Güncelleme Tarihi:
Oyun dünyasında "Ensesi kalın Unreal Engine karakteri" diye bir tanım vardır. Basitçe Unreal Engine 3 grafik motoru ilk tanıtıldığı zamanlarda motorun yeteneklerini sergileme görevi verilmiş, ensesi kalın, kolları ve bacakları eşit seviyede haşmetli, bileği halat gibi, zırh giyen ve elinde normal bir insan boyutunda silah taşıyan karakterlere böyle denir.
2006 yılında Gears of War piyasaya sunulup, Xbox 360'ın ilk süperstarlarından biri olduğunda da Marcus Fenix ve arkadaşları, hatta Locust kardeşlerimiz tam olarak bu yolu takip ederek yaratılmışlardı. Oyun dünyasına siper alma üzerine kurulu savaş mekaniğini hediye eden ilk oyunlardan biri olan Gears of War, belki de bu heybetli ana karakterleri sebebiyle başarılı ve derince örülmüş hikayesini asla yeterince ön plana çıkartamadı, seriye uzaktan bakanlar da neler kaçırdıklarını asla tam olarak bilemedi. Aradan geçen on senenin ardından Gears of War 4, elbette Windows 10 üzerinden de dağıtılıyor olmasının sayesinde ve özellikle de ülkemizde, çoğu oyuncunun oynadığı ilk Gears of War oyunu olacak gibi gözüküyor. Geçtiğimiz yıl Gears of War: Ultimate Edition'ı oynayanları tenzih ediyorum ama eğer siz de bu güruha dahilseniz kesinlikle doğru yerdesiniz.
Öncelikle şunu belirtmek lazım, serinin yaratıcıları Epic Games ve Cliff Bleszinskiartık Gears of War serisinin yapımcı koltuğunda oturmuyor. Cliff Bleszinski şu sıralarda Boss Key Productions adını verdiği yeni firmasıyla beraber LawBreakers üzerinde çalışırken, Epic Games de Paragon ve yeni Unreal Tournament oyunu ile meşgul. Gears of War 4'ün yapımcı koltuğunda ise problemli Gears of War: Ultimate Edition'ı geliştiren The Coalition var.
Elbette oyun dünyasında seriler sıkça yapımcı değiştiriyor ancak kabul edelim, 10 yıl çok uzun bir süre ve daha önceki yegâne tecrübesi ilk Gears of War oyununun Remastered versiyonu ve başarısız, anlamsız Microsoft Flight olan bir firmaya, bu kadar büyük bir fikri mülkü teslim etmek büyük bir risk. Peki The Coalition bu yükün altından kalkabilmiş mi? Öncelikle oyun Unreal Engine 4 üzerinde geliştirilmiş ve yukarıda belirttiğimiz konu sebebiyle olsa gerek, eski oyunlarda olan bitenlerin kısa bir potporisi ile başlıyor. Böylece hikaye paldır küldür başlamadığından, ekrana Mehmet Aurelio gibi "ben neredeyim, burası neresi?" dercesine bakmıyor, kısa görevler ve sinematikler eşliğinde atmosferin içine çekiliyorsunuz.
Efendim, kısaca bahsetmek gerekirse Sera gezegenindeki bir petrol arama çalışması sırasında Imulsion adı verilen bir maden keşfedilir ve Marcus Fenix'in babası olan Adam Fenix de türlü süreçlerin ardından yaşanan salgına şahit olup, bu madenin yaşayan bir parazit olduğunu ve orada yaşayan insanlar da dahil olmak üzere yaşayan canlılar ile beslendiğini fark eder. İnsanlar ve Locust – Lambent beyhudeleri arasındaki onlarca savaşın ardından da gezegenin artık kurtarılamayacağına ikna olunur ve kısaca ICW olarak adlandırılan çok güçlü bir radyasyon silahı aktive edilir. Sonuç olarak silah, gezegendeki tüm Imulsion varlığını, orada yaşayan tüm börtü böceği ve gezegendeki her türlü fosil yakıtı, Sera gezegeninin anılarda kalan eski haliyle beraber sonsuzluğa havale eder.
Hikâyemiz de bu olaylardan 25 yıl sonra başlıyor. Sera gezegeninde yaşanan felaketin ardından sadece parmakla sayılacak sayıda insan kalmıştır ve fosil yakıtlar da tarihe karıştığından insan ırkı sorunlarına yenilerini eklemiş, korkunç atmosferik fırtınalar sebebiyle de çok pahalı birer barınağı andıran şehirlerde, sıkıyönetim altında yaşamlarını devam ettirmeye çalışmaktadırlar.
Bu esnada COG'un gururlu ama baskıcı yönetimi de bazı vatandaşların sigortalarını attırmış, aralarında Marcus Fenix'in oğlu J.D.'nin de bulunduğu bazıları "outsider" olarak yaftalanma pahasına sırt çantalarını kapıp, mülteci köylerine benzer yerleşimlerde yaşamaya başlamışlardır, ara sıra bu sığınak şehirlere saldırılar düzenleyip bir şeyler çalarak yuvarlanıp gitmektedirler. Oyundaki ilk gerçek görevimiz de böyle bir merkeze üç arkadaşımız ile beraber bir baskın düzenleyip "fabricator" adı verilen, irice bir üç boyutlu yazıcıyı çalıp köye geri getirmek üzerine zaten.
Oyunun multiplayer modunda çok fazla vakit geçirmedim ancak The Coalition oyunun bu yönüne oldukça özenmiş ve farklı modlardan karakterlere, onların yetenek bileşenlerine ve skin'lere kadar hayli zengin bir içerik sunmuş bizlere. Diğer taraftan Gears of War 4, yakın savaşların multiplayer'ı domine ettiği bir şekle bürünmüş durumda.
Kendi adıma hafif makineli Enforcer, sniper tüfeği Embar ve hatta Lancer'ın tüfek tarafını kullanan çok az kişiye denk geldim. Bu tarafın biraz dengelenmesi gerekebilir ama nasıl olacak bilmiyorum. Son söz olarak, Gears of War 4 tek kelimeyle deneyim edilmesi şart bir oyun. Tahminimce o kadar beğeneceksiniz ki eski oyunları da bir şekil oynamak isteyeceksiniz, kaçırmayın sakın.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: BİLGİSAYARINIZ İÇİN 70 MÜTHİŞ DUVAR KAĞIDI