Ulusoy ‘özel’dir ama tüketiciye de saygılı olmalıdır

BAŞIMA çok ilginç bir olay geldi; paylaşmak istedim. 21.6.2010’de saat 13.00 sıralarında Ulusoy’un Söğütözü tesislerinden 23.6.2006 saat 13.15, Ankara- İstanbul otobüsünden kredi kartımla 2 kişilik bilet aldım.

Seyahatten elde olmayan nedenlerden dolayı vazgeçme durumunda kaldım. 22.06.2010 günü 10.00 civarında aynı yere giderek biletin iptal edilerek ücretinin kredi kartıma iadesini talep ettim. Bankodaki bayan görevli “Bilet ücretinin 28 gün sonra gelip kendilerinden alabileceğimi” söyledi. Şaşırınca ilgili müdürle görüşmek istedim. O da “İsterseniz kredi kartınıza 21 sonra yükleyelim“ dedi. Yasaların üzerinde özel misiniz dediğimde, aynen “Evet Ulusoy özel bir kurumdur. özeldir...” diye cevap verdi. Bu durumun tarafıma yazılı olarak verilmesini istediğimde, böyle bir şey de veremeyeceklerini bildirdiler.
İtirazım devam edince, bilet ücretini tarafıma nakit (neden böyle yaptı hala anlayamadım!) verdi.
Günümüz Türkiyesinde hala tüketici yasalarına ve tüketici kişilere
böyle davranıldıgını özellikle Ulusoy gibi bir firmadan beklemezdim. K.T.

Tarihi doğru okumalı

BAŞBAKAN, sınırda kum torbalarının ardında çömelerek etrafı incelemesini Atatürk’le kıyaslayarak eleştirenlere kızıyor. “Tarih okusunlar” ve “Atatürk’ün resimlerine baksınlar” diyor.
Başbakan’ın Türk tarihini bilmediğini biliyoruz, herhalde okusunlar buyurduğu Gürcü tarihi!
Resimlerine baksınlar diye aşağı çekmeye çalıştığı Atatürk, Çanakkale’de birliğini dinlensinler diye bırakıp cephede yalnız dolaşan ve düşmandan kaçan başka bir birliği geri çevirip saldıran düşmana taarruz ettiren efsane bir komutan.
Bence, Başbakan başına geçtiği milletin ve ülkenin tarihini önce kendi okumalı!
Zafer ÖZGÜR

Bilgi sızdırma


GAZETELERDE hep istihbarat eksikliğine vurgu yapılıyor. Bu mutlaka ki çok çok önemli ancak, bu arada bir başka önemli husus da dikkatlerden kaçıyor gibi geliyor. O da şu: Gazetelerde bir müddettir okuduğum şehit haberlerinin hemen tamamında; baskından çok kısa bir süre önce şehidin, ailesi ile yaptığı telefon görüşmesine yer veriliyor ve şehidin, ailesine “Bu gece operasyona gideceğiz, bana hakkınızı helal edin” veya “Bu gece dağdan dönüyoruz” şeklinde haberler verdiğini öğreniyoruz. Hele o gencin, o an içerisinde bulunduğu psikolojik durumu da düşünürsek kim bilir daha neleri anlatıyorlardır? Bu son olaydan sonra da çeşitli gazetelere baktığımda yine aynı tür haberleri gördüm. Şehitlerin bir kısmı olaydan çok kısa bir süre önce aileleri ile benzer türde telefon görüşmeleri yapmışlar.
Hele son dönemde ülkemizin durumu malum. Kimin kimi, ne için dinlediği belli değil. Sanıyorum o bölgede bu iş çok daha fazla yapılıyordur. Söylenilenler doğru ise, yani işin içinde taşeronlar ve bunlara iş veren bir yerler varsa, bu tür dinlemelerin olmadığını kimse iddia edemez. Dinleyenler için de “Yarın akşam operasyona gidiyoruz” veya “Operasyondan dönüyoruz” şeklindeki bilgiler sanırım çok önemlidir.
Belli ki istihbarat bilgisi alamıyoruz, bari biraz dikkat edilse de, hiç değilse istemeden bir yerlere bilgi sızmasa...
Tabi ki o çocuklar aileleri ile görüşecek, sağlık haberlerini alıp verecekler. Bu iletişim, moral açısından çok önemli ama; TSK’nın bu konuya dikkat ederek varsa bir zaafiyeti gidermesinin de hayati öneme haiz olduğunu düşünüyorum.
Metin YAYKINLIOĞLU

Aman bir felaket yaşanmasın


UZUN zamandan beri tehlikenin başgezdiği bir yoldan bahsetmek istiyorum. Umarım yetkililer bu sese kulak verirler. Seçimlerden önce Park Caddesinin sonunda Yaşamkent’i Alacaatlı köyüne bağlayan çift taraflı gidiş gelişli bulvar yapıldı. Şu anda aktif şekilde kullanılmaktadır. Bu yolun Alacaatlı’ya bağlantı kısmında 3 katlı bir ev tam da bu bulvarın üzerinde kaldığı için yaklaşık 100 metrelik kısım yapılmamış durumda olup karşılıklı iki araç yan yana geçerken sıkıntı yaşamaktadır. Üstelik bu yolu yayalar da kullanmak durumdadır ve yayanın yürüyeceği bir yer de yoktur. Akşam karanlığında eğer ki şöför dikkatliyse yayaya çarpmadan yoldan gitmesi mümkündür. Aynı zamanda başı boş köpeklerin olması ve bu noktada aydınlatmanın yetersiz olması da işin çabası... Bir çok kez konu gündeme gelmiş olmasına rağmen bir ilerleme sağlanamamıştır. Bir felaket yaşanmadan konuya el atılması zaruri hale gelmiştir.
Gökmen KARAKUŞ

Okul müdürüne rotasyona sendikadan destek geldi


DEMOKRAT Eğitimciler Sendikası Genel Sekreteri İshak Çelebi, 5 yılını dolduran bütün okul müdürlerinin rotasyonu uygulamasını desteklediklerini bildirdi.
Çelebi, Milli Eğitim Bakanlığına bağlı 45 bin civarındaki okul ve kurumda 5 yılını dolduran bütün müdürlerin rotasyona tabi tutulmasını, eğitim yönetiminde değişim ve yeniliğe duyulan ihtiyaç adına olumlu bulduklarını belirtti.
Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu’nun, yıllanmış, eskimiş, erkek egemen, statükocu eğitim yöneticisi fotoğrafını değiştirme yönünde önemli bir adım attığını ifade eden Çelebi, uygulamanın okul müdürlerinin yanı sıra, bakanlık ve taşra bürokratları, şube müdürleri, okul müdür yardımcıları dahil tüm eğitim çalışanları ile okul kantin ve yemekhane işletmecilerini de kapsaması gerektiği savundu. Çelebi, açıklamasında şunları kaydetti:
“Rotasyon uygulamasını destekliyoruz. Rotasyon uygulamasının eğitim sistemimize, eğitim çalışanlarına, öğrenci ve velilerimize kadar tüm eğitim bileşenlerinin faydasına olacağı kanaati ve inancındayız..”
Yazarın Tüm Yazıları