Güncelleme Tarihi:
Ve sonuçlar açıklandı: Esnek modellerle ve çalışmanın karmaşıklığını ve paraziti ortadan kaldıran akıllı çözümlerle desteklenen çalışanlar, daha bağlı ve üretken olacaklar ve inovasyon ile büyümeye bugüne kadar olduğundan çok daha fazla güç katacaklar.
2035 yılında iş gücü, çalışma modelleri ve çalışma ortamı nasıl görünecek? Ve teknoloji bunları nasıl şekillendirecek? Şirket, bunun yanıtını bulmak için ileri görüşlü danışmanlık firması Oxford Analytica ve iş araştırmaları uzmanı Coleman Parkes ile iş birliği yaptı ve günümüzün ve geleceğin iş gücü stratejilerine ve çalışma modellerine ilişkin olarak ABD, İngiltere, Almanya, Fransa ve Hollanda'da bulunan büyük ve orta ölçekli kuruluşlardan 500'den fazla üst düzey yöneticinin ve 1.000 çalışanın katıldığı bir anket gerçekleştirdi.
Bazı sonuçlar şöyle;
Robotlar insanların yerini almayacak – Ancak, bizi daha akıllı ve daha verimli hale getirecekler. Ankete katılanların dörtte üçünden fazlası (%77), yapay zekânın on beş yıl içinde karar alma sürecini önemli ölçüde hızlandıracağına ve çalışanları daha üretken hale getireceğine inanıyor.
Yeni işler yaratılacak – Teknolojiye dayalı iş yerinin ve insanlar ile makineler arasındaki değişen ilişkinin desteklenmesi için yeni roller ortaya çıkacak. Katılımcılar, şu pozisyonların yaratılacağına inanıyor:
Çalışma daha esnek olacak – İnsanların nerede olurlarsa olsunlar iş birliği yapmak ve işlerini tamamlamak için ihtiyaç duydukları araçlara ve bilgilere kesintisiz erişim sağlayan teknoloji, çalışmanın geleceğinin gerektireceği esnek modellere güç katacak.
Liderlik, yeni bir görünüme sahip olacak – Ankete katılanların yarısından fazlası (%57), çoğu iş kararının yapay zekâ tarafından alınacağına ve potansiyel olarak, üst düzey yönetim ekiplerine duyulan ihtiyacı ortadan kaldıracağına inanıyor.
Üretkenlik önemli ölçüde artacak – Teknoloji, insanlarla yakın bir biçimde entegre edilmiş olacak ve çalışanların mümkün olan en yüksek performansı ortaya koymalarına olanak sağlayacak çözümlerle desteklenmesiyle birlikte, üretkenlikte yaşanacak kademeli değişimlere yön verecek. Yapay zekâ tarafından yönetilen dijital yardımcılar olan "Yapay Zekâ Melekleri", çalışanların görevlerine ve zamanlarına öncelik vermelerine yardımcı olmak ve zihinsel ve fiziksel sağlıklarını korumak için kişisel verilerden ve iş yeri verilerinden yararlanacak. Çalışanların desteklediği bu yardımcılar, örneğin katılımcıların kan şekeri düzeyinden günün farklı zamanlarındaki duygusal durumlarına kadar çeşitli faktörler doğrultusunda toplantıların gerçekleştirilmesi için en etkili zamanı belirleyecek. Ayrıca, toplantılar gerçekleştirilirken konsantrasyon düzeylerini ve tutumları izleyecekler ve en iyi sonuçların elde edilmesi için gerekli ayarlamaları yapacaklar.
Ankete katılan profesyonellerin yarısından fazlası (%51), 2035 yılında teknolojinin çalışanları en az iki kat daha üretken hale getireceğine inanıyor. Yaygın olacağına inandıkları çözümler arasında şunlar yer alıyor:
Çalışan bağlılığı artacak – Zaman alan ve sıradan görevleri teknoloji ile yapay zekânın devralmasıyla birlikte, çalışma daha stratejik hale gelecek ve çalışanların bağlılığı artacak.
İnovasyon ve büyüme büyük oranda artacak – Kuruluşlar, teknolojiye ve yapay zekâya insan sermayesinden daha fazla yatırım yapacak. Bu, daha önce benzeri görülmemiş düzeylerde inovasyona ve yeni gelir akışlarına kapı açacak ve özellikle küçük işletmeler bakımından sürdürülebilir büyümeye güç katacak.