Güncelleme Tarihi:
Endüstri 4.0’ın şirketin kendi fabrikalarında kullanımı da karşılığını veriyor. Bosch, üretim kontrolü, takip ve lojistik planlaması için akıllı yazılımları kendi üretim platformunda bir araya getiriyor. Bu, arıza tespiti için yapay zekâ analizleri gibi görevleri basitleştiren ve geliştiren daha büyük bir veri tabanına bağlanıyor. Yeni Bosch üretim ve lojistik platformu, 2021 sonunda piyasaya sürülecek. Najork, “Yaklaşık 240 fabrikamıza, gerektiğinde genişletilip dağıtılabilen standartlaştırılmış bir Endüstri 4.0 araç kutusu sunuyoruz” dedi. Bosch, yaklaşık 400 milyon Euro’luk bir yatırım sonrasında önümüzdeki beş yıl içinde neredeyse 1 milyar Euro tasarruf sağlayabileceğine inanıyor.
Bosch, bu yıl 12-16 Nisan tarihlerinde çevrimiçi gerçekleşecek Hannover Messe Fuarında, “Endüstri 4.0’ın on yılı” gelişimini gösterecek ve teknolojik olarak esnek, akıllı bir şekilde ağa bağlı, ekolojik olarak sürdürülebilir ve ekonomik olarak başarılı geleceğin fabrikasını sergileyecek.
2011 yılında Hannover Messe'de bilim adamları, ilgi çeken bir fikir sundu. İnsanların makinelere uyum sağlaması yerine bunu tersine çevirdiler. Buradaki vizyon, kendilerini aktif bir şekilde üretim süreçlerine dahil eden, üretim sürecinde kendilerini yönlendiren, insanlar ve makinelerle iletişim kuran ürünlerdi. Endüstri 4.0’ın doğuşu böyle oldu.
Endüstri 4.0’ın fikir sahiplerinden biri olan Bosch, 2012 yılında, Alman hükümetinin yüksek teknoloji stratejisini daha da geliştirmek için yeni kurulan Endüstri 4.0 çalışma grubunun başkanlığını üstlendi. Bosch, Endüstri 4.0'ın lider tedarikçisi ve lider kullanıcısı olarak, bu modern üretim biçimini kendi fabrikalarında test etmekle kalmadı, aynı zamanda pazara kanıtlanmış çözümler de sundu. Blaichach/Almanya, Anderson/ABD ve Wuxi ve Suzhou/Çin fabrikaları bu alanda öncü oldu; Dünya Ekonomik Forumu'nun ‘Öncü Fabrikalar Ödülü’ de dâhil olmak üzere yenilikçi konseptleriyle birçok ödüle layık görüldü. Kısa sürede bu alanda uluslararası standartlara ihtiyaç duyulduğu anlaşıldı. Najork, “Endüstri 4.0'ın tüm potansiyelinden faydalanmanın tek yolu kolektif ve küresel bir şekilde kullanmaktır. İnsanlar ve makineler ‘aynı dili konuşmalıdır’. Bunun için de uluslararası, şirketler arası standartlar gerekiyor” dedi. Bosch, cihazlara ve sistemlere erişimi standartlaştıran ve üreticiden bağımsız veri alışverişi sağlayan Endüstri 4.0 için makine dili olan OPC Birleşik Mimarisini (OPC UA) geliştirmek için diğer şirketlerle çalışmalar yürüttü. Endüstri 4.0 Platformu (Plattform Industrie 4.0) ve Endüstriyel İnternet Konsorsiyumu (Industrial Internet Consortium) gibi kuruluşlar arasında iş birliğinde artış oldu. Bosch, her ikisinde de aktif bir lider konumunda bulunuyor. Birlik, Endüstri 4.0’ın ayrılmaz bir parçası haline geldi.
Bosch projeleri ölçülebilir faydalar sağlıyor: ağa bağlı çözümler üretkenliği yüzde 25'e, makine kullanılabilirliğini yüzde 15’e varan oranda artırırken, bakım maliyetlerini ise yaklaşık yüzde 25 oranında azalttı. Najork, “Endüstri 4.0'ın potansiyelinden faydalanmak istiyorsak izole çözümlerden uzaklaşmalıyız. Sadece kendi sınırları dâhilinde çalışan teknik sistemler ilerlemeyi engelliyor” dedi.
Bosch fabrikalarında 120 binden fazla makine ve entegre kamera veya robotlar gibi 250 binden fazla cihaz bulunuyor. Sadece 22.000 makine kontrol cihazı, Bosch Ağa Bağlı Endüstri’ye yönelik Endüstri 4.0 için geliştirilen Nexeed yazılımı aracılığıyla birbirine bağlanıyor. 2018 yılında kurulan bu işletme birimi, Bosch’un fabrikalarının yarısından fazlasına ve 2.000’den fazla üretim hattına yazılım sağladı. Buna ek olarak, BMW, Sick ve Trumpf da dâhil olmak üzere yaklaşık 100 uluslararası müşteri Nexeed’e güveniyor.
