Güncelleme Tarihi:
Google Türkiye'nin Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı himayesinde, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) iş birliğinde, çocukların bilinçli internet kullanımının geliştirilmesi ve nesiller arasındaki dijital diyaloğun güçlendirilmesine yönelik hayata geçirdiği "İnternot Olmaya Var mısın?" platformunun tanıtımı İstanbul'da yapıldı.
Toplantıda konuşan Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan, internetin dünyadaki önemine işaret ederek, bilgiye ulaşmada insanların artık oldukça hızlandığını vurguladı.
Fırsat ve faydalarının yanı sıra internetle dünyanın sürekli değişip dönüştüğünü ifade eden Sayan, şunları kaydetti:
"Türkiye'de her 10 kişiden 7'si aktif internet kullanıcısı ve bu rakam ilerleyen teknoloji ile birlikte her geçen gün artıyor. Kullanıcılarımızın teknolojiyi takip hızı da oldukça yüksek. 4,5G'nin hayata geçişinden itibaren çok hızlı bir geçiş süreci yaşandı. Eylül 2018'de yayımlanan BTK raporuna göre, 3G'nin abone sayısı 8,5 milyona düşerken, 4,5G abone sayısı 69 milyona ulaştı. Bu, hız, konfor, kalite demek... Bu imkan ve fırsatları tüm insanlığımıza eşit şartlarda, haklarını koruyarak ulaştırmakla mükellefiz. Başta çocuklar ve gençler olmak üzere tüm internet kullanıcılarının yurt içinde eşit şartlar altında internet hizmetinden yararlanabilmesi, fırsat eşitliği açısından olmazsa olmazımız."
"İnternet asla, kaçılması ya da korkulması gereken bir şey değil"
Ömer Fatih Sayan, internetin birçok alanda insan hayatını kolaylaştırdığını, birçok risk ve tehdidi de beraberinde getirdiğini söyledi.
İnternetin yaygınlaşmasının ve kullanımının oldukça kolaylaşmasının aynı zamanda kötü amaçlı kullanımlara da zemin hazırladığını belirten Sayan, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bu riskli içeriklere karşı güvenli internet ve bilinçli internet kullanımı kavramları karşımıza çıkıyor. Bilinçli internet, zarar ve riskleri azaltmanın yanı sıra internetin fayda ve fırsatlarını da artırma yönündeki eğitim ve farkındalık faaliyetleridir. Bu anlamda gerek BTK gerek Bakanlığımız, tüm paydaşlarımızla internetin güvenli ve bilinçli kullanımı konusunda birçok çalışma yapıyoruz.
Güvenli İnternet Hizmeti (GİH), Türkiye'de güvenli internet adına yapılmış en önemli projelerden biridir. Bilinçli internet, en az güvenli internet kadar önemli bir konu... İnternet asla, kaçılması ya da korkulması gereken bir şey değil, aksine daha fazla yatırım yapılarak geliştirilmesi gereken, çocuklar ve gençler için çağdaş bir eğitim aracı olarak görülmeli."
Sayan, internetin bilinçli ve güvenli kullanılması adına Google Türkiye'nin yaptığı çalışmaları desteklediklerini de söyledi.
"İnternetin bilinçli ve güvenli kullanılması için etkinlik ve eğitim düzenliyoruz"
BTK Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu da içinde bulunulan çağın vazgeçilmezlerinden olan internet teknolojilerinin çok kısa süre içinde büyük değişimler yaşadığını ifade etti.
Karagözoğlu, "İnternetin hayatımıza girdiği ilk yıllarda temel amaç yalnızca kullanıcıların belirli içeriklere ulaşabilmesi ve bilgi edinebilmesiydi. Bugün geldiğimiz noktada ise her düzeyde internet kullanıcısı rahatlıkla içerik üretebiliyor ve aynı zamanda dünyanın herhangi bir noktasında yaşanan gelişmelere anlık olarak ulaşabiliyor." diye konuştu.
