Güncelleme Tarihi:
AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Margrethe Vestager, “Dresden’deki yeni yonga plakası fabrikasında sergilenen en son teknoloji, Avrupa’daki kamu ve özel kuruluşların çabalarını birleştirdiklerinde neler başarabileceklerinin bir örneğidir. Yarı iletkenler, Avrupa'nın üstün olduğu ulaşım, imalat, temiz enerji ve sağlık gibi sektörlerin gelişimine katkıda bulunacak. Bu, Avrupa'nın rekabet gücünü güçlendirmeye yardımcı olacak” dedi.
Daha iyi yaşam kalitesi ve yol güvenliği için yarı iletkenler
Mikroçip şeklindeki yarı iletkenler, akıllı telefonlar, televizyonlar ve fitness bileklikleri gibi neredeyse tüm teknik cihazlarda yer alıyor. Ve yarı iletkenler olmasa, bugün veya gelecekte otomobiller çalışmayabilir. 2016 yılında, dünya genelinde her yeni araçta hava yastığı kontrol ünitesi, fren sistemi ve park destek sistemi gibi cihazlarda ortalama olarak dokuzun üzerinde Bosch çipi bulunuyor.
“Araçlara yönelik çipler, yarı iletken teknolojisinde en üst noktadır. Bunun nedeni, otomobillerde küçük yapı taşlarının özellikle sağlam olması gerekliliğidir.”
Sanayi 4.0'da öncü
Kendi kendilerine düşünen makineler, 9.000 kilometre uzaktan gerçekleştirilen bakım çalışması, yerleşik kameralara sahip gözlükler: Dresden’de inşa edilen yonga plakası fabrikası, dünyanın en gelişmiş fabrikalarından biri. Denner, “Yapay zekâ ve nesnelerin internetinin bir araya getirilmesi sayesinde, üretimde veri odaklı, sürekli iyileştirmenin dayanağını oluşturuyoruz” dedi. Somut olarak bu, yonga plakası fabrikasında makineler, sensörler ve ürünlerden gelen tüm verilerin, bir merkezi veri tabanında toplandığı anlamına geliyor. Sonuçta her saniye, 500 sayfa metne eşdeğer üretim verisi oluşturuluyor. Sadece bir gün içerisinde bu rakam, 42 milyon sayfadan daha fazlasına karşılık geliyor. Daha sonrasında bu veriler, yapay zekâ yöntemleri kullanılarak değerlendiriliyor. Bu süreçte, kendi kendini optimize eden algoritmalar verilere dayanarak nasıl tahminlerde bulunabileceğini öğreniyor. Böylece, üretim ve bakım süreçleri gerçek zamanlı olarak analiz edilebiliyor. Örneğin, bir yapay zekâ algoritması, ürünlerdeki en küçük anormallikleri bile tespit edebiliyor. Bu anormallikler, imzalar olarak da bilinen spesifik hata örüntüleri şeklinde yonga plakasının yüzeyinde görünürdür. Bunların nedenleri hemen analiz edilir ve ürünün güvenilirliğini etkilemeden önce hiç gecikmeden süreçteki sapmalar düzeltilir. Yapay zekâ, üretim süreçlerinin ve yarı iletken kalitesinin daha fazla iyileştirilmesinde ve ayrıca yüksek seviyede süreç kararlılığı elde etmede önemlidir. Bu, otomotiv müşterilerini üretimden çıkış öncesinde ihtiyaç duyulabilecek zaman alıcı testlerden kurtararak, yarı iletken ürünlerin tam ölçekli üretime hızlı bir şekilde geçebildiği anlamına geliyor. Bakım çalışması da yapay zekâ sayesinde optimize edilebiliyor. Yapay zekâ algoritmaları, bir üretim makinesinin veya bir robotun bakım ya da ayara ihtiyacı olup olmadığını ve bu ihtiyacın ne zaman oluştuğunu kesin bir şekilde öngörebilir. Bir başka ifadeyle bu çalışma, sıkı bir programa göre yapılmaz, ama ihtiyaç duyulduğunda kesin bir şekilde ve sorunlar oluşmadan çok önce yapılır.
