Bir uygulamayla hayatları değişti

Uygulama geliştirme fikri nasıl ortaya çıktı? 

Bizim oyun yapımına olan ilgimiz yıllar öncesine, 2000‘li yılların başlarına, üniversite zamanına dayanmakta. Üniversite yıllarında Türkiye‘nin ilk amatör oyun yapımı sitesi olan oyunyapimi.org'u kurduk. Bu site o yıllarda ülkemizdeki oyun geliştiren ve geliştirmek isteyen kişilerin tecrübelerini paylaşabilecekleri tek platform olma özelliğine sahipti.

Üniversite sonrası profesyonel iş yaşamına atılmanın ardından boş zamanlarımızda kendi amatör oyun projelerimizi geliştirmeye devam ettik. Özellikle online oyunlar ilgimizi çekmekteydi. Bir gün acaba tamamen kendi oyun projelerimizi yaparak hayatımızı sürdürebilecek miyiz diye merak ediyorduk. Fakat açıkçası böyle bir işe kalkışacak ne cesaretimiz vardı, ne de sanırım kendi işimizi yapmak üzerine fikirlerimiz henüz daha olgunlaşmamıştı.

2006 yılında ilk online oyun projemiz Çiz Bakalım yayınlandı. Tarayıcı içerisinden oynanabilen bir çizim tahmin oyunu olan bu proje ile ilk kez geniş kitlelere ulaşan bir oyun yayınlamış olduk. Çiz Bakalım kendine has bir oyuncu kitlesi elde etti ve halen bugün dahi oynanmaya devam ediyor. Bu proje bize maddi olarak bir getiri sağlamasa da ciddi anlamda tecrübe kazandırdı. O yıllarda Neslihan simülasyon sektöründe yazılımcı olarak çalışıyor, ben ise yine simülasyon sektöründeki işimden ayrıldıktan sonra henüz ülkemizin ilk oyun firmalarından birinde tarayıcılar için online oyun projeleri geliştirmekle uğraşıyordum.

2009 - 2010 senelerinde mobil cihazların, özellikle akıllı telefonların yaygınlaşması ve hayatımıza girişi ile birlikte bu cihazlara uygulama, özellikle de oyun yapma üzerine düşünmeye başladık. Bu cihazlarda ufak ekiplerle kısa sürelerde geliştirilebilen oyunların bir iş modeli olarak uygulanabileceğini yurt dışındaki örnekleriyle görmekteydik. 80‘li ve 90‘lı yıllarda yaşanan shareware yazılım geliştirme kültürüne benzer bir kültür mobil dünyada tekrar doğmuştu.

AppStore fazla bütçeye sahip olmayan küçük ekipler ürünlerini kolaylıkla dünya pazarına açabilecekleri demokratik bir ortam vadediyordu. Bu olan biten bizi çok heyecanlandırmıştı. Henüz kendi işlerimiz ile uğraşırken bir yandan akşamları çalışarak ilk deneysel oyunlarımızı App Store ‘da yayınladık ve güzel geri bildirimler aldık. Bu ilk yaptığımız küçük projelerin kısa bir zamanda ciddi anlamda kullanıcı kitlesine ulaşması ve genelde olumlu eleştiriler alması da bize ilerlediğimiz yolda güven verdi. 2011 yılında iOS platformu için ilk online oyun projemizi yayınladık.

Henüz o yıllarda App Store içerisinde bugün olduğu kadar çok sayıda online okey oyunu yoktu. Yanlış hatırlamıyorsam geliştirdiğimiz Arkadaş Okey oyunu store içerisindeki 2. online okey oyunu olarak yayınlandı ve kısa sürede geniş bir kitleye ulaştı. İlk defa geliştirdiğimiz bir projeden, belki büyük değil, fakat gelecek vadeden bir gelir akışı sağlamayı başarmıştık. Bu gelişme ile beraber mobil platformlar için oyun geliştirme üzerine tam zamanlı bir iş kurma fikrimiz olgunlaştı. Önce ben işimden ayrıldım, bir süre sonra da eşim kendi işinden ayrıldı ve Kelimelik ismindeki online kelime oyunu projemizi tamamladık.

Oyunumuz 2013 Ocak ayında hem iOS hem de Android için yayınladı. Bir kaç ay sonra ise Facebook içinden oynanabilen tarayıcı sürümünü kullanıcılara açtık. Kelimelik beklentimizin de üzerinde bir hızla yayıldı ve kısa sürede oldukça popüler bir oyun haline geldi. 3 sene içerisinde 7 milyon kayıtlı oyuncuya, aylık 1 milyon aktif kullanıcı sayısına ulaştık. Her yaştan oyuncuya hitab eden bir oyunumuz olduğunu söyleyebilirim. Oyuncu kitlemiz ise çok aktif. Sosyal medya aracılığı ile ve kendi destek sistemimiz üzerinden birebir etkileşimde bulunarak oyuncu kitlemizi dinlemeye ve yönlendirmeye çalışıyoruz.

