AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu

AK Parti Sözcüsü Çelik'in konuşmasından satır başları şu şekilde:

(Ümit Özdağ'ın kararı) Ben onlar adına konuşamam. Müzakereleri sürüyor, herkesin kendi takdiri. Bir kişi Erdoğan'ı destekleyince linçleniyor. Bu kişilerin demokrasiyle sorunu var. Sinan Beyle ilgili olarak şöyle yaparsa diyerekten övenler şimdi linçliyor. Bu üzücü bir şey. Muharrem Beye de yapıldı bu. Kamuoyu şirketlerinin ezici çoğunluğu yanıldı.

Cumhurbaşkanımızın vatandaşlarımız tarafından desteklendiği ortaya çıktı. Bu siyasal olarak açık bir zafer. Biz yeni bir seçimdeyiz. Açık bir fark yaratılması için çalışıyoruz. Cumhurbaşkanımızın fark atarak seçileceğini düşünüyorum. Cumhurbaşkanımızın da dediği gibi bizim rakibimiz rehavet.

OĞAN'IN DESTEĞİ

Sayısal olarak oran veremem ama Sinan Bey'e çıkan oyların hangi sandıklardan çıktığını biliyoruz. Analiz ettiğimiz de Sinan Beye oy verenlerin önceliği Türkiye'nin bütünlüğü, terörle mücadele, göçmenlerle ilgili konu. Türkiye bir göçmen kampı değildir. Bu insanlar sonsuza kadar burada kalmayacaklar. Onurlu ve gururlu dönüşler olacak. Hepimizin sicil amiri vatandaşımız. Oğan'ın seçmeninden güçlü bir destek bekliyoruz.

Siyaset bilimler içerisinde en çok hangisiyle uyumsuzdur, matematikle uyumsuzdur.

Önemli olan siyasetin nasıl ortaya koyulduğuyla ilgili. Bahsettiğimiz linç kampanyasına vatandaşlarımızın çok tepkili olduğunu görüyorum.

Kılıçdaroğlu'nda şöyle bir problem var, tutarlı bir siyaseti yok. Teröristlerin destek açıklamasını reddetmedi. Ben bu desteği reddediyorum demeliydi. Bunu demedi. Teröre destek veren siyasetçilerle aynı düzlemde duruyordu şimdi birdenbire sahte milliyetçilik elbisesi giydi.

Seçim gecesi çıktı 2 belediye başkanı 13. cumhurbaşkanı Kılıçdaroğlu adına konuşuyoruz dedi. Sandıklar açılmadan seçim sonucunu ilan ettiler. Aylarca bize sandıktan biz çıkarsak saygı duyacak mısınız?

KILIÇDAROĞLU'NUN REFERANDUM AÇIKLAMASI

Bir referandum diyorlar. Şöyle bir referandum olsun bari, Sayın Cumhurbaşkanımızın tutarlı siyasetiyle, yön değiştiren Kılıçdaroğlu. Hesap uzmanı diye övündü, küçük partilere 30'dan fazla vekil kaptırdılar. O partiler CHP'ye müteşekkir değil. Burada büyük fay kırıklığı var.

Biz cumhurbaşkanımız kazandığımızda kaybeden siyasi partiler olacak ama kaybeden vatandaşımız olmayacak.

Vatandaşımızın siyasi bilincini küçümseyenler yanılırlar. En büyük siyaset okulları köylerdeki çay ocaklarının olduğu çardaklar. Çardaklar siyaset okulu olmuş. Baktığınızda ince bir şekilde takip ediyorlar. Cumhurbaşkanımıza büyük bir sahiplenme içerisindeler. Memleketimizde şu işler bu işler yapıldı. Sahiplenme duygusu kılcal damarlara kadar girmiş durumda. 1 hafta sonra Kılıçdaroğlu'nun sahte milliyetçiliğine vatandaşın yüz vereceğini sanmıyorum. Bütün mesele ortada.

Seçim bitmiş, seçimden sonra onları otellerden çıkardılar. depremzedelere hakaret, böyle bir vicdansızlık olabilir mi? Suçu ne? Cumhurbaşkanımıza oy vermek. Bunlar çok acıtıcı ve incitici şeyler. Bunu görüyoruz biz. Kendi belediye başkanlarından gelen açıklamalar. Karman çorman yamalı bohça gibi bir şey.

Türkiye Yüzyılı'na hazırız. Burada bir Adana Müzesi yaptık. Dünyanın 5. büyük müzesi, Türkiye'nin en büyüğü. Benim Kültür Bakanlığım zamanında başlatmıştık.

Kazanımları korumamız gerekiyor. Kazanımları tutarsız siyasete kurban edemeyiz.

Bir espri var ya, bir lokantaya gittiğinizde 'Ne vereyim abime'. Kılıçdaroğlu'nun siyaseti böyle. Kılıçdaroğlu'nun siyaseti yanardöner. Vatandaşımızın siyasi bilinci yüksek. Vatandaşımız tutarlılık arar. Her oturduğuna bir cumhurbaşkanlığı yardımcılığı ya da bakanlık teklif ederek... Bir sentez oluşmuyor. Bu birbiriyle uyuşmayacak bir şey. Bu bir kriz siyaseti. Kılıçdaoğlu'nun tarzıyla CHP yönetilemiyor ki Türkiye yönetilsin.
emokratik yolla iktidara gelmiş liderler arasında en tecrübeli Cumhurbaşkanımız.

Bundan 100 yıl evvel ilk Cumhurbaşkanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 28 Ekim'de 'Yarın Cumhuriyeti ilan edeceğiz' dedi. 100 yıl sonra yine 28 Ekim'de Cumhurbaşkanımız Türkiye Yüzyılı'nı ilan etti. Ben bunu heyecan verici buluyorum. Türkiye'nin ufkunun çok açık olduğunu görüyorum.

Ankara'daki balkon konuşması marka haline geldi. Programda netleşme yok.

Demokrasi bizim için en kıymetli şeydir. Kadınların demokrasi bilincine sahip çıkmasında da dünyadan pozitif ayrılıyor. 28 Mayıs demokrasi şöleni olacak.

KABİNEDE DEĞİŞİKLİK OLACAK MI?

Biz seçime kadar 28 Mayıs dışında bir şey düşünmeyiz. Burada mesele demokrasimiz kazanacak. Cumhurbaşkanımız inşallah açık bir farkla kazanacak.