Nanoteknoloji mutfağa da girdi

Güncelleme Tarihi:

Nanoteknoloji mutfağa da girdi
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 18, 2015 10:09

Endüstri, havacılık, uzay araştırmaları, çevre, enerji, tarım ve medikal malzemeler ile bilimsel çalışmalarda kullanılan, güneş kremleri, kendini temizleyen cam, deterjan ve kumaş üretilen nanoteknoloji mutfaktaki yerini de aldı. Paslanmaz çelikteki altın rengi nanoteknolojiyle yüzeye taşınarak yapılan mutfak eşyaları, en çok Arap ülkelerinden ilgi görüyor.

Haberin Devamı

Ürünlerini Gold Static markasıyla piyasaya süren Dört Metal firmasının sahibi Hasan Algül, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1993'ten beri metal sektöründe bulunduklarını belirterek, 5 yıldır nanoteknoloji kullanarak altın renginde tencere ve kaşık takımı, çay setleri gibi mutfak eşyaları, musluk bataryaları, ıslak zemin ekipmanları, dekoratif malzemeler, cami kubbe giydirmeleri ve alemler ürettiklerini söyledi.

Nanoteknoloji kullanarak Türkiye'de ve dünyada ilk kez bu şekilde üretim yapıldığını belirten Algül, gerek makine gerekse kullanılan tekniğin tamamen yerli üretim olduğunu, yöntemin tescilini yapıp patentini aldıklarını anlattı.

Algül, bu yöntemle paslanmaz çeliğin içinden altın rengi çıkartılarak ürüne verildiğini ifade ederek, "Paslanmaz çelik, hiç el değmeden, sıfır atmosferde işleme tabi tutuluyor. Isı ve mikroskobik işlemler esnasında metalin içinde bulunan istediğimiz rengi yüzeye veriyoruz. Sonra yüzeyde sabitliyoruz ve kalıcı hale geliyor. Yani metalin içindeki renk kuşağını sabitliyoruz. Ürünü altın renginde kaplamıyoruz, metalde var olan rengi yüzeye taşıyoruz. Bu sistemle isteğiniz renkte üretim yapabiliyorsunuz" dedi.

"Yüzde 90 yapışmaz, 15 yıl garanti"

Nanoteknolojiyle üretilen tencerede pişen yemeğin karbon salınımını sıfırladığı için doğal tadının kaldığını belirten Algül, yine bu tencerelerde yemeğin uzun süre bozulmadan saklanabildiğini söyledi. Ürünlerin hem göze hitap ettiğini hem de sağlıklık olduğunu dile getiren Algül, nano işlem yapılan ürünlerin ömründe 3 ila 30 kat artış olduğunu kaydetti.

Firma sahibi Hasan Algül, bu teknoloji sayesinde üründeki aşınmanın azaldığını, kayganlığın arttığını ifade ederek, "Normal tencereye göre bizim bu yöntemle ürettiğimiz tencerenin yüzde 90 yapışmama özelliği var. Tencerenin, çaydanlığın yüzeyine kireç tutunmaz ve temizliği kolaydır. Tencerelerde renk 15 yıl bozulmaz. Isı olduğu için 15 yıl bu rengi koruyabiliriz. Kaşık ve çatallarda 25 yıl, diğer dekoratif ürünlerde ise 50-100 yıl renkte bozulma olmaz. Mutfak eşyalarımıza 15 yıl garanti veriyoruz" diye konuştu.

"Diğer markalarla arasında fiyat farkı yok"

Altının her zaman insanları cezbetmesi dolayısıyla ürünlerini bu renkte yaptıklarını vurgulayan Algül, şu bilgileri verdi:

"Ürünlerimiz Arap ülkelerinde ilgi görüyor. Suudi Arabistan, Dubai, Irak, Mısır'a satış yaptık. Türkmenistan gibi Türk Cumhuriyetler'de de ilgi görüyor. Sadece tencere, tava ve kaşık değil, oteller için sunum ve servis ekipmanları olarak da satılıyor. Türkiye'de yeni yeni ilgi görüyor. İlk çaydanlık yaptık. Halkın bakış açısını ölçmek için belli noktalara koyduk. Altın rengini tercih etmeyeceklerini belirttiler. Beyaz yani krom rengi tercih edildi. Rengin tercihi kültürlere göre değişiyor. Çeyizlik olarak satın alınıyor. Yakın zamanda Arap ülkelerinden yeni bir sipariş aldım. Pişmiş deveyi ve kuzuyu bütün halde servis edebilecek tepsi istediler. Bunun nasıl üretileceğiyle ilgili çalışmalar yapıyoruz. Yine bu tür ülkelerde banyosunu, tuvaletini, lavabosunu bununla yaptıranlar oldu. Arap yarımadasında Selçuklu tarzı motifler çok kullanılıyor. Ürünlerimizde artık Selçuklu motiflerini de kullanacağız."

Algül, nanoteknolojiyle ürettikleri mutfak eşyaları ile piyasadaki çelik, seramik ve teflondan yapılanlar arasında fazla bir fiyat farkı olmadığını kaydetti.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!