Güncelleme Tarihi:
BEÜ akademisyenleri, TÜBİTAK tarafından desteklenen projeyle gelişmekte olan bilgi işlem teknolojisine değer katmak için üniversitenin ileri araştırma laboratuvarındaki çalışmalarına devam ediyor.
Öğretim üyelerinin hazırladığı "Bükümlü Ultra Hızlı Işınların Nano Materyaller Üzerindeki Etkisi" adlı proje ile nano teknolojiden yararlanılarak üretilecek malzemenin bilgisayarın hard diskine yerleştirilmesiyle bilgisayar teknolojisinin ve özellikle manyetik disklerdeki bilgi yazma ve okuma hızının 100 kat hızlı hale getirilmesi planlanıyor.
BEÜ Fen Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümü Öğretim Üyesi ve Proje Koordinatörü Yrd. Doç. Dr. Koray Köksal, yaptığı açıklamada, projeyle bilgisayar teknolojisini ve özellikle manyetik disklerdeki bilgi yazma ve okuma teknolojisini 100 kat daha hızlı hale getirmeyi amaçladıklarını söyledi.
Nano teknolojide yüksek kalitede malzeme üretildiğini vurgulayan Köksal, şöyle konuştu: "Özellikle bu alanda moleküler ve yarı iletken yapıların son teknolojiyle geliştirilmesi mümkün. Projede deney dışında teorik çalışmalara da çok önem veriyoruz. Çünkü deneysel kısmı destekleyen teorik kısım bizim için önemli. Tasarımlarımızda nano boyutta malzemelerin çok yüksek kalitede üretilebileceğine dair teorik hesaplamalar yapıyoruz. Hesaplamalar sonucu gördük ki nano boyuttaki herhangi bir malzemeye çok hızlı ışık gönderebilirsek bu malzemenin içindeki elektronları veya parçacıkları kontrol edebiliriz. Bunlar kontrol edilebilirse şu andaki bilgisayar teknolojisinin yaklaşık 100 katı kadar verimlilik elde edebiliriz."
"Nano boyutta malzemelerin üretilmesi gerekiyor"
Köksal, hazırladıkları projede, bugüne kadar yapılan tüm deneysel çalışmalardan faydalandıklarına değinerek, proje sonunda teorik çalışmaları deneysel verilerle desteklemeyi ve bunu üretim şekline dönüştürmeyi planladıklarını kaydetti.
Bilgisayar teknolojisinde kullanılması için nano malzemelerin portatif şekilde üretilmesi gerektiğini dile getiren Köksal, "Bilgisayarlarda kullanmak için nano boyutta malzemelerin üretilmesi gerekiyor. Bu üretildikten sonra bilgisayardaki yazma ve okuma işlemini normal lazer ışınlarıyla değil, özellikle projemizde kullanmak istediğimiz bükümlü ve ultra hızlı lazer ışınlarıyla yapmaya çalışacağız" dedi.
"Manyetik okumayı optik okumaya dönüştürmek istiyoruz"
Köksal, özellikle bu tarz lazer ışınlarını kullanan dünyada yaklaşık 4 grup bulunduğunu bildirerek, bunun bir üst modelini yapmak ve teknolojiye dönüştürmekle ilgili AB ile ya da Avrupa'daki üniversitelerle ortak proje arayışına gireceklerini ifade etti.
Yaptıkları çalışmalarda özellikle nano materyallerin belirlenmesine önem verdiklerine işaret eden Köksal, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Manyetik okuma olayını optik okumaya dönüştürmek istiyoruz. Şimdiye kadar bu materyalleri belirlemeye çalıştık. Moleküler boyutta veya yarı iletken olarak nano malzemeleri nasıl üretebiliriz ve bunlardan neler üretebiliriz diye çalışmalarımızı sürdürdük. Bir elektronun bu malzeme içindeki hareketini ve nasıl etkilendiğini araştırdık. Bu konuda Türkiye ve yurt dışında 3 konferansa katıldık. Araştırmacılarımızla yaklaşık uluslararası nitelikte 5 yayın yaptık. Elde ettiğimiz verileri yurt dışında yayınlatmak üzere dergilere gönderdik."
"Parçacıklar hard diske yerleştirilecek"
Çalışma sonucu elde edilecek parçacıkların özellikle bilgisayarın hard diskine yerleştirileceğine değinen Köksal, hard disk ve flash belleklerde bilgi okuma yazma oranını artırmak istediklerini dile getirdi.
Köksal, projenin batıda değil de doğudaki bir üniversitede gerçekleştirilmesinin önemine işaret ederek, şöyle devam etti: "Öyle bir dünyada yaşıyoruz ki teknolojinin bütün nimetleri önümüze sunulmuş. Daha önceden Almanya'da çalışıyordum. Doğudaki bir üniversitede böyle çalışmaların yapıldığını göstermek bize mutluluk veriyor. Gerçekten bu önemli bir proje ve dünyada bu tarzda çalışma yapan çok az grup var. TÜBİTAK proje bitiminde, projeyi hayata geçirmek istersek bize destek sunacak. Projemizin süresi 3 yıl. Yürütülen çalışmalarda 3 araştırmacı ve 3 kursiyerimiz görev yapıyor."