Transferde dört gözde bir çürük

ALFABEDEN dört harf, ama beş isim. Soldan sağa büyük çarkta beş kişi. Geçen yıl seçimlerde AKP listelerinden milletvekili seçilenler.

Bilmece gibi. Ama, değil. Herkesin bildiği isimler. Bazıları çok sık, bazıları medyada şöyle böyle boy gösteren tanıdık isimler.

Soldan sağa çark ederken, dördü yeni yuvaya alışmakta pek güçlük çekmiyor. Biri hariç.

Dördü yeni yuvada kendilerini kabul ettirmek için, yırtınıyor. Sözde değil, özde ve safkan AKP’lilere bile taş çıkartacak laflar onlardan geliyor. Biri hariç.

HOOOP DEDİK

Onlardan biri Anayasa ile ilgili, kendi boyunu aşan ve eski kendisiyle çelişen büyük laflar ediyor. Ağzının payını alıyor. Ama, ona asıl zılgıt çeken bir AKP önde geleni:

"Hooop, burası muhafazakar bir parti, öyle her akla gelen söylenmez burada."

O günden beri sesi çıkmaz oluyor. Sigara yasağı genişlerken. O ağzından sigarayı eksik etmiyor.

SABAH OLURSA

Öteki hırçın çıkışlarla kendini hatırlatmak çabasında.

Soldan geliyor ya, kendini kanıtlamak istiyor ya, AKP’nin kendisini "ay bu ne iyi çocukmuş" diyerek, bağrına basmasını bekliyor ya, ne yapması gerek? Çok kolay. Önemli olaylarda en sivri çıkışlara o imza atmak hevesinde.

Kendine biçtiği bu rolü ara sıra hakkıyla oynuyor. Tevfik Fikret’e aykırı, "bir gün bu ülkede sabah olacak" demeden, atını dört nala, bu sefer tersine sürüyor.

BÜYÜK KALE

Üçüncü çocuğun sesini duyan yok.

Yaşıyor mu? Aman, yoksa başına bir şey mi geldi, diye telaşa kapılanlar bile var. Ama, değil. Çok şükür sağlık yerinde, nabız tamam.

İyi bildiği Ege sularında kulaç atarken, aklı fikri yaklaşan yerel seçimlerde. Yeni abilerine, "bu büyük kale nasıl fethedilir" canhıraş feryatlar eşliğinde, plan üstüne plan sunuyor. Büyük kentin inceliklerini anlatıyor. Canını dişine takıyor, yeter ki, kırk yıldır kendisini besleyen kalenin gözünü oysun.

Sessiz ve derinden gidiyor. Yo, filmdeki gibi değil, gerçekten öyle.

KARŞI OY VE RET

Transferlerden dördüncüsü şimdi sanki peri kızı.

O alımlı, o çalımlı, bir zamanlar hiç bir düşüncesinden ödün vermeyen, sular seller gibi ön planda savaşan o bahçe kızı şimdi hayata küskün gibi. Koptuğu yere de kızıyor, geldiği yere de. Koptuğu yere de uzak, geldiği yere de. AKP bir süredir ona kuşkuyla bakıyor. Çünkü:

Meclis komisyonlarında bazı oylamalarda AKP’nin değil, vicdanının sesini dinliyor ve muhalefetle birlikte oy kullanıyor.

Soldan sağa transferde, AKP’ye göre, çürük çıkan o. Her muhalif oylama sonrasında AKP, onun hanesine bir çentik daha atıyor.

CİCİ ÇOCUK

Huzurlarınızda dillere destan bir çarkın öyküsü.

Koptuğu yerde bir zamanlar en çok konuşanlardan biri o. Geldiği yerde, yine çok konuşma rekoruna doğru emin adımlarla ilerliyor. Ama, içerik yüzde yüz ters. E, çark ettin mi, Levent Kırca üslubunda, "olacak o kadar."

AKP asları gözünü ondan ayırmıyor. Önemli bir çıkış mı yapılacak, görev ona veriliyor. "İşte eski solcu bile böyle düşünüyor" imajı yaymak için.

Solun stratejisi ne olabilir? AKP ona soruyor. CHP ne yapabilir? AKP ona soruyor. Solun önü nasıl kesilir? AKP ona soruyor. Sola karşı taktikler ondan. O çocuk cici. O çocuk bir tanelerin nur tanesi.

AKP’liler manzaraya bakıyor, bıyık altından gülümsüyor.
Yazarın Tüm Yazıları