Güncelleme Tarihi:
Bilim insanları, insanların kaslarının kontrolünü kaybettiği ileri seviye Amyotrofik Lateral Skleroz (ALS) hastaları ile iletişim kurmayı amaçladıkları bir deneyde başarılı oldular. Bu deneme, bir çeşit beyin-bilgisayar arayüzü içeriyordu ve bu arayüz, hastaların sorulara basit bir şekilde "evet" ve "hayır" cevaplarını vermelerine imkan tanıyordu.
Durum hastaların düşünmelerini engellemiyor ancak hastalığın ciddiyetine göre konuşmalarını veya hareket etmelerini engelleyebiliyor. Bu denemelerdeki hastalar en kötü şekilde etkilenmiş olanlardı ve gözlerini bile oynatamıyorlardı.
Çalışmada kullanılan yöntem "yakın-kızılötesi spektroskopi" (near-infrared spectroscopy) olarak adlandırılmakta. Beyin hücrelerinin aktivitesi, kandaki oksijen seviyelerini etkilemekte ve bu da kan rengini değiştirmekte. Bilim insanları, ışığı kullanarak, kanın rengini belirleyebildi ve buradan da hastanın cevabını anlayabildi.
Hastaların güvenilir cevaplar verebilmelerinden önce bilgisayarın, cevapları doğru algılamak için eğitilmesi gerekmekteydi. Güvenilir cevaplar için de sorular birden fazla kez sorularak verilen cevaplar doğrulanmaktaydı.
Tekniğin geliştirildiği İsviçre'deki Wyss Center'dan Profesör John Donoghue, "tamamen kilitlenmiş bir kişi iletişim kurabilirse, zihni çevresindeki dünya ile etkileşime geçmesi için serbest bırakıyorsunuz. Bu etkileyici bir şey" cümlesini kuruyor.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: İNSANLIĞI ETKİLEYEN 8 BİLİMSEL DENEY