Salgın sürecinde kapalı alanlarda havalandırma önemli
Güncelleme Tarihi:
Dünya bir yandan Covid-19 salgını ile mücadele ederken diğer yandan okulları en güvenli biçimde açmaya çalışıyor. Ancak önümüzdeki sonbahar ve kış ayları yüksek riskli dönem olarak görülüyor. Bunun nedenlerinden biri de kapalı alanlarda bir araya gelen daha fazla insanın aynı havayı soluyacak olması.
Yapılan son araştırmalara göre 10-19 yaş grubunun virüs bulaştırma riskinin daha yüksek olduğunu belirten hekimler, maskeye ilaveten okullarda öğrenciler arası yaklaşık 2 metre mesafe olması gerektiğine dikkat çekiyorlar. Öte yandan çevre koşulları ve hava kalitesi de giderek önem kazanıyor. Geçtiğimiz günlerde ABD Kaliforniya’da akciğere hasar vererek Covid-19’a zemin oluşturduğu düşünülen kirli havayı iyileştirmek için yeni bir yasa tasarısı kabul edildi. Tasarıya göre, okullarda yeni önlemler alınırken, karbondioksit miktarını düşürmek için de elektrikli araçlar teşvik edilecek.
Kapalı alanlardaki havanın temizliği de önümüzdeki günlerde en çok konuşulacak konulardan biri gibi görünüyor. Okul, ofis, AVM, kreş gibi insan yoğunluğunun fazla olduğu noktalardaki havalandırma sistemleri konusunda görüşünü aldığım İklimlendirme Soğutma Klima İmalatçıları Derneği (İSKİD) Yönetim Kurulu Başkanı Ozan Atasoy, uygulanması gereken tedbirlerin olduğunu ve doğru adımlarla iç hava kalitesinin yükseltilebileceğini belirtiyor.
Kreşlerde ve okullarda hava kalitesine dikkat!
Aileleri yakından ilgilendiren okul ve kreşlerde dikkat edilmesi gereken havalandırma koşullarına değinen Atasoy, “Tüm hava perdelerinin kapalı konumda olması, bir kişiden fazla kişiye hitap eden ya da ziyaretçi veya öğrenci kabul edilen odalardaki tüm re-sirküle hava ile çalışan cihazların kapalı konumda tutulması, dikkat edilmesi gereken konuların başında geliyor. İklim koşulları müsait ise kesinlikle pencere ve kapılar açık olarak ders yapılmalıdır. Eğer camların açılması mümkün değilse, dersliklerde yüzde 100 taze havalı, filtreli ısı geri kazanımlı havalandırma cihazları kullanılmasını öneriyoruz. Taze havalı havalandırma sadece pandemi döneminde değil okullarımızdaki dersliklerde öğrencilerimizin sağlığı için zaten uygulanması gereken bir ihtiyaçtır. Bu dönemde konuya ilişkin farkındalıkta artış olduğunu gözlemliyoruz. Tuvalet aspiratörlerinin 7/24 kesintisiz çalıştırılması, tuvaletlerde negatif basınç sağlanması altını çizdiğimiz bir diğer önemli nokta.” dedi.
Ofis, AVM gibi kapalı alanlarda önlem almalı
Ofise dönüşlerin hızlandığı bu dönemde başta maske ve mesafe olmak üzere tüm tedbirlere uyulması gerekiyor. “Ofislerde bulunan taze hava santrallerinin ve karışım havalı klima santrallerinin yüzde 100 taze hava ile çalıştırılmasına, yüz 100 taze havalı klima santralinde debi artırımı ihtiyacı söz konusu ise fan debisini artırmaya özen göstermek gerekiyor. Klima santrali egzoz atış panjuru ile taze hava emiş panjuru arasında en az 10 metre mesafe olması ve taze hava emiş ağzı riskli ise taze hava girişinde HEPA filtre ve/veya UV-C kullanılması, dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta.” diyen Atasoy, “ İç ortam havasını kullanarak ısıtma ve soğutma yapan Fancoil, Split Klima, VRF, Isı Pompası gibi cihazların bu dönemde kullanılması gerekiyorsa mutlaka emiş havası HEPA Filtre sistemlerinden geçirilerek filtre edilmeli ya da taze hava bu cihazlar üzerinden geçirilmeli. Cihazların ortam havasını kullanarak hava sirkülasyonu ile virüsü ortama yayması engellenmelidir. Bu tedbirlerin alınmadığı durumlarda iç üniteler pandemi döneminde mecbur kalınmadıkça kullanılmamalıdır.” uyarısında bulundu.
Gerek kapalı gerekse açık alanda soluduğumuz havanın temiz olması giderek önem kazanıyor. Temiz hava için kapalı alanlarda gerekli tedbirleri alırken açık alanlarda daha fazla yeşile ihtiyacımız var.