Cumhurbaşkanı Erdoğan: Bu şehri CHP zulmünden kurtarmalıyız

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:

Maşallah, meydan gümbür gümbür 31 Mart'a yürüyor. Sevgili İstanbullular, kıymetli hanımefendiler, aziz kardeşlerim sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum.

Bu şehri bu CHP zulmünden kurtarmamız gerekiyor. Gece gündüz demeden çok çalışacağız. Her yerde söylüyorum, İstanbul'daki hemşerilerinizi arayın ve inşallah 1 Nisan'da İstanbul yeniden sahiplerine kavuşsun.

Bu İstanbul ki Kızılelma'dır, bu İstanbul ki Fatih'i dünyanın gördüğü en büyük hakanlardan biri yapmıştır. Bu İstanbul mazlumlara yurt olan anne şehirdir. İstanbul sanat eserine dönüştürülmüş hazinedir.

Bu kardeşinizin de doğup büyüdüğü, her karışına aşkla bağlı olduğu İstanbul bugün bir başka güzel. Bugün burada coşkun akan ırmak misali yatağına sığmayan bir İstanbul görüyorum. Sizlerle birlikte olmaktan büyük memnuniyet duyuyorum. İstanbul'a teşekkür borcumu ifade etmek istiyorum. 14-28 Mayıs seçimlerinde verdiğiniz destek için her birinize şükranlarımı sunuyorum. Murat Kurum'la İstanbul'da yeni bir dönemi başlatacağız. 1 hafta çok çalışacağız.  

İstanbul, senin için ne desek eksik kalır. Biz de sözün bittiği yerde alt-üst yapısı ile sana hizmete talibiz. Türkiye Yüzyılı şehirleri için hazır mıyız?

İnşallah sizlerle birlikte Ramazan'ın bayramı gelmeden 31 Mart'ı milli irade bayramı haline getireceğiz. İstanbul'un belediyecilik hizmetlerinde yeni dönemin kapılarını beraber açacağız. 5 yıllık fetret devrine son vererek eser ve hizmet siyasetini başlatacağız. Rabbim hepinizden razı olsun.

Şu Haliç neydi, rezillik. Orayı çamur deryasından bu kardeşiniz kurtardı. Ve şimdi orada oyun parkları var.

İSTANBUL'DA YİNE ÇÖP ÇUKUR ÇAMUR VAR

Bu kardeşinizi İstanbul'a başkan yaptığınızda İstanbul'un hali çöp çamur çukurdur. CHP işte bu. Ekrem denen arkadaş göreve başladıktan sonra ne değişti, yine çöp çukur çamur. İsraftan bahsediyor, israf sende. Akıllı belediyecilik diyor, nerede akıllı belediyecilik. Akılsız belediyecilik bu.

Kendini İstanbul'un sahibi zanneden, insanını anlamamış olanlarla bir yere varılmaz. Biz 30 yıldır bu şehrin emrindeyiz. Yarım asrı bulan siyasi hayatımız ile bu şehri düşünmediğimiz tek bir günümüz yoktur. Ulaşımı ile, suyu ile, Haliç'i ile, konutu ile İstanbul'u yeni bir lige çıkardık. Utanmadan metro yaptım diyor. İstanbul'daki mevcut metroların tamamı bize ait. Bizden sonra gelen arkadaşlarımız da eser ve hizmet siyasetini sürdürdü. Arkadaşlarımın tamamını şükranla anıyor, Kadir Topbaş abimize Allah'tan rahmet diliyorum. Kazada kaybettiğimiz Fatma Sevim Baltacı kardeşimizi rahmetle yad ediyorum. İstanbul 94 öncesi dönemine dönme emareleri göstermeye başladı. Emekleri olmayan işleri sahiplenme cinlikleri dışında geriye koca kayıp bir 5 yıl kalıyor. İstanbul'a bir şey yapmak için önce hem kafanızın hem kalbinizin hem mesainizin tamamını bu şehre vermeniz gerekiyor. Zamanının yarısı kayakta, yarısı tatilde, yarısı genel başkanını devirmek için geçiyor. Kalan zamanda İstanbul'a bir şey kalmıyor. Kabahatlerini örtmek için engelleniyoruz yalanına sarılıyor. Tüm belediyeler ne alıyorsa İstanbul da almıştır.

Bu şehir 30 yıl geriye gitti, Balya balya, bavul bavul paralar bir yerlerden gelip bir yerlere gidiyor. Kimse bu görüntülerin makul, mantıklı izahını yapamadı. Partiye bina alınmasından vergi kaçırmasına kadar pek çok şey söylendi. Ama hiç vicdanları rahatlatan hiçbir şey duymadık. Siyaset kirlendi. Namuslarına emanet edilen oyları kirlettiler. İstanbul'u kirlettiler. Bir tarafta sadece ben diyenler var, diğer tarafta sadece İstanbul diyenler var. Bir tarafta deprem tehlikesini umursamayanlar var, diğer tarafta projeleri hazır olanlar var. 

Kardeşlerim referanslarınızı nereden verdiğiniz sizin nereden beslendiğinizi gösterir. Bizim referansımız milletimizdir. İstanbul'a kazandırdığımız eserler bizim referansımız. Milli iradenin önündeki engelleri kaldırarak ülkemizi hakim kılmamız bizim referansımızdır. Girdiğimiz 17 seçimin zaferle çıkmamızı da bu referansımıza borçluyuz. Bizimle ilgili bir sürü yalan ve iftira attılar ama hiçbir zaman haklı çıkmadılar. Onlar ne derse desin istismar siyaseti yapmadık. Kimsenin kökeni ile, hayat tarzı ile ilgilenmedik. Ayrımcılığın her çeşidini elimizin tersi ile ittik. Kamu kurumlarımızın kapılarını herkese açık tuttuk. Siyasi rekabetin insanlarımızın arasında fitne unsuru haline getirilmesine müsaade etmedik. Biz 94'te bu şehrin emanetini alırken neredeysek bugün de aynı prensiplere bağlıyız. Tüm renkleriyle, güzellikleriyle Türkiye'yi kucaklayan anlayışla 85 milyona aşkla hizmet ediyoruz. Bundan sonra da aynı şekilde yolumuza devam edeceğiz.

Şu anda diğer genel başkanlar evlerinde ofislerinde yatarken ben 25 vilayete gittim. Çalışacağız, koşacağız. İstanbul olunca konu bu yatırım listesi o kadar uzun ki tek tek anlatmaya kalksak günler yetmez. Şu anda karşımda 650 bin kişi var. Bu meydanda milyona alıştık, bugün ise 650 bin kişi.

Geçtiğimiz 21 yılda İstanbul'a 1 trilyon 650 milyar tutarında kamu yatırımı yaptık. Böyle bir yatırımı kimse yapmadı, ama biz yaptık.