Oluşturulma Tarihi: Kasım 19, 2012 13:14
Danimarka'da yapılan bir araştırma, bakterilerdeki elektrik kablosu sistemi taklit edilerek, kaliteli ve yenilenebilir enerji üretilebileceğini ortaya koydu.
Doğa Bilimleri Genel Sekreteri Müge Kanay, yaptığı açıklamada, “desulfobulbus” adlı bakteri hücrelerinin, yalnızca milimetrenin birkaç binde biri kadar uzunlukta, son derece küçük canlılar olduğunu söyledi.
Çok küçük olmaları nedeniyle çıplak gözle görülemeyeceğine işaret eden Kanay, “Bu minik bedenlerine rağmen dev teknolojiyle çalışmaktadırlar” dedi.
Kanay, bu bakteri hücrelerinin, iplik gibi küçük kablolar inşa ederek, solunum ve sindirim süreçleri için gerekli olan 1 santimetre uzunluğundaki yolu aşıp, elektron ilettiklerini anlattı.
Bir saç telinden çok çok daha ince olan bu bakterinin, adeta, içerisinde çok sayıda yalıtımlı kablo bulunan elektrik kablosu gibi çalıştığını dile getiren Kanay, şöyle konuştu: “Kullandığı teknoloji, günümüzdeki elektrik kablolarıyla tamamen aynıdır. Danimarka'da Aarhus Üniversitesi'nde yapılan araştırmada bunu ortaya koymuştur. Araştırmada yer alan bilim adamları, bu kadar küçük bir bedenin içerisinde bu denli büyük bir teknoloji bulduklarına son derece şaşırmışlardır. Bilim adamları araştırmayı, 'bu tür eşsiz şekilde yalıtılmış biyolojik kablolar basit görünebilirler fakat nano boyutta inanılmaz bir kompleksliğe sahiptirler' şeklinde yorumluyorlar.”
Cep telefonlarının pili “mitokondri”yle bitmeyecek
Kanay, ufacık bir canlının, kendi boyunun on binlerce katı mesafeyi katedebilecek bir kablo sistemine sahip olmasının son derece şaşırtıcı olduğunu söyledi.
Gelişen teknolojik imkanlarla, mikro dünyada gerçekleşen olaylara daha yakından bakma imkanı bulabildiklerine kaydeden Kanay, “Bu da bize gözümüzle bile göremediğimiz kadar ufak dünyalarda, ne kadar kapsamlı, geniş ve detaylı bir teknolojinin hakim olduğunu gösteriyor. Küçük zannettiğimiz dünyaların aslında ne kadar büyük olduğunu anlıyoruz” dedi.
Enerji sorununa son
Bakterilerdeki bu sistemin taklit edilmesiyle enerji sorununa da çözüm bulunabileceğine dikkati çeken Kanay, şöyle devam etti: “Doğadaki birçok mikro sistemi taklit ederek enerji üretebilmek mümkün. Hücre içerisindeki mitokondrinin ürettiği enerji dünyadaki tüm nükleer enerji santrallerinden daha güçlü. Bugün mitokondriyi cep telefonlarının içerisinde batarya olarak kullanmak üzere prototipler üretildi. Vücudumuzda trilyonlarca hücre var. Sadece tek bir tanesindeki mitokondri cep telefonlarımızın pillerinin bitmemesi için yeterli. Benzer bir düşünceyle yola çıkarak, bakterilerdeki elektrik kablosu sistemini de taklit edebilirsek, kaliteli ve yenilenebilir enerjide dönüm noktası elde edebiliriz. Bugünkü en iyi kablolama teknolojimiz, fiberoptik kablolar. Fakat bakteriler taklit edilirse, uzun ömürlü ve daha yüksek verime sahip biyokablolar, fiberoptik kabloların yerini alabilir.”
Müge Kanay, kısa süre içerisinde mikro dünyayı taklit ederek, hem doğa dostu ve uzun ömürlü enerji üretebileceğini hem de üretilen enerjiyi en etkin şekilde, en az malzemeyi kullanarak, en uzun alana kadar döşeyebileceklerini sözlerine ekledi.