Güncelleme Tarihi:
MR sonuçlarına göre, çocukluklarında antisosyal kişilik bozukluğu gösteren 45 yaşlarındaki bireylerin beyinlerinin yüzeyi daha dar ve beyinlerinin bazı bölümlerindeki zarlar da daha ince oluyor. Bu özellik, antisosyal davranışlarla ilişkilendiriliyor.
Ama bu durumun irsi olup olmadığı, madde bağımlılığı, düşük IQ ve akıl sağlığıyla bağlantılı olup olmadığı belirsiz.
Araştırmacılar doğdukları günden bu yana 700 gönüllünün MR sonuçlarını inceledi.
Gönüllüler üç gruba ayrıldı:
*Antisosyal davranışlarında devamlılık göstermeyenler
**Yalnızca ergenlik dönemlerinde antisosyal olanlar
***Hayatları boyunca antisosyal davranışlar gösterenler
Son grupta yer alan ve aralarında şiddet suçu işleyenlerin de bulunduğu 80 kişinin beyinleride yapısal farklılıklar olduğu görüldü.
Uzmanlar araştırma sonuçlarını Lancet Psychiatry dergisinde yayımladı. Bu araştırma, hayatları boyunca etraflarına saldıran bireylerin nöröpsikolojik farklılıkları olduğunu da kanıtlıyor.
Bilim insanlarına göre çocukluk dönemlerinde başlayıp ergenliklerinde de antisosyal davranış bozuklukları gösterenler, hastaneye yatırılma riski taşıyanlar, hayatlarının ilerleyen dönemlerinde fiziksel ve akıl sağlıkları zayıflayanlar "bir bakıma engelli kategorisinde" olabilirler.
Londra UCL üniversitesinden ve araştırmada imzası olan Dr. Christina Carlisi, "Beyinlerinde, antisosyal davranışları engelleyecek sosyal becerilerinin gelişmesini zorlaştıran bir yapısal farklılık olabilir" diyor.
Araştırmanın yazarlarından Prof. Essi Viding de bu gruptaki bireylerin ''anlayış ve yardıma ihtiyacı olan bireyler" olduklarının farkına varılması ve "şeytanlaştırılmamaları" gerektiğini söylüyor.
Bath Üniversitesi'nden Dr. Graeme Fairchild araştırmanın 'bilim dünyasına büyük bir katkı" olduğunu ifade ediyor.
Ama beyin yapılarındaki farkların hayatlarının erken safhalarında da mevcut olup olmadığını ve dolayısıyla ömürleri boyunca antisosyal davranışların buna bağlı olduğunu tespit etmek mümkün değil. Dr. Fairchild, birçok antisosyal davranış bozukluğunun da 'uyuşturucu veya alkol kullanımı, sigara ve sağlıksız beslenmeyle' bağlı olduğunu söyledi.