Güncelleme Tarihi:
Hitachi’nin geniş faaliyet alanının teknolojik altyapısını üstlenen ve geleneksel sektörlerden topladığı deneyimle birçok farklı sektöre veri analitiği hizmeti sunan Hitachi Vantara, ulaşımdan enerjiye kadar birçok farklı alanda derin bir tecrübeye sahip.
Bu deneyimin arkasındaki önemli isimlerden biri olan Hitachi Vantara Başkan Yardımcısı ve Global CTO’su Hubert Yoshida, doğu ve batı arasında bir köprü vazifesi gören Türkiye’nin önemli ve büyük bir pazar olduğunu ve bu pazara duydukları güven nedeniyle de yatırımlarını ara vermeden sürdürdüklerini ifade ederken, en önemli yatırımı sağlık alanında yaptıklarının özellikle altını çizdi. Yoshida sözlerine şu ifadelerle devam etti: “Dünyada sağlık hizmetleri alanındaki beş genel merkezimizden birini geçen sene İstanbul’da açtık ki bu hamlemiz pazara olan inancımızın net bir göstergesidir. Avrupa’nın en büyük havalimanı unvanına sahip İstanbul Havalimanı ile birlikte yeni bir turizm dalgasının geleceğini öngörüyoruz. İstanbul'dan başlayarak 65 farklı ülkeye birden sağlık alanında hizmet verebilme imkanımız var. Dolayısıyla İstanbul’un konumu oldukça kritik”
Türkiye pazarında sağlık alanında kamu ve özel sektör iş birliğiyle yapılan bazı ilgi çekici yatırımlar olduğuna da değinen Yoshida sözlerini söyle sürdürdü: “4 binden fazla yataklı şehir hastaneleri yolda. Yeni teknolojiler de geliyor. ABD'de ve Japonya'da kurduğumuz Hitachi’nin Proton Therapy sistemini sağlık alanında ayrışabilmek adına Türkiye’de de hayata geçirmek istiyoruz ve konuyla ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Kamu ve özel sektör iş birliği modeliyle bu sistem Avrupa ve Orta Doğu’da bu beceriye sahip tek teknoloji olacak.
Akıllı olmak yetmez veriyi de maden gibi işleyebilmeli
Hitachi Vantara sadece sağlık alanında değil, enerji ve Nesnelerin İnterneti konularının sıklıkla ele alındığı Akıllı Şehirler projelerine de ilgi gösteriyor. Akıllı şehir projelerinde gerçek zamanlı veri akışının öneminin farkında olan firma, farklı alanlardan açığa çıkan verilerin koordinasyonu ve analitiğin birleşimini kullanarak, verimli bir sonuç çıkacak biçimde bu verileri işliyor ve analiz ediyor. Bu bağlamda akıllı şehirlerde sensörlerin önemine değinen Hubert Yoshida, “Sensörlerin akıllı şehirlerde yaygınlaşması, Nesnelerin İnterneti konusunu da beraberinde getirdi ve bu konunun öne çıkmasını sağladı. Akıllı şehirlerde internete bağlanan araçlar veya enerji verimliliği sağlayan tesisler gibi örnekler üzerinden doğru yerde ve zamanda toplanan veriler, arka plandaki sistemin işlemesi için kilometre taşı görevi görüyor” dedi.
“Dijitalleşme seviyesi kalkınmayla doğru orantılı”
Birleşmiş milletler dijitalleşmeyi birçok farklı açıdan inceliyor. Birçok bilgiyi ve veriyi bir araya getirerek bir sonuca ulaşmaya çalışıyor. Örneğin inceleme yaptığı ülkede kişi başına düşen milli gelir de bu inceleme noktalarından biri. Türkiye’yi bu açıdan değerlendirdiğimiz zaman, dijitalleşmede 100 üzerinden 70 puan alabileceğini tamamen kişisel bir değerlendirmeyle dile getiren Hubert Yoshida, “Bu puan bence ortalamanın üzerinde ve yüksek bir puan fakat kişi başına düşen milli gelire baktığımız zaman o kadar yüksek değil. Benzer bir durum Güney Kore’de de var. 5G altyapıları hazır, tüm dünyada tanınan dev markaları var fakat milli gelirleri istenilen seviyede değil” dedi.