Güncelleme Tarihi:
Haklıdırlar, inanç doÄŸal olarak terazi ile veya metre ile ölçülemez. Tanrıya yakınlıklarını ve inançlarının derinliklerini insanların kendileri bilir. Kimsenin kimseye, senin dindarlığına ÅŸu kadar kilo veya ÅŸu kadar metre deme hakkı yoktur. Para ile imanın kimde olduÄŸu belli deÄŸildir. Kendisini dindar olarak tanımlayan kiÅŸi kendisi hakkında ne kadar objektif olabilir, tartışmalıdır. AkciÄŸerlerdeki bir tümör oluÅŸumunu nasıl MR görüntüleyebiliyorsa, beyin hücrelerindeki elektrik akımlarını da görüntüler. Dindarlık, baÅŸta din adamlarını, akademisyen ilahiyatçıları, felsefecileri, beyin fizyolojisi uzmanlarını, tabi bir de görüntüleme sistemini yapan fizikçileri ilgilendirir. Ä°ÅŸin içine bir fizikçi olarak ben burada giriyorum. Gazeteler bilim ve teknolojideki geliÅŸmelerin, yakın bir gelecekte, düşünceyi okuyabileceÄŸine dair haberler veriyorlar, gerçekleÅŸme olasılığı sıfır deÄŸildir. Bu ÅŸeffaflığın insan kafasından geçen düşünceleri dahi kapsayacağını iÅŸaret ediyor. Wikileaks nasıl en gizli belgeleri gün ışığına çıkardı ise bilim de insanın ne düşündüğünü dahi söyleyebilecek. Düşünceler bile artık gizli kalmayacak. Åžu anda ülkemizde bir dindarlık ve muhafazakârlık yarışı sergilendiÄŸinden, kim daha dindar kim daha muhafazakâr bilim tespit edebilimi tartışmasını ekrana yansıtmak istedim.Â
Washington üniversitesi Nöroloji uzmanları Kathleen McDarmot ve gurubu fonksiyonel Manyetik Rezonans(fMR) görüntüleme sistemi ile geçmiş bir olayı anımsamanın beyinin hangi bölgesinde faaliyet artışına neden olduğunu belirlemişlerdir. Dolayısıyla farklı olaylar ve düşünceler karşısında beyinin farklı bölgelerinde etkinlikler artmaktadır. Korkuya, sevince, arzuya, şaşkınlığa beynin verdiği tepkiler farklı bölgelerde elektrik akımı olarak ortaya çıkıyor. Nasıl aynaya baktığınızda yüzünüzü görüyorsanız, fonksiyonel fMR spektrometrelerinin ekranlarına bakan nöroloji uzmanları da beyninizin hangi bölgesi faaliyet halinde görür. Beyin elektrik akımında meydana gelen çok küçük artış veya eksilişleri, Süper İletken Kuantum girişim cihazı(SQUİD) manyetik alan şiddetindeki değişimleri ölçerek belirler. Geliştirilmiş görüntüleme sistemleri beyinde normalin dışında neler olup bittiğini bilgisini veriyor. Beyin cerrahisindeki olağan üstü gelişmeler, ameliyatı yapan doktorların ustalıkları yanında, görüntüleme sistemlerin ve operasyon aletlerindeki mükemmeliyetin sonucudur
İnsan dua ederken veya kutsal ile ruhani ilişki kurarken, örneğin namaz kılarken veya bir hutbe dinlerken, beyni nasıl çalışır? Beyninde neler olur? Acaba gerçekten beyinin belli bölgeleri din veya kutsal ile ilgilimidir?
Bu ilginç sorulara beyin fizyolojistlerinin verdiği yanıt çok ilginçtir. Bilim, insanlar namaz kılmak, dua etmek, vaaz vermek, dini telkinde bulunmak gibi, ruhani derinlik içinde bulunurlarken beyinlerinin hangi bölgeleri faal hale geçer belirlemiştir. Bu olgu bilimin, insanın gerçekten ne kadar dindar ne kadar arı derinliklere sahip olduğunu ölçebileceği anlamına gelir. Örneğin Budist rahiplerin beyinleri normal insan beyninden farklı davranış desenlerine sahip oldukları tespit edilmiştir. Pansilvanya üniversitesinden Dr. Andrew Newberg’e göre derin düşünme durumunda insanların beyninin ön tarafı daha faal hale gelmektedir. Bilim, ruhsal derinlik yaşayan insanların beyin faaliyetlerini mercek altına almıştır. Bu yeni araştırma alanına nöroilahiyat (neuroteolgy) denilmektedir. Gerek ABD gerekse Kanadalı çok sayıda nöroloji uzmanı, bu yeni alana ilgi duymakta kitaplar yazılmaktadır; örneğin ‘How God Changes Your Brain’ Tanrı Beynini Nasıl Etkiler. İlişikteki temsili resimde, beyin faaliyetlerinin yaklaşık bir haritası verilmiştir. İşaret edilen noktalardaki elektriksel faaliyet bu faaliyete karşı gelen davranışların beyindeki imzasını taşır. Eğer ruhsal etkinlik noktanızda veya tanrısal etkinlik noktanızda bir faaliyet görülmüyorsa tanrıyı pek düşünmüyordunuz demektir.
Hatırlatırım. Biri çıkar gel bakalım hoca efendi sen ne kadar dindarsın ölçelim der. Palavraya son.