Hanzade Doğan Boyner, Startupİstanbul etkinliğine katıldı

Güncelleme Tarihi:

Hanzade Doğan Boyner, Startupİstanbul etkinliğine katıldı
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 16, 2013 14:53

Doğan Online ve Doğan Gazetecilik Yönetim Kurulu Başkanı Hanzade Doğan Boyner, TEB Özel Melek Yatırım Platformu ana sponsorluğunda ETohum tarafından düzenlenen Startupİstanbul başlıklı etkinlikte konuştu.

Haberin Devamı

Boyner, ÇıraÄŸan Sarayı'ndaki etkinlikte  yatırımcı ve giriÅŸimicilerle tecrübelerini paylaÅŸtı. Kariyerine büyük bir Amerikan bankasının Komünikasyon, Medya ve Teknoloji departmanında çalışarak baÅŸladığını anlatan Hanzade DoÄŸan Boyner, "Daha sonra o departmanın adı her 3 senede bir deÄŸiÅŸti. Gündemimizde hep telekom özelleÅŸtirmeleri vardı. İçerik ve servisten çok altyapıya büyük yatırımlar gidiyordu. Mobil yazılıyor, çiziliyor, konuÅŸuluyordu, ama hayatımızda çok yoktu. İçerik mi, altyapı mı kral tartışmaları çok yoÄŸun yapılıyordu.Â

O günden sonra dünya öyle bir değişim, dönüşüme girdi ki, bu dönüşüm bugün hala devam ediyor. Ben internet ve teknoloji sektörünü 'Şizofren bir sektör' olarak tanımlıyorum. Neden şizofren? Çünkü ufak bir fikir bir anda milyonlarca müşterisi olan bir şirkete dönüşebiliyor. Ama aynı zamanda milyonlarca müşterisi olan bir şirket bir anda yapayalnız kalabiliyor. Teknolojinin değişimi enable eden (olanak sağlayan) gücü, dünyadaki sınırları kaldırdı. Ama sadece ülke sınırlarını kaldırmadı, aynı zamanda sektör sınırlarını da kaldırdı. Google araba şirketlerine yatırım yapıyor, kendi arabasını geliştiriyor. Telekom şirketleri, kendilerini medya şirketi olarak tanımlıyor, medya şirketleri altyapılara yatırım yapıyor, kimin eli kimin cebinde belli değil.

Kaotik bir sektör, o yüzden de adrenalini çok yüksek. Bu yüzden de ben bu sektörden kopamıyorum 10 yıldır. Benim çok yakın bir çalışma arkadaşım, beni Doğan Grubu'nun 'garaj çocuğu' olarak tanımlıyor. Çünkü ben 1999 yılında Türkiye'ye geldiğimde, bütün dünyada olduğu gibi bizim ülkemizi de teknoloji ve internet büyüsü kaplamıştı. Daha sonra bu büyü, 'balon' diye adlandırıldı. 'Balon patladı' dendi. Bir kaç yıl internetten uzak duruldu. Ama aslında balon olsa da olmasa da, o yıllarda atılan adımlar geri dönüşü olmayan bir yola bizi soktu ve o yolda da hala devam ediyoruz" diye konuştu.

YOLDA KAYBETTİĞİMİZ HİKAYELER OLDU

Hanzade Doğan Boyner, sektörün geleceğine ilişkin emin olduğu tek noktanın sektörün değişeceği olduğunu söyleyerek, "Doğan Online'ı 1999 yılında kurduk ve 100 milyon liradan fazla yatırım yaptık. Bu yatırım Doğan Holding'in tüm yatırımları değil, sadece Doğan Online çatısı altında yapılan internete yatırımlar. Büyük başarı hikayeleri yazdık ama yazıdığımız başarı hikayelerinden daha fazla yazamadığımız, yolda kaybettiğimiz hikayeler oldu. Yatırım yaptığımız bir çok markayı bugüne getiremedik. Ama bu yarı yolda bıraktığımız, iş modellerini doğru okuyamadığımız şirketler, bize parayla satın alınamayacak kadar büyük bir tecrübe verdi" dedi.

BU YOLCULUKTA EN TUTKUYLA BAÄžLANDIÄžIM HÄ°KAYE HEPSÄ°BURADA'NIN HÄ°KAYESÄ°

Doğan Online çatısı altındaki markalardan örnekler de veren Boyner, "Bütün bu yolculukta en önemli hikayelerden biri, benim en tutkuyla bağlandığım, paylaşmak istediğim hikayelerden biri de hiç kuşkusuz, Hepsiburada'nın hikayesi. Ben, Hepsiburada'yla tanıştığımda 'infoshop.com' adlı bir siteydi o zamanki Hepsiburada ve Mecidiyeköy'de bir apartman katında oturuyorlardı, daracık merdivenleri olan. Ben çıktım o apartman katına, gerçekten 60 metrekare falandı herhalde, 7 arkadaş ki, 5'i hala bizimle beraberdir, 'Ne yapıyorsunuz siz?' dedim, 'Böyle bir site kurduk biz buradan ürün satacağız' dediler. Siparişleri alıyorlardı, sonra koşarak Mecidiyeköy'den bir mağazadan verilen siparişi alıp, kargo gelmesin şirkete para yazar diye, kargo şirketine gidiyorlardı. Kargoya verip, gönderiyorlardı. Oradan bugüne hakikaten baş döndürücü bir büyüme oldu. Bugün baktığımız zaman tek başına Hepsiburada 1 milyar TL ciroya koşuyor bu sene. Ama ciro çok önemli değil, daha önemli olan milyonlarca kişinin hayatını kolaylaştırdığını düşünüyoruz ve dünyada 4-5 tane sayılı e-ticaret sitesinden biri Hepsiburada" diye konuştu.

ÖNEMLİ OLAN, EN BASİT SORULARA, BASİT CEVAP VEREBİLMEK

Boyner, şirketler büyüyünce, problemlerinin de katlanarak büyüdüğünü anlatarak, "Girişimcilere de bir kaç mesaj vermek istiyorum; lütfen bir işe girdiğiniz zaman, 'Bu şirketi ne yaparsam, kime satarım' diye düşünmeyin. Çünkü, evet etrafta çok para var, yatırım bulabilirsiniz, ama bir şirketin yatırım almış olması, o şirketin sürdürülebilir bir başarıya ulaşacağının kanıtı değil. Önemli olan, en basit sorulara, basit cevap verebilmek. En basit soru; 'Ben bu ürünü ya da hizmeti vererek kimin hayatını kolaylaştıracağım, kimi eğlendireceğim, kime, hangi faydayı sağlayacağım?' bu kadar basit sorulara cevaplar verebliyorsanız, o zaman peşinden koşmaya değer bir hayaliniz var demektir. Sonra ikinci adım uygulama, çünkü biliyoruz ki, fikir, hayal önemli, ama milyonlarca fikir de uygulama yüzünden yok oluyor. Uygulamada da çok basit sorular sormanız gerekebiliyor; 'Bu hizmeti almak kolay mı?' Daha sonra da en önemli konu iş modeli. İş modelinizi test edin. Ben bu 3 prensibi hep göz önünde bulunduruyorum" dedi.

Bir yatırımdan sonra girişimciyle olan ilişkide yaşanan eksiklik ya da problem sorulduğunda Boyner'in, "Bizim bir şirkete katabileceklerimiz var ama o şirketin de girişimcilik ruhunu öldürmeden bunları katmak gerekiyor" şeklindeki cevabını salondaki katılımcılar alkışladı.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!