A.A.
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 18, 2011 16:17
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK), internet servis sağlayıcılar tarafından 22 Ağustos 2011'den itibaren başlatılacak “Güvenli İnternet Hizmeti”nin tüketici hakları kapsamında yapılan bir düzenleme olduğunu bildirdi.
BTK'dan yapılan yazılı açıklamada, Elektronik Haberleşme Sektöründe Tüketici Hakları Yönetmeliği'nin işletmecilere getirdiği internetin güvenli kullanımına yönelik ücretsiz alternatif hizmet sunma yükümlülüğünün ne şekilde uygulanacağına ilişkin usul ve esasların, “Güvenli İnternet Hizmeti” adı altında, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından düzenlendiği belirtildi.
Güvenli internet işlemlerinin internet servis sağlayıcıları tarafından gerçekleştirildiği ifade edilerek, “Güvenli İnternet Hizmeti” düzenlemesinde de kullanıcılara internetten güvenli hizmet alma seçeneğinin, internet servis sağlayıcılar tarafından sunulacağına işaret edildi. BTK'nın düzenleme dışında bir faaliyetinin olmadığı vurgulanarak, doğası gereği internet trafiğinin tek bir noktadan geçmediğine dikkati çekildi. Dolayısıyla bu hizmet kapsamında, tüm internet trafiğinin bir noktada toplanması ve BTK'ya taşınması gibi bir durumun söz konusu olmadığı belirtildi.
Açıklamada, şunlar kaydedildi: “Güvenli İnternet Hizmeti'ni talep edecek aboneler bu isteklerini hizmet aldıkları işletmeciye bildireceklerdir. Güvenli İnternet Hizmeti almak isteyen abonelere işletmeciler tarafından bir kullanıcı adı ve parola tahsis edilecektir. Aboneler istedikleri an kullanıcı adı ve parola bilgileri ile profiller arasında geçiş yapabilecekleri gibi istedikleri zaman standart profil denilen mevcut internet kullanımına devam edebilecektir. Hatta, aboneler istedikleri an Güvenli İnternet Hizmetini iptal ettirebileceklerdir. Bu hizmet, internet servis sağlayıcılar tarafından 22 Ağustos 2011 tarihinden itibaren başlatılacaktır. Güvenli İnternet Hizmeti, tüketici hakları kapsamında yapılan bir düzenlemedir. İnternet ortamında işlenen suçlarla mücadele ise farklı bir süreç olup, 5651 sayılı Kanun ve mevcut mevzuat düzenlemeleri kapsamında sürdürülmektedir. Dolayısıyla mevcut uygulamada var olduğu gibi, DNS değişikliği benzeri alternatif erişim yolları ile erişimi engellenen web sitelerine erişilmesi konusunda bir değişiklik söz konusu değildir.”