Oyuncularımız kendi kurdukları ve 1000‘lerce üyeye erişen “Kelimelik Fan Klüpleri” ve “Kelimelik Turnuva” grupları ile organize olup Kelimelik oyun kültürü etrafında etkinlikler düzenliyorlar. He2 Apps olarak başta Kelimelik olmak üzere mobil platformlar üzerine geliştirme yapmaya devam ediyoruz.

Kaç kişi başladınız?

Şirketimizdeki tüm yazılım geliştirme işlerini eşim ve ben 2 kişi olarak yürütmekteyiz. Proje bazlı olarak zaman zaman outsource çalıştığımız da olmakta. Özellikle görsel tasarım konusunda bir çok projemizde bu şekilde bir çalışma yöntemi izledik. Ekibimizi büyütmeden, olabildiğince outsource çalışarak kendi halimizde işimizi sürdürmeyi hedeflemekteyiz.

Bize bu noktada neden büyümediğimizi soran bir çok kişi oluyor. En başından beri sevdiğimiz işi yaparak, işin mutfağında kalarak ve özgür bir şekilde hayatımızı devam ettirme isteği ile bu yola çıktık. Geldiğimiz noktada ise bu hedefimize ulaştığımızı düşünüyoruz. Şimdi istediğimiz mekanda ve zamanda projelerimizi geliştirebiliyoruz. Proje hedeflerimizi yalnızca getiri odaklı değil, oyuncular açısından güzel bir oyun ortamı oluşturacak doğrultuda belirleyebiliyor ve elimizden geldiğince bu özgürlüğümüzü korumaya çalışıyoruz.

İlk hedefiniz nedir?

Bu işe ilk başladığımızda olabildiğince çok kişiye ulaşmak, oyunlarımızı geniş kitlelere oynatmak istiyorduk. Özellikle Kelimelik projemiz bu hedefimizi hatta çok daha ötesini gerçekleştirmemizi sağladı. İlk başlarda arkadaşlarımıza oyunlarımızı oynamaları için biz öneriyorduk, artık arkadaşlarımız bize “bak güzel bir oyun buldum” diyerek kendi oyunumuzdan davet göndermekte. Sokakta, bir kafede, ya da sinemada oyunlarımızı oynayan insanları görebiliyoruz. İşte bu harika bir duygu.

Tek işiniz üzerinde çalıştığınız uygulama mı yoksa normalde sürdürdüğünüz bir işiniz var mı?

Şu anda tam zamanlı olarak He2 Apps adı altında oyun projeleri geliştiriyoruz. İlk deneysel işlerimizi yaptığımız sıralarda henüz farklı şirketlerde çalışıyor, geceleri boş vakitlerimizde kendi projelerimizle ilgileniyorduk. Ben 2012 yılında, Neslihan ise Kelimelik projemizi yayınlamadan hemen önce 2012 yılının sonlarında işinden ayrıldı. O zamandan beri yaklaşık 4 yıldır tamamen kendi projelerimizle ilgilenmekteyiz.

Bu işlere atılacaklara ne tavsiye edersiniz?

Oyun yapımı hem teknik hem sanatsal yönleri olan, kuvvetli bir disiplinle çalışmayı gerektiren bir iş dalı. Başarılı olmak için güzel ve eğlenceli bir oyun yapmak da yeterli değil ne yazık ki, insanlara oyunlarınızı ulaştırabilecek yeteneklere de sahip olmanız gerekiyor. Bu işlere atılacaklara özellikle başarılı oyunları ayrıntılı olarak incelemelerini, kendi ürünlerini geliştirirken benzer başarılı projelerin neyi neden yaptığını çok iyi analiz etmelerini tavsiye ederim.

Başarı kesinlikle ilk projelerden gelmeyecektir. Moralinizi yüksek tutmalı ve denemeye devam etmelisiniz. Ekibinizin uzun bi süre ayakta kalabilmesi için harcamalarınızı minimize etmeniz şart. Bu yüzden ekip oluştururken mümkün olduğunca az sayıda fakat disiplinler arası çalışabilen yetenekte bir kadro oluşturmak faydalı olacaktır.

Apple, App Store gibi bir ekosistemi oluşturarak bizim gibi küçük geliştiricilere dünya oyun devleri ile aynı platformda yan yana durabilme şansı sağladı. Alışılmış geliştirici/yayıncı süreçlerinde ancak çok büyük reklam bütçeleri ve dağıtım ağları ile sağlanabilecek bir yayılma modeli vardır. Bu klasik modelde küçük geliştiricilerin şansı neredeyse yok. App Store ile bu model tamamen değişti, çok daha demokratik bir hale geldi.