‘Teknoloji’ deyince aklımız gidiyor!

Güncelleme Tarihi:

‘Teknoloji’ deyince aklımız gidiyor
Oluşturulma Tarihi: Mart 01, 2016 10:03

Hasta olmak akciğeriniz, bağırsaklarınız ya da idrar yollarınızın tekelinde değil. Adına akıl dediğimiz soyut düzenek de düzenli olarak hastalıklardan müzdarip olabiliyor. Dijital hayatın (biraz alacaklı gibi) kapımızı çalıp ayakkabılarını çıkarmadan içeri girdiği bu çağda, teknoloji de mental bozukluk evreninde önemli bir alan kaplamaya başladı.

Haberin Devamı

Girişi de yaptık, o halde insan beynine kısa devre yaptıran teknolojik hallere göz atabiliriz.

TELEFONUM TİTREDİ SENDROMU

Akıllı telefonunuzu ender olarak elinizden bırakıp cebinize koydunuz, sonra bir anda titrediğini hissettiniz. Ancak elinize aldığınızda ekranda hiç bildirim yoktu. Telefon zaten sessizdeydi. Ve hatta belki telefonunuz cebinizde bile değildi.

Evet, bir miktar tuhafsınız ama yalnız değilsiniz. Kendini iyi bir mobil kullanıcı olarak tanımlayan kişilerin yüzde 70’i ‘Telefonum Titredi Sendromu’nu yaşamakta.

iDisorder kitabının yazarı Dr. Larry Rosen’e göre beynimiz geçmişte parmağıyla kazıyıp geçtiği kaşıntı, atma (ya da sadece pantolunun teması) gibi sıradan durumları, bugünlerde ‘Dünya beni çağırıyor, hemen onu kurtarmalıyım’ diyerek karşılamaya başlıyor. Çünkü vücudumuzun parçası haline gelen küçük kutu, aslında aklımızın da bir uzvu artık.

Haberin Devamı

Çözüm önerim: Telefonu ya elinizde tutun ya da masaya koyun. Karşınızda gücendireceğiniz 3 dosta karşı Facebook’ta (sokakta selam vermeyecek olsanız da) ‘like’larını hortumlayacağınız 500 arkadaşınız var.  

MOBİLSİZLİK FOBİSİ

Geçtiğimiz yıl, bu satırlarda ‘Sevgilinizi mi yoksa cep telefonunuzu mu evde unutursanız daha çok yıkılırsınız?’ diye sormuştum. Yanıt Nomophobia (Mobilsizlik fobisi) rahatsızlığının detaylarında saklı. Telefonsuz kalmanın birçok nedeni olabilir. Cihazı evde unutmak, pilin bitmesi, şarj aletinin olmaması, Starbucks’ta priz bulamamak gibi. Çok fazla birinci dünya problemi gibi görünse de sözkonusu mental bozukluğu tedavi etmek için özel merkezler açıldığını söylemek gerek. Bildirim bağımlılığından ve geride kalma korkusundan ötürü telefonsuzluk birçok insanda ciddi kaygı ataklarına neden oluyor.

Çözüm önerim: Koli bant

FACEBOOK DEPRESYONU 

Gerçek dünya: İnsanların mutlu olmak için çabaladığı yer.

Facebook dünyası: Bunu başaramadıklarını sakladıkları yer.

Facebook’ta yaratılan mutluluk ve başarı ütopyası (herkesin kendi sahteliğinin farkında olması nedeniyle) kişilerdeki yetersizlik duygusunu besliyor.  Yapılan araştırmalar, özellikle gençlerde Facebook’ta geçirilen süre ile depresyon arasında pozitif bir ilişki olduğunu gösteriyor.

Haberin Devamı

Çözüm önerim: Kafayı rahatlatın, herkes mutsuz.

SİBER KONDURMA

Bir insanın Twitter ölümü ve gerçek vefatı nasıl hep eş zamanlı olamıyorsa, internetin hastalık teşhisleri ile doktorlarınki de genelde senkron sorunu yaşıyor. Cyberchondria da (Mükemmel çevirdim, kabul edin) internette okuduğu hastalığın kendisinde olduğuna ikna olmaya deniyor.  ‘Şeytan tırnağı’ diye arattığınızda ‘Parmağınız düşecek!’ diye karşımıza çıkan Google, hastalık  hastalarına pek yaramadığı gibi ciddi kaygı ataklarına neden olmakta.

Çözüm önerim: Aile hekimi. Doktor girmeyen eve internet girer.

 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!