Güncelleme Tarihi:
Amerikan Wall Street Journal gazetesinde yer alan habere göre, genetik talimatları taşıyan moleküllere atıfla "messenger RNA- kurye RNA" diye adlandırılan teknoloji, uzmanların uzun süredir üzerinde çalıştığı bir alan.
Son veriler henüz kanıtlanmamış bu teknolojiyi kullanan BioNTech ve Moderna aşılarının yüzde 90'ın üzerinde etkin olduğunu gösteriyor. Bu, çok daha uzun sürede geliştirilen diğer aşılarla benzer düzeyde bir performans.
Vanderbilt Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden Önleyici Tıp Profesörü William Schaffner mRNA teknolojisini "21. yüzyıl bilimi" olarak tanımlıyor ve mRNA temelli Covid-19 aşılarından alınan olumlu verilerin, gelecekteki enfeksiyon hastalıkları salgınlarıyla mücadelede önemli bir potansiyel sunduğunu söylüyor.
Hücrelerde bulunan bir RNA tipi olan mRNA, doğal olarak üretilen bir madde. DNA'da bulunan talimatları, takip etmeleri için hücrelere taşıyan bir tür moleküler işçi arı. Bilim insanları uzun süredir mRNA'nın hücreleri minyatür ilaç ya da aşı fabrikalarına dönüştürmesi teorisini inceliyordu.
mRNA teknolojisine odaklanmak için 2010'da kurulan Moderna, koronavirüsün yüzeyindeki diken proteinin genetik dizilimini öğrendikten iki ay sonra, insanlar üzerindeki denemelere başlamak için 45 dozdan fazla aşı üretti.
Şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Stephane Bancel, bu teknolojiyle Moderna'nın ilgili mRNA parçasını girerek yeni ilaç ve aşıların hızla tasarlanabileceğini söylüyor.
Deneylerde aşının güvenli olduğu görülmeli,
Klinik deneylerde, aşıların hastalığı önlediği ya da en azından ölü sayısını düşürdüğünün görülmesi gerekiyor,
Milyarlarca doz üretim için büyük çaplı üretim lazım,
Aşıların yapılmasından önce denetleyici kurumların onayı gerekiyor.
İnsanlar, aşılara farklı tepkiler veriyorlar.
Geçmişe bakıldığında, tıpkı yıllık grip aşısında olduğu gibi, yaşlanmış bağışıklık sistemi yüzünden aşıların yaşlılarda daha az başarılı olduğu görülüyor.
Çoklu doz ya da adjuvan diye bilinen ve bağışıklık sistemini yükselten kimyasallar bu sorunu aşabilir.