Perakende şirketler, teknoloji şirketlerine dönüşüyor

Birleşik Krallık’ta faaliyet gösteren 807 Woolworths mağazasının sonuncusu, Ocak 2009’da kapanmıştı. Ülkenin ikonik perakende zincirlerinden birinin kapanması, caddelerde bulunan mağazaların değişim hızına ayak uyduramadıklarını hatta sektör devlerinin bile bu dönüşüm karşısında zorlandığını ortaya koymuştu. Benzer şekilde bu dönüşümdeki kazazede şirketlerden biri de oyuncak ürünleri satışı yapan New York merkezli Toys R Us oldu. Müşterilerin internet aracılığıyla daha fazla ürün seçeneğine sahip olması, perakende şirketler için teknolojinin kullanımını kaçınılmaz hale geldi. Bu yazımda derlediğim 10 perakende şirketi artırılmış ve sanal gerçeklik, 3D baskı, yapay zeka, veri analizi gibi inovatif teknolojilerle e-ticaret çağında rekabete devam edebiliyor.

Walmart: 2015 yılında sanal gerçeklik eğitimi geliştirmek için STRIVR ile ortaklık kurdu. Çalışan eğitiminde sanal gerçeklik teknolojisini kullanan Walmart, özellikle Black Friday günleri için çalışan verimliliğine odaklanıyor.

Ocado: Aslında bir e-ticaret perakendecisi olan Ocado, online ve fiziksel alışveriş deneyimini bir arada sunmaya çalışıyor. Ocado, müşterilerinin isteklerini analiz etmek için yapay zeka ve veri analizi kullanmasının yanı sıra robotlarla sürücüsüz teslimatlar için çalışıyor. İşbirlikçi robotlar, müşterilere siparişlerini ulaştırarak daha hızlı bir teslimatı mümkün hale getiriyor.

Tesco: 2013 yılında benzin istasyonlarında yüz tanıma ile hedef odaklı reklamcılık deneyen Tesco, bir müşterinin cinsiyeti ve yaşını hesaplayarak, süpermarket zincirinin bu demografiye uygun promosyonlar ve reklamlar sunmasını hedef alıyor. Ancak bu uygulama, kişisel verilerin gizliliği konusunda tartışmalara neden oldu. Özellikle self servis alışveriş için hedeflenen bu sistem, veri güvenliği kaygılarından dolayı henüz yaygın bir şekilde kullanılamıyor.

Starbucks: Lokasyon odaklı pazarlama tekniklerinden geofencing’i kullanan Starbucks, belirlenen konumda olan müşterilerine farklı önerilerde bulunabiliyor. Örneğin, müşterilerine hangi kahveleri içebileceği veya neler yiyebileceği önerilebiliyor. GPS ve RFID teknolojisinden faydalanan geofencing, müşterilerin ön sipariş veya çevrimiçi siparişlerinde de önemli bir rol oynuyor.

American Apparel: Birçok müşteri ürün bilgilerini kapsamlı olarak görebildikleri ve diğer kullanıcıların yorumlarına ulaşabildikleri için çevrimiçi alışverişi tercih ediyor. Kuzey Amerikalı giyim üreticisi American Apparel, müşterilerine teknoloji odaklı bir çözüm sunmak için artırılmış gerçeklik teknolojisinden faydalanıyor. Müşteriler herhangi bir ürünün görüntüsünü sisteme yüklediklerinde ürün bilgilerini, stok durumunu, ek boyutlandırma bilgilerini, renk seçeneklerini ve kullanıcı yorumlarını görebiliyor.

Shapeways: Şirket, müşterilere 3D baskı malzemelerini kullanarak kendi benzersiz ürünlerini oluşturma fırsatı sunuyor. Böylelikle müşterilere hızlı ve uygun maliyetli bir seçenek sağlanıyor.

Zara: Moda markası Zara, 2018 yılının sonlarında cadde üzerinde bulunan mağazalarında self servis makineleri kullanacağını açıklamıştı. Makinelerin, müşterilerin elindeki ürünleri tanıyabileceği, böylelikle barkod okutmaya gerek kalmayacağı belirtilmişti. Bu sayede müşterilerin daha hızlı bir şekilde alışveriş yapması hedefleniyor.

Richline Group: Mücevher satıcısı Richline Group, kuyumculukta kullanılan elmasları, taşları ve mineralleri blockchain üzerinden izlemek için IBM ile birlikte çalıştığını açıkladı. Blockchain ile hem müşteriler hem şirketler, mücevherlerin tedarik zincirine tamamıyla hakim olabilecek. Blockchain sayesinde pırlantaların veya değerli taşların yolculuğu ilk satıştan son satışa kadar izlenebilecek.

Lowe’s: ABD merkezli donanım şirketi Lowe’s, LoweBot adlı bir müşteri hizmetleri robotu geliştirdi. LoweBot, mağaza içerisinde ürünleri bulabiliyor, basit soruları cevaplayabiliyor ve envanteri takip edebiliyor.

L’Oréal Paris: Kişiselleştirmenin en zor olduğu sektörlerin arasında kozmetik yer alıyor. Her insanın ten ve saç rengi farklı olduğu için ürün tercihleri de farklılık göstermektedir. L'Oréal Paris, kullanıcıların sanal makyaj yapmalarını sağlayan Makeup Genius adlı bir uygulama yayınladı. Böylelikle ürün satın almadan önce, sanal ortamda bu ürünler test edilebiliyor.

Burak Kesayak
Twitter: @BurakKesayak