Güncelleme Tarihi:
SAP’nin bugüne kadarki en güçlü konumunda bulunduğunu belirten SAP CEO’su Bill McDermott, ikinci çeyrek sonuçlarına ilişkin şöyle konuştu;
“Başarıyla geride bıraktığımız bu çeyrek dönem, SAP’nin 8 yıllık tutarlı ve kârlı büyüme yolculuğunun en son parçasıdır. S/4HANA’nın ve geniş bulut portföyümüzün hızla benimsenmesi ile stratejimizin başarısı bir kez daha tescillenmiş oldu. Yılın ikinci yarısında da aynı ivmenin devam etmesini bekliyor ve tüm yıla ilişkin öngörümüzü güvenle yükseltiyoruz.”
Yakaladıkları müthiş ivmenin toplam gelirlerde çift haneli büyüme ile devam ettiğinin altını çizen SAP CFO’su (SAP Finans Başkanı) Luka Mucic ise ikinci çeyrek sonuçlarına dair şu açıklamalarda bulundu;
“Yılın ilk yarısında gerçekleşen bulut ve yazılım gelirleri büyüme oranı, yılın tamamına ilişkin öngörümüzün üst sınırında bulunuyor. Güçlü büyümemize ve nakit üretimimize dayalı olarak; ikinci yarıda 500 milyon Euro’ya varan bir hisse geri alımı başlatarak SAP’nin bu başarısını hissedarlarımızla paylaşmaktan büyük mutluluk duyuyoruz.”
2017 İkinci Çeyrek Finansal Verileri
Kurumsal uygulama ve yazılım alanın dünya lideri SAP SE (NYSE:SAP), 30 Haziran 2017’de sona eren yılın ikinci çeyreğine dair finansal sonuçlarını açıkladı. Sonuçlara göre, SAP’nin buluttaki hızlı büyümesi 2017’nin ikinci çeyreğinde de devam etti. Yeni bulut abonelikleri1 %33 artarak (sabit kurda %33) 340 milyon Euro’ya ulaştı. IFRS ve IFRS dışı bulut abonelikleri ve destek gelirleri ise geçen yıla göre %29 artarak (sabit kurda %27) 932 milyon Euro olarak gerçekleşti. IFRS ve IFRS dışı yazılım gelirleri, bir yıl önceki aynı döneme kıyasla %5 artarak 1,09 Euro oldu (sabit kurda %4). Yeni bulut ve yazılım lisans satışı2 ikinci çeyrekte 2016’nın aynı dönemine göre %20’den fazla arttı. IFRS ve IFRS dışı bulut ve yazılım gelirleri %9 oranında bir artış ile (sabit kurda %8) 4,76 milyar Euro oldu ve SAP’nin “öngörülebilir gelirleri”, yani bulut aboneliklerinin ve destek gelirlerinin toplamı ve yazılım destek gelirleri, toplam gelirin %63’üne ulaştı.
2017’nin ikinci çeyreğinde IFRS faaliyet kârı %27 düşerek 926 milyon Euro oldu. IFRS dışı faaliyet kârı %4 artarak 1,57 milyar Euro olarak gerçekleşti (sabit kurda %3). Hisse başına IFRS kazanç %18 düşerek 0,56 Euro oldu. IFRS dışı hisse başı kazanç ise %14 artarak 0,94 Euro oldu. IFRS faaliyet kârı ve hisse başı kazanç, özellikle yeniden yapılandırmayla bağlantılı maliyetlerdeki ve ikinci çeyrekteki hisse bazlı yan ödeme masraflarındaki güçlü artıştan etkilendi.
2017’nin ilk altı ayındaki işletme nakit akışı 3,51 milyar Euro oldu. Bu rakam, 2016’nın aynı dönemine oranla %20’lik artış anlamına geliyor. Serbest nakit akışı da yıldan yıla %15 artarak 2,90 milyar Euro seviyesine ulaştı. Çeyrek sonunda, net borç miktarı 1,79 milyar Euro seviyesinde gerçekleşerek, bir önceki yılın aynı dönemine oranla 2,5 milyar Euro tutarında iyileşme sağlandı. SAP’nin güçlü bir büyüme sergilemesi ve nakit üretmesi, hisse değerini artırmaya yönelik sermaye dağılımı konusunda önemli esneklik sağlıyor. SAP, 2017’nin ikinci yarısı için beklenen nakit akışı iyileştirmeyi değerlendirdikten sonra, şirketin sermaye dağılımındaki öncelikleri doğrultusunda, 2017’de 500 milyon Euro’ya varan hisse geri alımına karar verdi. Hisse geri alımı kısa bir süre içerisinde başlayacak ve farklı dilimler halinde yürütülecek.
1 Yeni bulut abonelikleri, bulut abonelikleri ve destek gelirleri olarak sınıflandırılması beklenen ve belirli bir dönemde yeni müşteri satın almalarından ve mevcut müşterilerin ek satın almalarından kaynaklanan sipariş girişlerinden oluşmaktadır. Mevcut sözleşmelerin yenilenmesine ilişkin siparişler dahil değildir. Sipariş tutarının taahhüt edilmiş olması gerekmektedir. Bu nedenle, kullanım başına ödeme yapılan ve minimum tüketim taahhüdü verilmeyen iş ağı işlem ücretleri bu tutara yansıtılmamaktadır (örn. SAP Ariba ve SAP Fieldglass işlem bazlı ücretleri). Dahil edilen tutarlar genellikle yıllık olarak hesaplanmaktadır (yıllık sözleşme değeri ACV).
2 Yeni bulut ve yazılım lisans siparişleri girişi, yeni bulut sipariş girişlerinden ve yazılım lisans sipariş girişlerinden oluşmaktadır. Yeni bulut sipariş girişlerinin ölçüm sistemi, yukarıda açıklanan yeni bulut sipariş ölçüm sistemi ile benzer olmakla birlikte, tek bir fark vardır: Yeni bulut sipariş girişlerinde, siparişlerin toplam sözleşme değeri (TCV) ele alınırken, yeni bulut aboneliği ölçümünde siparişin yıllık esasa indirgenmiş sözleşme değeri (ACV) ele alınmaktadır. Yazılım lisans siparişlerinin girişi ise, yazılım lisans geliri olarak sınıflandırılması beklenen ve belirli bir dönemde alınan siparişlerin tamamının toplamıdır. Yazılım lisanslarıyla birlikte satılan destek hizmetleri, yazılım lisans sipariş girişleri ölçüm sistemine dahil değildir.