Güncelleme Tarihi:
Nancy Grace Roman, gökbilim alanında kadın ve gençlerin rolünü artıran öncü isimlerden biriydi.
Roman, 1990'da uzaya fırlatılan ve gökbilimde yeni bir dönem başlatan Hubble Uzay Teleskobu'nun arkasındaki "itici güç" olarak tanınıyordu.
Hubble, uzaydaki dev kara deliklerin varlığını kanıtlamaktan evrenin yaşına dair tahminleri geliştirmeye kadar pek çok önemli buluşa da aracı oldu.
'En başından bana bir kadının gökbilimci olamayacağı öğretildi'
Roman'ın NASA'da yöneticiliğe uzanan kariyeri, bilim dünyasındaki kadınlar için büyük bir ilham kaynağı oldu.
Babası bir jeofizikçi olan Roman'ın annesi de onu kuzey ışıklarını izlemeye götürüyor, ona takımyıldızlarını gösteriyordu. Öte yandan okul öğretmenleri onun matematik ve bilime ilgisizliğinden yakınıyordu.
Bu yıl NASA'nın yayınladığı bir röportajda Roman şöyle demişti:
"En başından bir kadının gökbilimci olamayacağı öğretildi bana. Rehber öğretmenim bana şöyle bir bakıp 'Neden bir kadın Latince dersi alacağına matematik okumak ister ki?' diye sordu."
ABD'deki Swarthmore College'da astronomi okuduktan sonra Chicago Üniversitesi'nde doktora programına kabul edildi. Ancak tez danışmanı dahi kendisine pek inanmıyordu.
Roman ise yılmadı uzaybilim çalışmalarına devam etti. Sonunda NASA onun evi oldu.
1959'da NASA'nın merkez ofisinin ilk kadın yöneticisi olarak tarihe geçti.
Kariyeri boyunca bilim insanlarına Dünya'yı çevreleyen atmosferin sınırları ötesindeki gizemi çözebilecek teknolojileri kazandırmaya çalıştı.
Hubble için kampanya yürüttü
1962'de NASA'nın "ilk başarılı uzay görevi" olarak bilinen Uydu Güneş Gözlemevi-1'inin (OSO) uzaya fırlatılmasında öncü rol oynadı. Bu uydular sayesinde güneşin elektromanyetik ışınımları araştırıldı.
Yeryüzünün haritalanması ve ölçülmesi için kullanılan Jeodezi uydularının uzaya fırlatılması için araştırmacılar ve mühendisler arasında köprü kurdu.
Ancak Roman'ın gökbilime en büyük katkısı, Hubble Uzay Teleskobu'nun temellerini atmasıydı.
Fikri 1946'da ortaya atan Lyman Spitzer isimli gökbilimciydi. Roman ise, maliyeti yaklaşık 1,5 milyar dolar olan Hubble'ın geliştirilmesi konusunda bürokratik ve finansal sorunları inatçı kişiliğiyle aşarak teleskobun başlıca mimarlarından oldu.
Bir sinema bileti fiyatına büyük bilimsel buluş yapılmasına katkıda bulunacaklarını söyleyerek her bir Amerikalıyı ikna etmeye çalıştığını hatırlıyordu.
Hubble'ın eski baş araştırmacısı Edward J. Weiler'ın değişiyle, "Hubble'ın babası Lyman Spitzer ise, annesi Nancy Roman idi".
Roman'ın çabaları o emekli olduktan 10 yıl sonra sonuç verdi. Teleskop, 1990'da başarılı bir şekilde uzaya fırlatıldı.
Hubble ise, 1600'lü yılların başında Galileo'nun yaptığı gözlemlerden sonra tarihe geçen en başarılı uzay gözlemlerine imza attı, yıldız, gezegen ve galaksi görüntüleriyle dünyanın nefesini kesti.
1994 yılında NASA teleskobun aynalarında ortaya çıkan sorunlar giderilirken, NASA'da izleyiciler arasında olan Roman örgü örüyordu.
Roman, NASA Olağanüstü Bilimsel Başarı Ödülü dahil pek çok ödüle layık görüldü.
Yaşamı boyunca da kadınlar, çocuklar ve gençler için gökbilimde eğitim ve iş fırsatları yaratılmasına çabaladı.
2017'de Lego, Roman dahil NASA'da önemli başarılara imza atmış dört öncü kadının heykelciklerini piyasaya sürdü.
Yakınları, Roman'ın 25 Aralık'ta hayatını kaybettiğini söyledi ama ölüm nedeniyle ilgili bilgi verilmedi.
Bilim dünyası Roman'ı Science gazetesine verdiği şu demeçle hatırlayacak:
"Bana uzay bilimci olamayacağımı söyleyen birçok insanı duymazdan gelmiştim. İyi ki yapmışım."