İnternetin, dünyanın dört bir yanında inovasyon, büyüme ve yeni iş modellerinin çıkış noktası olduğuna dikkati çeken Karagözoğlu, şunları kaydetti:
"Ülkemiz de bilişim sektöründeki bu gelişmeye zorlanmadan ayak uydurmuştur. Memleketimizin her noktasında internet ve diğer elektronik haberleşme hizmetleri kesintisiz, hızlı ve yüksek bir kalitede sunulabilmektedir. İnternet altyapısı ile birlikte önem verdiğimiz hususlardan biri de internet içeriğinin geliştirilmesi ve internetin güvenli kullanımının sağlanmasıdır. Bu minvaldeki çalışmaların bir sonucu olarak, 2011 yılından itibaren kurumumuz tarafından GİH verilmeye başlanmıştır. İnternetin bilinçli ve güvenli kullanılması için kurum olarak pek çok faaliyet, etkinlik ve eğitim düzenliyor, inovatif projelerle bunu tüm vatandaşlarımıza aktarmaya çalışıyoruz."
BTK bünyesinde bu alanda yapılan çalışmalara da değinen Karagözoğlu, yurt çapında 26 ilden 8 bin 140 ortaokul öğrencisi, 7 bin 281 lise öğrencisi ve 9 bin 581 ebeveyn ile internetin bilinçli ve güvenli kullanımı ile ilgili bir araştırma yaptıklarını aktardı.
Karagözoğlu, söz konusu çalışmanın; çocuk ve gençlerin sosyal medya, dijital oyunlar ve internet başında geçirdikleri sürenin her geçen gün daha da arttığını gözler önüne serdiğini belirterek, şöyle devam etti:
"Her iki ortaokul öğrencisinden birinin WhatsApp, YouTube ve Instagram hesabı var. Sosyal medya araçlarını kullanım oranı lise öğrencilerinde yüzde 80'lere kadar yükseliyor. TÜİK verilerine baktığımızda da internet kullanıcıları arasında 2017 yılında sırasıyla yüzde 56,6 ve yüzde 66,8 olan bilgisayar ve internet kullanım oranlarının, 2018 yılında yüzde 59,6 ve yüzde 72,9'a ulaştığını görüyoruz. Kurumumuzun internetin bilinçli ve güvenli kullanımına yönelik çalışmalarının en büyük hedef kitlesi çocuklarımız ve tabii ki onların eğitimcileri..."
Bu anlamda öğretmenlere verdikleri eğitimlere dikkati çeken Karagözoğlu, BTK olarak özel sektör ve kamu kuruluşları fark etmeksizin, güvenli internet ve özellikle çocuklar için yapılan çalışmaları desteklemekten ve gerektiğinde her türlü iş birliğini yapmaktan memnuniyet duyduklarını ifade etti.
Karagözoğlu, "Bugün burada toplanmamıza vesile olan 'İnternot' etkinliği de bu iş birliklerinden bir tanesidir." dedi.
Anadolu'nun İnternotları ile bir araya gelinecek
"Internot Olmaya Var mısın?" projesi kapsamında İstanbul'un yanı sıra Adana, Ankara, Antalya, Bursa, İzmir, Konya, Kayseri, Samsun ve Trabzon olmak üzere toplam 10 ilde düzenlenecek etkinliklerle dijital okuryazarlık ve güvenli internet kullanımı konularında farkındalığın daha da yaygınlaştırılması hedefleniyor.
Çocukların dijital vatandaşlık ve güvenlik konusunda bilinçlenerek çevrim içi dünyayı güvenle keşfedebilmeleri ve yaratıcılıklarını geliştirmelerine yönelik projenin hedeflerinden biri de dijital çağda doğan 6-12 yaş grubu çocukların yanı sıra ailelerine ve öğretmenlerine de ulaşılarak nesiller arasında var olan dijital diyaloğun güçlendirilmesini sağlamak olarak belirlendi.