‘Dijital ikiz’: Fabrika ve ikizi
Yonga plakası fabrikasının bir başka özelliği de hem gerçek hem de dijital dünyada olmak üzere iki yerde bulunmasıdır. Uzmanlar bunu ‘dijital ikiz’ olarak adlandırıyor. İnşaat sırasında, fabrikanın tüm parçaları ve fabrikayla ilişkili tüm ilgili inşaat verileri bir bütün olarak dijital şekilde kayıt altına alındı ve üç boyutlu bir modelle görselleştirildi. İkiz, aralarında binalar ve altyapı, besleme ve boşaltım sistemleri, kablo kanalları ve havalandırma sistemleri ile makineler ve üretim hatları dâhil olmak üzere yaklaşık yarım milyon 3D nesneden oluşuyor. Bu, Bosch’un devam eden operasyonlara müdahalede bulunmadan hem süreç optimizasyonu planlarını hem de renovasyon çalışmalarını simüle etmesine imkân sağlıyor. Dresden fabrikasındaki bakım çalışmasında da yüksek teknoloji kullanılıyor. Veri gözlükleri ve artırılmış gerçeklik, makinelerin bakım çalışmasının uzaktan bile yapılabildiği anlamına geliyor. Bir başka ifadeyle Dresden’deki bakım çalışması, bir uzmanın Dresden’e gelmesine gerek kalmadan Asya’daki bir makine mühendisliği şirketinin bir uzmanı tarafından yapılabilir. Veri gözlüklerinde yer alan kamera sayesinde görüntüler dünyanın diğer ucuna iletiliyor ve oradaki uzman, bakım sürecinde gerçek zamanlı olarak çalışanla konuşuyor. Bu teknoloji, koronavirüs ile ilişkili seyahat kısıtlamalarına rağmen makinelerin işletmeye alınmasında önemli bir rol oynadı.
‘Silikon Saksonya’: Avrupa’nın en büyük mikroelektronik lokasyonu
Dünya genelindeki tesislerin karşılaştırılmasının ardından Bosch, Saksonya Eyaleti’nin Dresden şehrini yonga plakası fabrikasının lokasyonu olarak belirledi. Saksonya Eyaleti Başbakanı Michael Kretschmer, “Silikon Saksonya, Avrupa’nın en büyük ve dünyanın beşinci büyük mikroelektronik lokasyonu. Avrupa’da üretilen her üç çipten biri burada üretiliyor” dedi. Bölge, bunun için mükemmel koşullar sunuyor. Saksonya Eyaleti Başbakanı Michael Kretschmer, “Fabrikanın lokasyonu ve yapısı, insanların deneyimli ve vasıflı uzmanları ve onlarca yıllık birikimle ortaya çıkmış olan benzersiz ağı nedeniyle Saksonya’ya bir yüksek teknoloji lokasyonu olarak duydukları inancı gösteriyor” ifadelerin kullandı. Kretschmer, şehrin altyapısının da mükemmel olduğunu, her şeye kolaylıkla ulaşılabildiğini ve ulaşım bağlantılarının iyi olduğunu ekledi. Buna, otomotiv tedarik, hizmet ve diğer sektörlerden şirketler ve ayrıca teknolojik uzmanlık sunan üniversiteler ve araştırma kurumları dâhildir. Kroeger, “Dresden’de modern girişimcilik, akademik mükemmeliyet ve ileri görüşlü endüstriyel politika ile bir arada ilerliyor. Bu nedenle Bosch için, şirketin 130 yıllık tarihinde tek seferde en büyük yatırımı bu bölgeye yapma kararı üzerinde iyice düşünülüp taşınılmış bir karardır” şeklinde konuştu.