Güncelleme Tarihi:
Elektrikli araçlar konusundaki gelişmeler çok hızlı ilerliyor. Araştırmalar, batarya fiyatlarının hızla düştüğünü, buna bağlı olarak menzillerin arttığını ve hızlı şarj istasyonlarının da giderek yaygınlaştığını gösteriyor.
AA muhabirinin TEB Cetelem Gözlemevi 2019 raporundan derlediği bilgilere göre, belirli teknik özellikleri sayesinde elektrikli taşıtlar çevresel, ekonomik, endüstriyel ve toplumsal olarak bazı çözümler sunuyor. Fakat gelişim süreçlerindeki bazı olası engeller kadar, devam etmekte olan teknik ve organizasyonel konular da dikkati çekiyor.
Söz konusu engeller atlatıldığında, sürücülerin bu yeniliğin gücünden ve kolaylıklarından tam olarak faydalanabileceği düşünülüyor.
Tüketicilerin algısı ve istekleri değişti
Raporun sonuçlarına göre, elektrikli taşıtlarla ilgili olarak 2012 yılında gerçekleştirilen Gözlemevi araştırması ile 2019'da yapılan araştırma arasında geçen süre içerisinde elektrikli taşıtların altyapı ve yasal düzenlemeleri ile ilgili konularda önemli ilerlemeler kaydedildi. Tüketicilerin algısı ve istekleri de bu süre içerisinde değişti.
Söz konusu süre içerisinde gerçekleştirilen tanıtım çalışmaları ve yollarda görülen ilk modeller sayesinde insanlar gün geçtikçe bu yeni ürünü daha çok benimsedi.
2012 yılında yapılan anket çalışmasında, insanların ürünün sahip olduğu teknolojiye yeterince güvenmemesi, bu ürünü satın almama nedeni olarak üçüncü sırada yer alıyorken, bugün bu unsurun bir satın almama nedeni olarak altıncı sırada olması, gün geçtikçe bu ürünü benimsediklerinin bir kanıtı olarak gösteriliyor.
Fiyat ve menzil konusu, elektrikli taşıtların benimsenmesini öteliyor
Günümüzde elektrikli araçların sınırlı menzili, başlıca zayıf yön olarak öne çıkarken, bunun müşteriler tarafından kabulünü sağlamanın göz ardı edilemeyecek bir engel olduğu görülüyor.
Ayrıca, sürücülerin, elektrikli taşıtlar için önemli bir ölçüt olarak gördükleri satın alma fiyatı ve menzil, son yıllarda çok fazla gelişme göstermezken, bu unsur halen insanların elektrikli taşıtları benimsemesinin önündeki en büyük engellerden biri olarak değerlendiriliyor. Fakat kullanım giderlerindeki tasarruf miktarlarında pozitif yönde gelişmeler de kaydedildi.
Elektrikli taşıtlarla ilgili algıların, büyük olasılıkla elektrikli taşıtların cazibesinin artması nedeniyle önemli derecede geliştiği görülüyor. Avrupa'da bir elektrikli taşıt için daha fazla ödemeye razı olan insanların oranı 2012 yılı ile kıyaslandığında 7 puan yükseldi.
Pil şarj süresi ve menzil tüketicileri düşündürüyor
Öte yandan, aralarında Türkiye’nin de olduğu 16 ülkede, yaşları 18 ila 65 arasında değişen 10 bin 600 kişiyle gerçekleştirilen araştırma, tüketicilerin elektrikli araçlarla ilgili düşüncelerini de ortaya koydu.
Rapora göre, 2030 yılında dünyada satılan araçların yüzde 25'ini elektrikli araçların oluşturması öngörülüyor. Bunun, satın almanın teşvik edildiği Çin'de yüzde 36’ya, Norveç'te ise 39'a kadar yükselmesi bekleniyor. Araştırmaya katılan Türk sürücülerin beyanlarına göre ise Türkiye'de satılacak araçların yüzde 29'unu elektrikliler oluşturacak.
Türk tüketicilerin elektrikli araçlara bakış açısı ele alındığında, elektrikli taşıt almama gerekçesi olarak ilk sırada araçların çok pahalı olması geliyor. Pil şarj süresinin uzun, buna karşın menzilin kısa olması da Türk tüketicilerin elektrikli araçlarla arasındaki mesafeyi uzatıyor.
Türk sürücüleri elektrikli araçlardan uzak tutan bir diğer neden ise günde ortalama 83 kilometre yol katetmeleri... Bu dünya ortalamasının 32 kilometre üzerinde seyrediyor. Olumsuz verilere rağmen gelecek 5 yıl içinde elektrikli bir otomobil alabileceğini söyleyen Türk sürücü oranı yüzde 60 olurken, bu oran yüzde 43 olan dünya ortalamasının 17 puan üzerinde gerçekleşti.
2022'den itibaren 60'ı aşkın tam elektrikli otomobilin piyasaya çıkması bekleniyor
2022'den itibaren 60'ın üzerinde tam elektrikli otomobilin piyasaya çıkması bekleniyor.
Türkiye'nin Otomobili Girişim Grubu (TOGG) tarafından üretilen "Türkiye'nin otomobilinin" de 2022 yılında C segmentte elektrikli SUV araçla pazara girmesi öngörülüyor.
Ülkeler de elektrikli taşıtların gelişimini büyük ölçüde alım teşvikleri ile destekliyor.
Bataryaların ucuzlayacak olması, elektrikli araçların 2030 yılından itibaren yaygınlaşmasının birinci nedeni olarak gösteriliyor. 2010 yılında 1 kilovatsaat için bin dolarlık bir maliyet söz konusuyken, bu rakam günümüzde 5’te bir oranında geriledi. Gelecekte bu maliyetin 150 doların altına inmesi bekleniyor.