Yapay zekâ ve nesnelerin internetini bir araya getiren Bosch, bir yapay zekâ şirketi haline geliyor. Najork, “Odak noktamız, farklı teknolojilerin gücünden yararlanmak ve bunları birleştirmektir” dedi. Bosch, Hannover Messe'de fabrikalardaki enerji akışlarını kontrol ve optimize etmek için, akıllı yazılım kullanan yapay zekâ tabanlı bir enerji yönetim sistemi olan Balancing Energy Network’ü tanıtıyor. Başlangıçta üretim tesisleri için geliştirilen yazılım, hastane, alışveriş merkezi ve spor sahaları gibi her türlü büyük yapı kompleksinin çevresel ayak izlerini azaltmasına yardımcı olma potansiyeli taşıyor.
Teknoloji ve bilgi, iklim nötr üretim yolunda önemli bir sıçrama tahtası. Kendi iklim nötr olma deneyimine dayanan Bosch, üretim şirketlerine karbon emisyonlarını nasıl azaltacakları konusunda tavsiyelerde bulunacak yeni bir birim kurdu. Esnek robotları öğrenen görüntü işleme yazılımıyla birleştirmek, üretimde kaynak tasarrufu sağlıyor: APAS denetleyicisi, çalışma parçalarının görsel kontrolünü devralarak bunları otomatik olarak kontrol ediyor. Akıllı eşya toplama ise etkileyici esneklik ve hassasiyet sergiliyor. Robotik sistem, nakliye araçları tarafından teslim edilen çeşitli ürünleri seçiyor. Akıllı görüntü tanımayı kullanan sistem, önceden eğitime gerek kalmadan farklı bileşenler topluyor ve bunları daha fazla işlem veya sevkiyat için güvenilir bir şekilde sıralıyor.
Yeni teknolojiler sayesinde insanlar ve makineler arasındaki etkileşimler, gelecekte daha güvenli ve daha verimli hale gelecek. 5G, neredeyse gerçek zamanlı güvenilir kablosuz veri alışverişi vaat ediyor. Bosch bu konuda öncü bir rol üstleniyor. Şirket, 2020 yılı sonunda Stuttgart-Feuerbach'taki Endüstri 4.0 liderlik tesisinde ilk yerleşke ağını faaliyete geçirdi. Şirket şu anda dünya çapında yaklaşık 10 tesiste 5G uygulamalarını test ediyor. Ayrıca Bosch, 5G özellikli ürünler de üretiyor. Gelecekte Bosch Rexroth'un Ulm'daki yeni İnovasyon Merkezi, şirketin ilerici yaklaşımlar ve iş fikirlerinin yanı sıra müşteriler ve iş ortaklarıyla gelişmeleri de kapsayacak şekilde çalışacağı yer olacak. Tesisin 2021 yazında genişletilmesi planlanıyor.
Bu gelişmelerin “fabrikaların bir kez daha yenilik kaynağı haline geldiğini” gösterdiğini belirten Najork, gelecek için üç ilkenin önemli olduğuna inanıyor: “İlk olarak, Endüstri 4.0’ı bütünsel olarak görmeli ve uçtan uca fabrika çözümlerine odaklanmalıyız. İkinci olarak hem fabrikalarda hem de müşterilerle ve tedarikçilerle uyumlu ve kullanıcı dostu olmak için açık bir mimariye ihtiyacımız var. Ve üçüncü olarak, esnekliği sağlamalıyız; gelecekte müşteriler kişiselleştirilmiş ürünleri daha çok isteyecek. Bu ilkeleri dengede tuttuğumuz sürece, üretim sektöründen çıkan fikirler dünyayı daha iyiye götürecek.”
Türkiye’de yapay zeka ve Endüstri 4.0 çalışmaları hızlandı
Bosch’un Türkiye’deki fabrikalarında imalat süreçlerine katma değer yaratmak amacıyla Endüstri 4.0 ve yapay zekâ projeleri üzerinde çalışmalar son yıllarda hız kazandı. Bursa Güç Aktarma Çözümleri Fabrikası bünyesindeki Ar-Ge Merkezi’nde görev yapan mühendislerin başını çektiği projeler devreye alınırken, maddi kazanç da elde edilmeye başlandı. Bununla birlikte Bosch, Endüstri 4.0 alanındaki küresel tecrübesini 2016 yılından bu yana Türkiye’deki sanayicinin de hizmetine sunuyor. İşletmelere enerji yönetimi, ürün izlenebilirliği, operasyonel ve bilişim teknolojilerinin entegrasyonu gibi başlıklarda danışmanlık desteği veriyor ve anahtar teslim çözümler satıyor. Bosch, bugüne kadar Otomotiv, Beyaz Eşya ve Çelik sanayisi başta olmak üzere farklı sektörlerden 100’ün üzerinde şirketle temasa geçti. Portföye son olarak tekstil ve hazır giyim sektörü de eklendi.