segmente ayrıcalıklı bir deneyim yaşatmayı planlıyoruz. Özellikle uzak mesafe turlarında farklılıklar yaratmaya odaklanıyoruz” dedi.
Seyahat Koruma Paketi
Jolly Tur’un yurtdışı turlarının bu yıl da ‘seyahat koruma paketi’ ile güvence altına alındığının altını çizen Figen Erkan, “Bu çerçevede misafirlerin karşısına çıkabilecek tüm olumsuzlukları dikkate alan Jolly Tur, son dakika aksiliği olarak vize çıkarılamaması, işten çıkartılma ve sağlık sorunları gibi gelişmeleri göz önüne alarak özel bir güvence sistemi geliştirdi. Jolly Tur ekibi, mazeretlerin belgelenmesi durumunda küçük bir kesintiyle tur bedelini iade ediyor” diye konuştu.
Dünyanın Nehirlerine Yolculuk
Son üç yıldır cruise turlarına da uygulanan erken rezervasyon ve ürün yelpazesindeki genişlemeyle birlikte bu turlara yönelik talebin arttığını söyleyen Figen Erkan, “Jolly Tur’un cruise’daki büyümesi yaklaşık yüzde 20 oldu. 2015’te de lüks gemilerle dünyayı keşfettirmeye devam edecek olan Jolly Tur, gelecek yıl da yüzde 30 oranında büyümeyi planlıyor. Adriyatik, Kanarya Adaları ve Yunan Adaları’ndan sonra 2014 yılında Avustralya, Birleşik Arap Emirlikleri, Güney Amerika ve Yeni Zelanda’yı da cruise turlarına ekleyen Jolly Tur, özellikle nehir turlarında ciddi bir büyüme hedefliyor” dedi.
Kültür Turlarında Yeni Dönem
2014’ün, Jolly Tur için kültür turlarında da başarılı bir dönem olarak geride kaldığını ifade eden Figen Erkan, “Misafirlerine yeni ve sürpriz turlarla daha geniş bir ürün yelpazesi sunuyoruz. 2013 yılında Ankara, Bursa, Diyarbakır, Gaziantep ve İzmir çıkışlı kültür turlarını başlatarak sektörde önemli bir yeniliği gerçekleştiren Jolly Tur, 2014 yılında da Türkiye’nin pek çok noktasını yenilik ağına katmıştı. Bu yıl Aydın, Denizli, Edirne, Rize, Trabzon’un yanı sıra birçok ilden hareketli İstanbul ve Anadolu turlarını programına dahil eden Jolly Tur, ezberleri bozacak yenilikleri hayata geçirecek” diye konuştu.
LAPONYA’DAN SONRAKİ HEDEF NEPAL VE TİBET
2014 yılını 2013’e göre kıyasladıklarında aynı ciroyla kapattıkları bir yıl olduğunu ifade eden Pronto Tour Yönetim Kurulu Başkanı Ali Onaran, “2014’ün ilk altı ayı istenilen, beklenilen düzeyde geçmedi. 2014 yılının son çeyreğine geldiğimizde ise yüzde 40’ların üzerinde bir ivmeyle istediğimiz hedefi tutturarak zorlu bir yılı başarıyla tamamladık. Bunda hem erken rezervasyon hem de kış satışları etkili oldu. 2015 yılı için, yüzde 20 büyüme hedefi koyduk. Ekonominin gidişatı ve diğer yan etkenleri de göz önüne alarak bu hedefimizi yüzde 15’ten az olmamak kaydıyla gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. 2015 hedeflerimiz arasında yeni pazarlar, yeni projeler bulunuyor. 2015 için üst segmentte turlar yapmayı planlıyoruz. Laponya ve Kamboçya turlarımız büyük ilgi gördü. Şimdi Hedefimizde Nepal ve Tibet bulunuyor. Örneğin Nepal Tibet turlarını fotoğraf sanatçısı Mehmet Turgut ile gerçekleştireceğiz. Bunun gibi birçok önemli paketler çıkacak” diye konuştu.
İlandır.