Güncelleme Tarihi:
Nisan ayında bir aile, İrlanda’da kiraladıkları bir evin oturma odasındaki yangın alarmına gizlenmiş kamera ile çekilen görüntülerinin canlı yayınlandığını keşfetti. Bu olay, son dönemde ortaya çıkan çok sayıda benzer vakadan yalnızca biriydi. Gizli gözetleme faaliyetleri, seyahat edenler için her geçen gün daha da büyüyen bir risk haline geldi. Seyahatte olanların karşı karşıya kaldığı diğer riskler arasında dizüstü bilgisayar ve telefonlar gibi dijital cihazların ve içlerindeki bilgilerin hedef alınması bulunuyor. Kaspersky Lab güvenlik araştırmacıları bu alandaki tecrübelerine dayanarak seyahatlerde karşılaşılabilecek risklerin bir listesini hazırladı ve kullanıcıların kendilerini bunlara karşı koruması için pratik ve kolay yollar gösterdi.
Örneğin, otel odanızda veya kiraladığınız dairede sizi gözetleyen bir gizli kamera veya mikrofon bulunmadığından emin olmak için araştırmacılar, yanınızda radyo frekans tarayıcı, LED ve kırmızı camdan oluşan küçük bir araç (internet üzerinden satın alınabilir) taşımanızı öneriyor.
Bu araç, elektromanyetik dalga yayan kaynakları (çoğu kablosuz mikrofon ve kamera bunu yapar) arayarak gizli kameraları bulmanızı sağlıyor. Kameraların lensleri ışığı diğer yüzeylere göre çok daha belirgin bir şekilde yansıtır. Bu nedenle, LED ışığı kameranın üzerine tutup kırmızı camdan baktığınızda parlak kırmızı bir nokta görürsünüz.
Kızılötesi aydınlatma kullanan kameraları tespit etmek için mobil telefonunuzu da kullanabilirsiniz. Telefonlardaki kameralar kızılötesi ışınları tespit edebilir. Ancak, iPhone gibi bazı ürünlerdeki kızılötesi ışın filtresinin bunun için çok güçlü olduğunu aklınızdan çıkarmayın.
Gizli kablolu mikrofonlardan kaçınmak için arka planda gürültü yapmanız gerekiyor. Musluktan akan su sesi veya Noisli gibi hizmetleri kullanarak elde edebileceğiniz diğer sesler sayesinde neredeyse tüm gizli ses kayıtlarını engelleyebilirsiniz.
Kaspersky Lab Güvenlik Araştırmacısı Marco Preuss, “Güvenlik araştırmacıları olarak sürekli seyahat ediyoruz ve potansiyel güvenlik tehditlerinin sürekli farkındayız. Kiralık yerlerde kalanların gizli kameralarla izlenmesi yalnızca filmlerde görebileceğiniz bir şey değil, bunlar gerçekte de yaşanıyor. Kendinizi güvende hissetmek için yüksek teknoloji ve pahalı önlemler kullanmanız şart değil. Basit bir kit ve sağduyu ile dijital cihazlarınızı ve bilgilerinizi koruyup tatilinizin tadını çıkarabilirsiniz.” dedi.
Araştırmacıların paylaştığı başlıca ipuçları arasında şunlar yer alıyor:
Cihazlarınız başta olmak üzere hiçbir eşyanızı hiçbir yerde başıboş bırakmayın. Otel odanızdan ayrılırken tüm cihazlarınızı yanınıza alın.
Kitinizin parolayla korunduğundan ve içindeki bilgilerin şifreli olduğundan emin olun. Güncel Android ve iOS sürümlerine sahip cihazlar parola ile korunur ve şifrelenmiştir. Windows için tam disk şifreleme özelliği olan BitLocker’ı nasıl etkinleştireceğinizi buradan öğrenebilirsiniz. Aynı özelliğin macOS versiyonu olan FileVault hakkında ise buradan bilgi alabilirsiniz.
Dizüstü bilgisayarınızın kendi klavyesini ve kablolu bir fare kullanarak güvensiz Wi-Fi bağlantılarının risklerinden kaçının.
İki yönlü aynaların nasıl tespit edileceğini öğrenin. Bunlar çok nadir olsa da görülebiliyor. Parmağınızı aynanın yüzeyine koyun. Parmağınız ile yansıması arasında bir boşluk varsa bu normal bir aynadır.Boşluk yoksa aynanın iki yönlü olma ihtimali vardır.